Haberin İngilizcesi için tıklayın
Ezilenlerin Hukuk Bürosu (EHB) avukatı Can Tombul’un tutuklu yargılandığı davanın ikinci duruşması bugün İstanbul 35. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü.
Mahkeme, savcının mütalaasına uyarak Tombul’un tutukluğunun devamına karar verdi.
Bir sonraki duruşma 18 Nisan 2019’da.
“Örgüt üyeliği” suçlamasıyla tutuklanan Can Tombul 3 Ağustos’tan beri Silivri Cezaevi’nde.
“Belki de bu yüzden tutukluyum”
Bugünkü duruşmada Tombul, beyanında Suruç davası avukatı olduğunu anlattı:
“Suruç ve 10 Ekim katliamlarında yaralandım, tanık oldum, avukat olarak davalarını takip ediyorum.
“Tutuklu olmasaydım bugün Suruç’ta polislerin yargılandığı davada olacaktım. Belki de bu yüzden tutukluyum.
“Suruç Emniyet Müdürü 7 bin 500 lira gibi komik para cezası alırken, iki polis tutuksuz yargılanırken benim tutuklu olmam adaletsizliktir.”
Suruç katliamına ilişkin, kamu görevlilerinin yargılandığı davanın 9 Ocak 2017’deki duruşmasında, dönemin ilçe emniyet müdürü Mehmet Yapalıal’a “görevi ihmal ve kötüye kullanma” suçundan 7 bin 500 TL para cezası verilmiş, ceza 12 takside bölünmüştü.
“Serbest bırakıldıktan sonra kaçmadım”
Tombul beyanına şöyle devam etti:
“Katliam faillerinden Mehmet Yapalıal’ın ceza almasını, diğer emniyet görevlilerinin yargılanmasını sağladık. Bu nedenle Urfa TEM şubenin hedefi haline geldim.
“Hakkımda Ankara’da yürütülen soruşturma kapsamında gözaltı kararı verildi. Serbest bırakıldıktan sonra mesleki faaliyetlerime devam ettim ve kaçmadım. Kaçma şüphem olduğu gerekçesiyle tutukluluğun devamı talebi dayanaksızdır.”
“Müvekkilimiz talimat sonucu tutuklandı”
Duruşma savcısı ise mütalaasında tutukluluğun devamını istedi.
Söz alan Tombul’un avukatlarından Kazım Bayraktar “Türkiye’de delil toplamada usulsüzlük bir devlet geleneği haline gelmiştir. Bu dosyada da hukuka aykırı delillerle oluşturulmuştur” dedi.
Avukat Keleş Öztürk de “Ceza yargılaması konusu yapılamayacak pek çok mesleki faaliyet müvekkil aleyhine delil olarak dosyaya sunulmuştur” diye konuştu.
Avukat Gülhan Kaya, “Müvekkilimiz Can Tombul hakkında delil yaratan Urfa TEM şube meslektaşımızla ilgili açık husumet gütmüştür ve müvekkilimiz adeta bir talimat sonucu tutuklanmıştır” derken avukat Özgür Erol da “Can Tombul yıllardır iyi hukukçuluğuyla bildiğimiz, tanımaktan gurur duyduğumuz meslektaşımızdır. Meslektaşımız politik dava avukatlığı yaptığı için risk altında mesleğini yürütmek zorunda kalmıştır” ifadesini kullandı.
Avukat Akçay Taşçı da Tombul’un kaçma şüphesi olmadığını şu sözlerle savundu: “Müvekkilim halkında devam eden soruşturma dosyasının varlığına rağmen, müvekkil ceza davası avukatlığına devam etmiştir.”
Beyanların ardından verdiği aradan sonra hükmünü açıklayan mahkeme, Tombul’un tutukluluğunun devamına hükmetti.
Ne olmuştu?
Tombul 31 Temmuz’da Kadıköy’de gözaltına alındı. Dört gün gözaltında tutulduktan sonra İstanbul Adliyesi’nde sevk edildiği Sulh Ceza Hakimliğince “kaçma şüphesi olduğu” gerekçesiyle tutuklandı.
Tombul, Ocak 2018’de de Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen bir soruşturma kapsamında gözaltına alınmış, yedi gün gözaltında tutulmuş ve savcılık ifadesi sonrasında adli kontrolle serbest bırakılmıştı.
16 sayfalık iddianamede Tombul’a yöneltilen suçlamaların nedeni 2013 ve 2015 yıllarında katılmış olduğu iki cenaze töreni, bir basın açıklaması ve bir tanık beyanı olarak ifade ediliyor. (AS)