Geçtiğimiz yıl 21 Mart’ta demans tanısı konulan HDP eski milletvekili Aysel Tuğluk, dün (28 Haziran) yargılandığı Kobanî Davasında savunma yapmak üzere mahkeme çıkarıldı.
Duruşmaya tutuklu bulunduğu Kandıra F Tipi Yüksek Güvenlikli Cezaevi’nden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi’yle (SEGBİS) katılan Tuğluk, savunma yapmadı.
Mahkeme, kimlik tespitinin ardından iddianamenin Tuğluk ile ilgili bölümünü okudu. Fakat Tuğluk, savunma yapamayacağını “sağlığının savuma yapmaya elverişli olmadığını” belirtti.
Avukatların da itirazları üzerine mahkeme Tuğluk’un savunmasının alınmasını bir sonraki celseye erteledi.
Dava avukatlarından Kenan Maçoğlu ve SEGBİS bağlantısı sırasında Tuğluk yanında olan Avukat Ezgi Güngördü, duruşmada yaşananları bianet’e anlattılar.
TIKLAYIN-Alaattin Tuğluk: "Bir hukuk varsa onu arıyoruz, kimseye yalvarmıyoruz"
"ATK raporu esas alınıyor"
Avukat Kenan Maçoğlu, “Aysel Tuğluk’un savunma yapamayacağının hastane raporlarıyla ortaya konulduğunu fakat mahkeme heyetinin Adli Tıp Kurumu (ATK) raporunu esas alarak savunma yapmaya zorladığını” söyledi.
ATK’nin şubat ayında hazırladığı raporu hatırlatan Maçoğlu, “ATK ‘kısmi savunma yapabilir’ diye tuhaf bir değerlendirme yapmıştı. Kısmi savunma diye şey olamaz. Savunma ya yapar ya da yapamaz, rapor başlı başlına sorunluydu ve buna rağmen savunma yapmaya zorlandı ve hatta hazır edilmesi için cezaevi yönetimine yazı yazıldı” dedi.
TIKLAYIN-"Cezaevi idaresi bile Aysel'in iyi olmadığını söylüyor"
"Söylenenleri unutuyor"
Maçoğlu, Tuğluk’un on dakika öncesini unutabildiğini belirtti ve şöyle devam etti: “Demans tanısı konulan bir mahpustan söz ediyoruz. Beş dakikası önce sorulanı veya söyleneni unutabiliyor. Hafızasının sürekli güncellenmesi gerekiyor.
"Bu şekilde sağlık sorunu olan bir insandan nasıl savunma almayı bekliyorlar ya da alacakları savunmanın ne kadar sağlıklı olabileceğini düşünüyorlar?”
TIKLAYIN-"Ahmet Türk'ün konuşması Aysel Tuğluk'un ATK raporunda ne arıyor?"
"Savunma yapacak durumu yok"
Cezaevinde Tuğluk’un yanından bulunan Ezgi Göngördü de "Aysel Tuğluk’un savunma yapacak bir durumunun olmadığını" özellikle belirtti:
“İddianamede kendisiyle ilgili kısım okunduğu zaman büyük kısmını anlayamadı. Çoğu kez 'ne diyor, bana mı söylüyor, bunları ben mi yapmışım’ diye soruyordu. Zaten daha savunma yapmayacağını belirtti.
"Bizler ATK sürecinin devam ettiğini söylememize rağmen mahkeme başkanı bunun savunma için bir engel oluşturmadığını söyledi.
"Aysel Hanımın esas avukatları duruşmada yoktu. Mahkeme ise ATK'den gelecek raporu beklemek yerine Aysel Hanım'ın avukatlarının duruşmaya katılmalarını ve bu şekilde savunmasının alınması şeklinde bir ara karar oluşturdu."
