Yedikule Suriçi'nde yarısı yıkılan bostanlarda dün akşam yeryüzü iftarı yapıldı.
Büyükşehir Belediyesi ve Fatih Beleyesi'nin rekreasyon projesi kapsamında Yedikule-Belgrad Kapı Arasında Bizans'tan kalma bostanların yerine 85 dönümlük arazide süs havuzu olan park yapılacak.
Yeryüzü iftarı daha geniş bir alanda yapılacaktı ancak sabah saatlerinde buldozerler tarladan geçtiği için yerler ıslaktı.
Küçük bir alanda azımsanmayacak bir kalabalık vardı. İftar menüsünde, su böreği, tencerede bulgur pilavı ve damacanada ayran vardı; bir de bostandan taze nane, hormonsuz domates.
"Dünyada çok az örneği kaldı"
bianet'e konuşan Tarihi Yedikule Bostanlarını Koruma Girişimi'nden Suna Kafadar, dünyada çok az örneği kalan şehir içi bostanlarının mutlaka korunması gerektiğini söyledi.
"Bugün insanlar ekinlerini bile toplayamadan10 kepçeyle çalıştılar. Bostancılarla dayanışmak ve yüzlerce yıldır kentsel tarım alanı olan ve suriçinde kalmış son topraklardan bir kaçı olan bostanları korumak istiyoruz. Bostanları yok etmeden park yapılabilir, bunu tartışmak istiyoruz. Şehiriçi bostanlarının dünyada çok az örneği kaldı, belediye yetkililerine de bunu anlattık ancak etkili olmadı. Hukuki süreci başlatacağız."
Bostanı koruyarak park olamaz mı?
Marul da var dut da Harvard Üniversitesi'nde tarih doktora Öğrencisi Aleksandar Sopov ve British Columbia Üniversitesi'nden antropoloji yüksek lisans öğrencisi Eda Çakmakcı'nın hazırladığı rapora göre bostanların durumu şöyle: 2013 yılı itibariyle ekilebilir bostan arazisi 60 dönüm. 40, 50 senedir bu toprağı işleten bostancıların çoğu Kastamonulu. Kent bostancılığını sıkça yad ettikleri Hristo, Yane gibi ustalarından öğrenmişler. Sur içi ve sur hendeğindeki bostanlardan 300'e yakın insan istihdam sağlıyor. Sur içi bostan arazisinden senelik yaklaşık 10 ton, sur hendeğindeki araziden ise yaklaşık 30 ton sebze (semizotu, marul, dereotu, pazı, lahana, maydanoz, domates, biber, tere, kuzu kulağı, karnıbahar, patlıcan, mısır, karalahana, pazı) mahsulü üretiliyor. Yaklaşık 4 ton meyve (incir, dut, nar) üretiliyor. Bostancılar bu ürünlerin çoğunu semt pazarlarında (Kocamustafapaşa, Fatih, Zeytinburnu, Esenler) satıyor. |
İftar sonrası yapılan forumda ilk sözü mahalleden Hatice Türkdoğan alarak yıllardır suriçinde güvenlik olmadığından bahsederek evinin önünde rahatça dolaşabileceği güzel bir park istediklerini söyledi.
Bostan sahibi Mehmet Eryılmaz, çevreye güvenlikle ilgili bir zarar vermediklerini belirterek şöyle konuştu:
"Bir sene önce söyleselerdi, çeker giderdim. Şu anda işçilerle birlikte 50 milyar borcum var. Ben ziraatçıyım, bizi bu kadar ezmelerine gerek yok. Beni buraya resmen gömdüler."
Güvenlik sorunu, forumda en çok tartışılan konulardan biriydi. Mahallenin diğer sakinleri, bostancılar ve dışarıdan gelenler "güvenlik sorunu"nun belediyenin sorumluluğunda olduğunu yeterli ışıklandırma ile bunun çözüleceğinin altını çizdiler.
Herkesin hemfikir olduğu nokta, insanların yeşil alana ihtiyacı olduğu bu yüzden de bostanların korunarak park yapılması yönündeydi.
"Konakların fiyatını arttırmak istiyorlar"
Fatih Belediyesi'nin CHP'li Meclis üyesi Gülay Yedekçi, bostanların arkasında lüks Yedikule Konakları'nın rantını arttırmak için onlara "ön bahçe" görevi görecek bir park tasarlandığını bostanların bu amaç için yıkıldığını söyledi.
Yedekçi, 2011 tarihli tarihi yarımadanın yasası sayılan "alan yönetimi planı"nda da bostanların korunması gerektiğini hatırlatarak belediyenin kendi yasasını da deldiğini belirtti.
CHP vekili Melda Onur da forumdaydı ve sürecin takipçisi olacağını söyledi.
Forumda, mahallenin sürece daha aktif katılması ve sık sık bostanlarda forum yapılması kararı alındı. (NV)