Türkiye İşçi Partisi (TİP) Parti Meclisi üyesi Av. Özgür Urfa, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın Gezi Davası'yla ilgili tebliğnamesini bianet'e değerlendirdi.
77 sayfalık tebliğnameyi 'hukuk garabeti' olarak nitelendiren Av. Urfa, "Gelecekte hukuk fakültelerinde 'tebliğname nasıl olmamalı' konusuna örnek olarak anlatılacak bir içeriğe sahip" yorumunda bulundu.
TİP Hatay Milletvekili Can Atalay için Yargıtay'a yapılan tahliye başvurusuna yanıt verilmediğini belirten Av. Urfa, "Öncelikle Can Atalay'ın durumuyla ilgili tebliğname hazırlanıp Yargıtay 3. Ceza Dairesi'ne gönderilmesi gerekiyordu. Ancak 55 gün bekletip davanın esasıyla ilgili tebliğname içinde yer verdiler" dedi.
"Can Atalay'ın Anayasa'nın 83. maddesi uyarınca derhal tahliye edilmesi anayasal bir zorunluluk" diyen Av. Urfa, Yargıtay 3. Ceza Dairesi'nin üç gün içerisinde tahliye kararı vermesi gerektiğini vurguladı.
TIKLAYIN - Yargıtay Başsavcılığı'ndan 'Mücella Yapıcı dışındaki 7 kişinin cezaları onansın' talebi
"Sığ tarih okuması ve siyasi analizler"
"Yargıtay savcısının görevi; önüne gelen dosyadaki hukuki delilleri, yargılanan kişilerin delillerle olan ilişkisini ve iddia edilen suçun hukuki nitelendirmesiyle sınırlı bir incelemeden ibarettir" diyen Av. Urfa, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Gezi dosyası tebliğnamesi ise bunu hazırlayan savcının kendi kişisel sığ tarih okuması ve sosyal medya siyasi analizlerinden ibaret bir evrak yığını.
Savcı Bey 'entellektüel bir birikime sahip olduğunu' ispatlamak amacıyla okuduğu iki üç kitaba atıf yaparak ve birbirinden alakasız tarihsel olayları çorba edip Gezi eylemleriyle benzerlik kurmak suretiyle 'birikimini' ortaya koymuş durumda."
"Siyasi hırsla hareket ettiğinin itirafı"
Tebliğnamede, TİP Hatay Milletvekili Can Atalay'ın hukuksal durumuna ilişkin yapılan değerlendirmeye dikkat çeken Av. Urfa, şunları kaydetti:
"Savcılık kendisini Anayasa'nın üstünde görmektedir. Tebliğnamede, Anayasa'nın 14. maddesi kapsamına hangi suçların girdiğinin belli olmadığını ancak bu görevin yargı uygulayıcısı olarak kendisine ait olduğunu ileri sürecek kadar siyasi hırsla hareket ettiğini itiraf etmiş."
Av. Urfa, Anayasa Mahkemesi'nin benzer durumdaki birçok milletvekiliyle ilgili vermiş olduğu kararların yok sayıldığını belirterek, "Bu durum, savcılığın anayasal kurallara göre değil siyasi saiklerle, iktidarın tercihleri ve ihtiyaçları doğrultusunda hareket ettiğini gösteriyor" diye konuştu.
"Üç gün içerisinde tahliye kararı verilmeli"
Can Atalay'ın Anayasa'nın 83. maddesi uyarınca tahliye edilmesinin 'anayasal bir zorunluluk' olduğunu vurgulayan Av. Urfa, "Yargıtay 3. Ceza Dairesi'nin de üç gün içerisinde tahliye kararı vermesi gerekmekte. Aksi yönde verilecek bir karar Anayasa'ya aykırı olacağı gibi tebliğnamedeki siyasi saikler sebebiyle de gayri meşru olacaktır" dedi.
Ne olmuştu?Gezi Davası'nda yargılanan Avukat Can Atalay'a, "hükümeti ortadan kaldırmaya teşebbüse yardım" suçlamasıyla 25 Nisan 2022'de 18 yıl hapis cezası verildi, İstinaf Mahkemesi'nin 28 Aralık 2022 tarihinde verilen mahkûmiyet kararını onamasından sonra karar temyiz edildiğinden dava dosyası Yargıtay'a gönderildi. Av. Can Atalay, 14 Mayıs seçiminde 75 bin 720 oyla TİP Hatay Milletvekili seçildi. 25 Mayıs'ta mazbatası avukatı tarafından alınan Av. Can Atalay için aynı gün UYAP üzerinden ve 26 Mayıs'ta doğrudan Yargıtay'a tahliye başvurusunda bulunuldu. "Meclis'in kararı olmadıkça tutuklanamaz"Atalay'ın avukatları, TBMM tarafından milletvekili dokunulmazlığının kaldırılması kararı verilmeden yargılamaya devam edilemeyeceğini belirterek, Yargıtay'dan yargılama bakımından durma kararı verilmesini ve Atalay'ın tahliye edilmesini talep etti. Tahliye talebi dilekçesinde avukatlar, Anayasa'nın 14'üncü (Temel hak ve hürriyetlerin kötüye kullanılamaması), 67'nci (Seçme, seçilme ve siyasi faaliyette bulunma hakları) ve 83'üncü (Yasama dokunulmazlığı) maddelerine atıfta bulundu. 83'üncü maddedeki "Seçimden önce veya sonra bir suç işlediği ileri sürülen bir milletvekili, Meclis'in kararı olmadıkça tutulamaz, sorguya çekilemez, tutuklanamaz ve yargılanamaz" ibaresine vurgu yapan avukatlar, Atalay'ın durumunun, dokunulmazlık konusunda belirleyici olan Madde 14'e de aykırı olmadığını savundu. Gezi tebliğnamesiYargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, Gezi Davası'nda aldıkları ceza nedeniyle hapiste bulunan Can Atalay'ın da aralarında olduğu yedi kişinin cezalarının onanması, Mücella Yapıcı hakkındaki kararın ise bozulması yönünde görüş bildirdi. Savcı ayrıca, Can Atalay'ın mahkûm edildiği suçun, Anayasa'nın 14. maddesi kapsamında değerlendirilmesi gereken suçlar arasında yer aldığını savunarak, Atalay'ın avukatlarının 'yargılama bakımından durma kararı verilmesi' talebinin reddedilmesini istedi. |
(VC)
