*Fotoğraf: Twitter
Ankara Tabip Odası (ATO), iktidarın “tam kapanma” kararı doğrultusunda 29 Nisan akşamından 17 Mayıs'a kadar sürecek kesintisiz sokağa çıkma kısıtlamasına ilişkin basın toplantısı düzenledi.
Oda binasında düzenlenen toplantıda konuşan ATO Yönetim Kurulu Üyesi Ümit Yaşar Öztoprak, salgında ruhsal ve fiziksel olarak en yıkıcı günlerin yaşandığını söyledi.
TIKLAYIN-"Türkiye'ye özgü tehlikeli bir mutasyonla karşılaşabiliriz"
"Toplum kendi haline terk edildi"
Bilimsel ve şeffaf olmayan pandemi yönetiminin hem sağlık çalışanlarına hem de topluma ağır bedeller ödettiğini ifade eden Öztoprak, şöyle konuştu:
"Lebalep kongrelerle halk sağlığını hiçe sayanlar sokağa çıkmayı yasaklarken, yaşamak için çalışmak zorunda olanları sosyal destekten yoksun bırakarak açlığa mahkum ediyorlar.
"Tüm toplum iktidarın antidemokratik uygulamaları ile dar alanlara sıkıştırıldı. Salgını bilimsel metotlarla kontrol altına alabilmek olası iken, toplumun büyük çoğunluğunun kendi haline terk edildiği, çarkların sermaye için döndüğü bir mengeneye dönüştü.
TIKLAYIN- "Üçüncü dalga çok hızlı ilerliyor, kaotik bir duruma yol açabilir"
"Alınan kararlar bilimsellikten uzak"
"29 Nisan 2021 Perşembe gününden itibaren uygulanmaya başlanacağı ilan edilen ‘tam kapanma’ adı altında alınan kararların COVID-19 pandemi mücadelesiyle ilgili olmadığını, gelecek turizm sezonuna hazırlık amacıyla bir hamle olduğunu biliyoruz. Alınan kararlar şeffaf olmayan, bilimsellikten uzak, başarısız pandemi yönetiminin devamı niteliğindedir.”
Öztoprak, ATO’nun talep ve önerilerini şöyle sıraladı:
- Tüm çalışanları ve esnafı kapsayan mali destek olmadan alınan her kısıtlama kararı toplumdaki eşitsizlikleri artıracaktır. Zorunlu iş kolları dışında olan tüm çalışanlarını kapsayacak şekilde çarklar durmalı, bu alanlarda çalışan tüm çalışanlara ve esnafa mali destek sağlanmalıdır.
- Uzun süreli eve kapanma sonucu hareketsizlik ileride ruhsal rahatsızlıklar, obezite, inme, vitamin eksiklikleri gibi rahatsızlıklar şeklinde halk sağlığı sorunu olarak karşımıza çıkacaktır. Parklar, bahçeler gibi kamusal sosyal alanlarını da kapsayan yasaklar bilimsel olarak kabul edilemez. Bu alanlar fiziksel mesafe kuralları uygulandığı sürece vatandaşlara açılmalı, vatandaşların temiz havada sosyalleşmesi sağlanarak hayata izin verilmelidir.
- Sağlık Bakanlığı Yönetim Hizmetleri Genel Müdürlüğü tarafından 65-72 yaş aralığındaki hekimlere yönelik yeniden atama talep metni yayınlanmıştır. Risk aralığındaki hekimlerin görevlendirilmesi amacıyla böyle bir talepte bulunulması pandemide kaybedilen her üç sağlık çalışanından birinin 65 yaş üzerinde olması gerçeği değerlendirildiğinde kabul edilemez. Derhal güvenlik soruşturmaları bahanesiyle ve KHK ile işinden olan sağlık çalışanlarının ataması gerçekleştirilmelidir.
- Pandeminin başından beri özveri ile çalışan sağlık emekçilerinin iş yükünün azaltılması için KHK ile ihraç edilen ve atama bekleyen sağlık emekçilerinin ataması derhal yapılmalıdır. Antidemokratik bir uygulama olan izin, emeklilik ve işten çekilme( istifa) önündeki engeller derhal son verilmelidir
- Sağlık çalışanları pandemi şartlarında ailelerini de korumaya çalışmaktadır. Sağlık çalışanlarının beraber yaşadığı ailelerine aşı hakkı hızla sağlanmalıdır. 10 yaş altı çocuğu olan sağlık çalışanı ebeveynlerden en az biri idari izinli sayılmalıdır.
- Test pozitifliğinden önceki 3 gün olarak belirlenen temaslı izlemi semptom başlangıcı titizlikle belirlenerek semptom başlangıcından önceki 3 gün olarak belirlenmelidir. (RT)