Anayasa Mahkemesi (AYM) Sel Yayıncılık’tan çıkan yazar William S. Burroughs’un “Yumuşak Makine” (Soft Machine) kitabıyla ilgili Sel Yayıncılık’a “müstehcenlik”ten açılan davanın ertelenip üç yıl denetim altında tutma kararı verilmesini “ifade, sanat ve basın özgürlüklerinin” ihlali saydı.
Devlet hassas davranmalı
Davada yargılanan Sel Yayıncılık’ın ortağı İrfan Sancı’nın bireysel başvurusunu inceleyen AYM ikinci Bölümü, kararında “Edebi eserleri yaratan, basan ve yayımlayan kişiler fikirlerin yayılmasına önemli bir katkıda bulunmaktadır. Dolayısıyla sanat eserleri demokratik bir toplum için büyük önem taşır. Devlet, sanat eserini yaratan kişilerin ifade özgürlüklerine gereksiz müdahalelerde bulunmama yükümlülüğü konusunda daha hassas davranmalıdır” dendi.
İfade, sanat ve basın özgürlüğüne müdahale
Kararda şu ifadelere yer aldı:
“…karmaşık ve muğlak bir olgu olan müstehcenlik gerekçesiyle bir eserin yayımlanmasına müdahalede bulunulurken yargı erklerinin yapacakları değerlendirmelerde sanat alanının veya eserin özelliklerine, müstehcen olduğu değerlendirilen kısımların ifade edildiği bağlama, yazarın kimliğine, yazılma zamanına, amacına, hitap ettiği kişilerin kimliklerine ve onların estetik anlayışlarına, eserin muhtemel etkilerine ve eserdeki diğer ifadelerin tamamına bir bütün olarak bakılması gerektiği gözden uzak tutulmamalıdır.
“Somut olayda başvurucu hakkında henüz kesinleşmiş bir mahkûmiyet kararı olmamasına rağmen söz konusu kitabın sanat eseri olmadığını ifade eden ve Yargıtay içtihatlarına göre gözönünde bulundurulması gereken resmî bir raporun varlığının, başvurucunun yaklaşık dört yıl süren soruşturma ve kovuşturmadan doğrudan etkilendiğinin, yayıncı olması nedeniyle ileride de soruşturma ve kovuşturmaya maruz kalma riskinin bulunduğunun dikkate alınması gerekir. Bu sebeplerle başvurucu hakkında kovuşturmanın ertelenmesi kararı verilerek onun üç yıl denetim altına alınmasının ifade, sanat ve basın özgürlüklerine yönelik bir müdahale olduğunun kabul edilmesi gerekir.”
Sel: Kitabın edebi olup olmadığına okuyucu karar verir
AYM’nin kararının ardından Sel Yayıncılık’tan yapılan açıklamada “Yumuşak Makine davası Anayasa Mahkemesi'nden döndü” dendi. Açıklamada şu ifadelere yer verildi:
"İşlenmeyen bir ‘suç’ ertelenemez” talebiyle yaptığımız başvurunun bu şekilde karşılık bulmasından memnuniyet duyuyor, herhangi bir kitabın edebi niteliği olup olmadığına yalnızca okurun karar verebileceği görüşümüzün altını bir kez daha çiziyoruz. Yayın programımız, çizgimiz, yayınlamak istediğimiz yazarlar ve kitaplar konusunda bizi şekillendirebilecek, eleştirebilecek, yönlendirebilecek tek mekanizma okurlarımızdır. Destek olan herkese teşekkürlerimizle.”
Ne olmuştu?
Beat Kuşağı'nın önemli temsilcisi William S. Burroughs'un Nova Üçlemesi'nin ilk kitabı olan "Yumuşak Makine" Süha Sertabiboğlu çevirisiyle Sel Yayıncılık tarafından Ocak 2011’de yayınlandı.
Kitap hakkında Başbakanlık Küçükleri Muzır Neşriyattan Koruma Kurulu’nun verdiği rapora dayandırılarak “müstehcenlik” davası açıldı.
Sel Yayıncılık yargılama sürecinde, konunun uzmanı akademisyenler ve ceza hukukçularından oluşan bir heyetin “edebi eser” olduğu yönündeki bilirkişi raporunu mahkemeye sundu.
Yerel mahkeme ise aynı gün yürürlüğe giren “31.12.2012 tarihine kadar, basın yayın yoluyla ya da sair düşünce ve kanaat açıklama yöntemleriyle işlenen ve adli para cezasını ya da üst sınırı beş yıldan fazla olmayan hapis cezasını gerektiren suçlar hakkında 05.07.2011 tarihinde Resmi Gazete'de yayınlanarak yürürlüğe giren 6352 Sayılı Yasa'nın geçici 1. Maddesinin 1. Fıkrasını” uygulama kararı verdi.
Böylece dava sonucunda kovuşturmanın ertelenmesine karar verildi.
Sel Yayıncılık üç yıllık bir denetimi de beraberinde getiren bu “erteleme” kararını “sansür ve otosansür mekanizmalarının devreye sokulmasını amaçladığı, yayın faaliyetinin buna göre şekillendirilmesine hizmet ettiği, baskı altında tutarak her alanda olduğu gibi yayıncılıkta da uslandırma çabasını içerdiği ve toplum mühendisliği projesinin bir başka ayağı” olarak değerlendirdiğini bildirdi.
Erteleme kararı üzerine temyiz başvurusunda bulundu, ancak bu talep Yargıtay ve sonrasında İstanbul 2. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından reddedildi. (EA)