TIKLAYIN-Gergerlioğlu: ATK'nin raporu tıbbi beyanlar içermiyor
"İşkence boyutuna vardı"
Tuğluk'a yapılanların "işkenceye dönüştüğünü" ifade eden Güngöndü, son olarak şöyle dedi: "Hastanelerden alınan onca rapora rağmen ‘cezaevinde kalamaz’ denilmesine rağmen savunma almaya zorluyorlar. İşkence boyutuna varan bir durumla karşıyayız. Savunmaya zorlanması hastalığını ilerlemesine neden olduğunu gibi bu çok açık işkencedir, biz de dün buna şahit olduk" dedi.
ATK raporu ne diyor?Dört profesör, üç uzman hekimin imzasının yer aldığı 24 sayfalık ATK raporunun, 17 sayfası Kobani Davası iddianamesinde yer alan ve suçlama konusu yapılan siyasi faaliyetlerden oluşuyor. Raporun bu kısmında Ahmet Türk, Sırrı Süreyya Önder, Gültan Kışanak'ın iddianamede yer alan farklı tarihlerdeki konuşmalarına yer veriliyor. Sonraki 5 sayfa devlet ve üniversite hastanelerinden alınan raporlarda oluşuyor. Son iki sayfa ise ATK'nin yaptığı incelemeler ve sonuç kısmını içeriyor. İncelemede Tuğluk'un kelime üretiminin çok az olduğu, kelimeleri aklında tutmakta zorlandığı, dikkatinin zayıf olduğu, geriye dönük hatırlamakta zorlandığı ve konuşmasında duraklamalar olduğu belirtiliyor: "Sözel Bellek Süreçleri Testi (SBST,) kişinin dikkat alanında daralma olması dolayısıyla 10 kelime 7 tekrar şeklinde uygulanmıştır. Anlık olarak 4 kelime hatırlamış, gecikmeli serbest hatırlamada kendiliğinden hiç kelime geri getirememiştir. Tanıma yoluyla hatırlama sürecinin test edilmesi amacıyla kelimeler çoktan seçmeli olarak verilmiş; 10 kelimeden 8'ini doğru tanıyabilmiştir. Elde edilen bu skorlar kişinin sözel malzemeyi öğrenmede güçlük yaşadığını; anlık sözel bellek fonksiyonlarının zayıf olduğunu; uzun süreli sözel bellekte ön planda ve aşikar düzeyde dikkate sekonder serbest hatırlama güçlüğü olduğunu; tanıma becerilerinin ise nispeten korunduğunu düşündürmektedir." Ancak tüm bu tespitlere rağmen "hafif bilişsel bozukluk" sonucuna varan ATK, Tuğluk'un ceza ehliyetinin tam olduğuna karar veriyor. | |
KOÜ 'cezaevinde kalamaz' dedi
Kocaeli Üniversitesi Hastanesi 15 Mart 2021'de Aysel Tuğluk'a demans tanısı koydu. KOÜ Adli Tıp Anabilim Dalı 12 Temmuz 2021'de açıkladığı kesin raporunda ise; "Demansın ilerleyebileceğini, cezaevi koşullarında tıbbi destek ve bakımın yeterliliğinde sorun yaşanabileceğini, Tuğluk'un yaşamını bir başkasının yardımı olmaksızın sürdürmesinin mümkün olmadığını, zorunlu ihtiyaçları karşılayamayacağını, infazının ertelenmesi gerektiğini, infaz kurumunda hayatını yalnız idame ettiremeyeceğini" belirtti.
ATK: Cezaevinde kalabilir
Tuğluk, daha sonra İstanbul Adli Tıp Kurumu'na sevk edildi. ATK, iki saatlik incelemenin ardından "hayatını yalnız başına idame ettirebilir, tedavisi ve düzenli kontrolleri sağlanarak, cezaevinde infazına devam edilebilir" yönünde rapor verdi.
ATK raporu nedeniyle Savcılık, infaz ertelenmesi talebini reddetti. Bu raporun ardından avukatlar yeniden rapor alınması için başvuru yaptı. Aysel Tuğluk, 1 Şubat'ta ATK'ye sevk edildi. (RT)