Fotoğraf: Twitter - İstanbul Barosu
Haberin İngilizcesi için tıklayın
Avukatlık Kanunu'nda yapılması düşünülen değişikliklere tepki amacıyla Ankara'ya yürüyen baro başkanlarının kente girişlerinin polis barikatıyla engellenmesi pek çok ilde avukatlar tarafından protesto edildi.
Adliyeler ve barolar önünde açıklama yapan avukatlar Türkiye Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu’nu da istifaya çağırdı.
İstanbul, İzmir, Adana, Mersin, Antep, Manisa, Bursa’da gerçekleştirilen protestolarda yaşananlar özetle şöyle:
İstanbul
İstanbul Barosu önünde toplanan avukatlar, Avukatlık Kanunu'nda yapılması düşünülen değişikliklere tepki amacıyla Ankara'ya yürüyen baro başkanlarının kente girişlerinin polis barikatıyla engellenmesini protesto etti.
Baro önünde biraraya gelen avukatlar, Türkiye Barolar Birliği (TBB) Başkanı Metin Feyzioğlu'nu da istifaya çağırdı.
İstanbul Barosu önü, İstiklal... #Savunmayürüyor pic.twitter.com/NkBEhoLqlC
— Maaz İbrahimoğlu (@derdorjarjor) June 22, 2020
Avukatlar, “Hak, hukuk, adalet”, “Savunma susturulamaz”, “Savunma susmadı, susmayacak”, “Kurtuluş yok tek başına, ya hep beraber ya hiçbirimiz” sloganları attı.
İzmir
İzmir Adliyesi C Blok girişinde basın açıklaması yapıldı.
İzmir Barosu Başkan Yardımcısı Özgür Yılmazer’in okuduğu basın açıklamasında özetle şu ifadelere yer verildi:
“Başta siyasi iktidar ve TBB’nin başındaki Metin Feyzioğlu olmak üzere bu yürüyüşün nedenini, anlamını, önemini anlaması gerekenler maalesef algılamış değil.
“Yaşanan olay anayasa ve ülkenin tarafı olduğu uluslararası sözleşmelerle korunan gösteri ve toplantı yürüyüşü hakkının ihlali anlamına geliyor.
“Hukukun üstünlüğü mücadelesi veren baro başkanlarına yönelik bu tavır esasen yurttaşlara verilmek istenen bir gözdağıdır. Buradan bir kez daha yüksek sesle haykırıyoruz. Vazgeçmeyeceğiz, teslim olmayacağız, biat etmeyeceğiz.”
Basın açıklamasına telefonla katılan İzmir Barosu Başkanı Özkan Yücel ise şunları söyledi:
“Bu durum, şu an Türkiye’de faşizmin hüküm sürdüğünü, polis devletinin hakim olduğunu, hak ve özgürlüklerin tamamen askıya alındığını gösteriyor. Bu aslında yürüyüşümüzün ne kadar anlamlı, ne kadar değerli olduğunu gösteren bir duruma da işaret ediyor.
“Türkiye’nin dört bir tarafından baro başkanları özgür bir ülke, demokratik bir ülke, insan haklarına uygun bir ülke için yola çıktılar ve mücadelelerini sürdürüyorlar. Bugün Ankara girişinde hala bekliyoruz. Baro başkanlarımız şu anda oturma eylemine geçtiler. Buradan ayrılmayacağız, vazgeçmeyeceğiz, kazanana kadar mücadeleye devam edeceğiz.”
Adana
Adana Barosu’ndan avukatlar Adliye önünde oturma eylemi yaptı.
Oturma eylemine görüntülü arama ile bağlanan Adana Baro Başkanı Veli Küçük, şunları dedi:
“Bu tablo hak ve özgürlükler bakımından ülkenin hangi noktada olduğunu gösteren bir tablo.
“Talep ettiğimiz hukuk devleti ilkesinin tam tersine polis devleti uygulamaları ile dayatma ile karşı karşıyayız. Ama bizler hukukçular, barolar yurttaşını, halkını seven duyarlılık sahibi insanlar olarak yurttaşımıza, hak, hukuk, adalet kavramlarına sahip çıkmaya devam edeceğiz.
