TÜYAP'ta "azınlık dilleri edebiyatı ve kültürel kimlik" meselesi tartışıldı. “Türkiye’de Azınlık Dilleri Edebiyatı ve Kültürel Kimlik” konulu panele Brittanya Galler'den şair John Barnie, Kıbrıslı Türk yazar Alev Adil ve yazar Aslı Tohumcu konuşmacı olarak katıldı.
28 Ekim Pazar günü, saat 17:00-18:15 arasında gerçekleşen panelin moderatörlüğünü Alexandra Büchler yaptı.
Türkiye Yayıncılar Birliği ile TÜYAP (Tüm Fuarcılık Yapım A.Ş) tarafından, TÜYAP Fuar ve Kongre Merkezi- Beylikdüzü’nde gerçekleştirilen 26. İstanbul Kitap Fuarı kapsamında Literature Acros Frontiers'nin (LAF)(Sınırları Aşan Edebiyat) “Dil, Edebiyat ve Kültürel Kimlik; Avrupa ve Türkiye’de Azınlık Dilleri Edebiyatı” başlıklı panel, İstanbul Kitap Fuarı’nın Karadeniz salonunda tartışıldı.
Panelde, konuşma yapmaları beklenilen şair Bejan Matur ve yazar Murathan Mungan mazeretleri nedeniyle katılamadı.
Panelin konusunu oluşturan “azınlık dilleri edebiyatı” ve “kültürel kimlik” gibi başlıklar, “iki dillilik” teması ekseninde ele alındı.
Konuşmacıların, yazdıkları dillerle ve ait doldukları kültürlerin dilleriyle olan deneyimlerini paylaştıkları panelde; Türkiye edebiyatının, belli başlı yazarları dışında yeterince bilinmediği konusu da tartışıldı.
Moderatör Alexander Büchler, azınlık dilleri söz konusu olduğunda “Avrupa’da hangi dile bakarsanız, o dili konuşan bir azınlık bulabilirsiniz” diyerek; "azınlık dilleri sorununu", “o dilin yazarını, iki dilden birinde yazmak zorunda hissettiren bir dil seçimi meselesi” olarak tanımladı.
"Edebiyatçının önceliği edebiyattır"
Kökenine bağlı kalmaksızın, farklı bir dilde yazan edebiyatçının önceliğinin aidiyet değil, edebiyat olduğunu belirten Büchler; edebiyatın, bir dilin tanıtımının en iyi yolu olduğunu belirtti.
Özellikle çağdaş Türkiyeli yazarları tanımak istedikleri için, Türkiye’yi gelecek yıl düzenleyecekleri kitap fuarına “şeref konuğu” olarak davet ettiklerini de açıklayan Büchler; panele katılamayan şair Bejan Matur’un edebiyatıyla, Kürt edebiyatı arasında nasıl bir ilişki olduğu sorusunu yöneltti.
Bu soruyu yanıtlayan yazar Adil, “azınlık edebiyatlarının, bir hayalet gibi azınlık dillerini ileriye taşıdığını” belirtti.
Egemenin dilinde yazmak egemen kültürü değiştirmek için önemli
Barnie ise egemenin dilinde yazmanın; o kültürü, azınlıklar açısından değiştirme bakımından önemine değindi. Barnie, azınlık dilinde yazmanın aynı zamanda, “bir edebiyatçı olarak kabul ve destek görmemeyi” de beraberinde getirebileceğini ifade etti. İki kültürün etkileşimi için, “edebiyatın” kaçınılmaz bir gereksinim olduğunu vurgulayan Barnie, ötekinin dilinde de yazılabileceğini belirtti.
Panel boyunca tartışılan “Türkiye edebiyatının yeterince tanınmaması” sorununu ise, yazar Aslı Tohumcu genel anlamda “kurumsallaşamama” olarak ifade etti. Panel, “iİternetin azınlık dilleri ve edebiyatına katkısı” tartışmasıyla son buldu. (YK/NZ)