Antep
Adliye önünde bir araya gelen baro üyesi avukatlar adına açıklama yapan, avukat Bülent Duran şunları dedi:
“Bizler bu ülkenin geleceğine, bu ülkenin çocuklarına, bu ülkenin tüm halklarına, tüm renklerine sahip çıkma görevini kendine biçmiş, kutsal bir görev, inşa eden avukatlarız. Bu basit bir saldırı değildir, basit bir tokat değildir. “Bu böyle kabul edilemez. Bugün baro başkanlarımız Ankara’ya yürüyorsa, hem bu ülkenin geleceği için, hem de mesleğimizin adaletin geleceği için yürüyorlar. Bu yüzden biz şunu söylüyoruz; biz avukatlar olarak, hukuk örgütü olarak bu tokadın altından kalkacağız.”
Mersin
Mersin Adliyesi önündeki basın açıklamasını Mersin Barosu Başkan Yardımcısı Fatma Demircioğlu okudu.
Demircioğlu özetle şunları dedi:
“Baro Başkanlarının yürüyüşünün Ankara girişinde engellenmesi eylemine bir an önce son verilmeli, başkanların demokratik ve anayasal bir hak olan yürüyüşlerine güvenli bir şekilde devam etmeleri sağlanmalıdır.
“Kutsal savunma hakkının tesis edildiği, Anayasal ve evrensel hukuk prensiplerinin egemen kılındığı, Anayasal protesto hakkına müdahale edilmediği, hukukun üstünlüğünün yeniden sağlandığı günleri görene kadar, biz Mersin Barosu avukatları olarak sonuna kadar azim ve kararlılıkla mücadele edeceğiz.
“Şimdilik yapılan müdahaleyi kınıyor, Baro Başkanlarımızın yürüyüşünün önündeki engeller kaldırılmadığı takdirde, diğer demokratik ve anayasal eylem haklarımızı kullanacağımızı basına ve kamuoyuna bildiriyoruz.”
Bursa
Bursa Adliyesi önünde toplanan avukatlar adına avukat Yener Poray açıklama yaptı:
"İnsan hak ve özgürlüklerinin korunması, demokratik hukuk devletinin ve yargılama içinde savunmanın yeri güçlendirilerek adil yargılamanın sağlanması ile görevli olan baroların yapısının değiştirilmesi amacı ile avukatlık kanununda değişiklik yapılması istendiğini basından ve bir takım siyasetçilerin söylemlerinden öğrendik.
“Bu süreçte 80 baromuzun tümü ve TBB Yönetim Kurulu bu değişiklere karşı olduğunu bu nedenle öncelikle müzakere yoluna gidilmesi gerektiği ve değişikliklere karşı olduğuna dair açıklamalar yaptı ve müzakere için randevu talepleri oldu.
“Baroların talepleri üzerine alınan randevularda yapılan görüşme sonucunda baroların oy birliğine yakın çoklukla görüşüne itibar edilmediği ve teklif veya tasarı, ne olduğunu bilmediğimiz düşüncenin meclise sunulacağını yine aynı şekilde bireysel açıklamalarla öğrendik.
"Yürüyüşün ve bu programın tümü anayasal hakların kullanımı çerçevesinde olduğu, başkanlarımız pandemi kurallarına göre çok özenli davrandığı ve üstlerinde meslek onurumuz olan avukatlık cübbesinden başka hiçbir şey taşımadan yürüyerek Anıtkabir'e ve sonrasında TBB'ye gidişleri tamamen hukuka aykırı bir şekilde engellenmiştir.
“Aslında bu engelleme demokratik hak kullanımının ihlali olduğu gibi, pandemi kurallarının da ihlali sonucunu doğurmuştur.
“Gelinen noktada TBB Başkanı'nı istifaya davet ediyoruz. TBB Başkanı'nın bu tutumu barolar ve avukatlık mesleği için tehlike taşımaktadır. Bu nedenle bir an önce olağanüstü genel kurula gidilmelidir.”
Manisa
Manisa Barosunun çağrısıyla Manolya Meydanı'nda düzenlenen basın açıklamasını avukat Seçil Ege okudu:
“Metin Feyzioğlu bir işgalci konumunda olduğu koltuğundan savunmanın bağımsızlığını savunmak üzere yola çıkan avukatlarına, temsil etmekle yükümlü olduğu barolara sırtını dönerek mesleğimizin bağımsızlığının yok edilmesine yol açacak olan düzenlemeyi desteklemiştir.
“Düşünün ki bir ülkenin baro başkanları o ülkenin başkentine ulaşamıyor. Saldırıya uğrayan sadece 60 tane avukat değil onların temsil ettiği 160 bine yakın avukatın ve 80 milyon insanın haklarıdır. Avukatların sesinin kısılması, halkın sesinin kısılmasıdır.”
Kaynak: Evrensel
TIKLAYIN - Savunmaya polis engeli: "Tam bir hukuksuzluk"
(EKN)