Zira, Atıf Yılmaz'a yaşamak o kadar yakışıyordu ki, ölümü kondurmak, öldüğünü düşünmek çok zordu. Cumartesi günü Emek sinemasındaki törende Nur Sürer de zaten bunu söylüyordu.
"Herkes gibi biz sinemacılarda öleceğiz tabii ki. Ama Atıf bey öylesine yaşam doluydu ki, hiç ölmeyecek diye düşünürdüm. O kadınların sevgilisiydi. Ben sevgilimi yitirdim."
Atıf Yılmaz kadınları sever
Emek sinemasında kimler yoktu ki?. Bir çok filminde birlikte çalıştığı Müjde Ar sahneden "O en çok kadınları severdi" derken abartmıyordu ama, son yolculuğuna uğurlanacağı sinemada kadınlar kadar erkekler; sinema emekçileri kadar da seyircileri de yerini alıyordu.
Türkan Şoray, da "Bir dostumu yitirdim" diyordu. Emek sinemasının perdesine yansıyan ve 1998 yılında Nebil Özgentürk'ün Atıf Yılmaz'ı konuk ettiği "Bir Yudum İnsan" belgeselinde bu dostluk Atıf hocanın, kendi kelimeleriyle anlatılıyordu.
Yılmaz, yıllara dayanan dostluğun platonik bir aşkla başladığını söylerken, "Türkan'a aşık olmamak mümkün değildi ki" diyor.
Yeşilçay, Ondan asık suratlı olmamayı öğrendim
"Eğreti Gelin"deki son güzel kadını Nurgül Yeşilçay'dı. Sahnede gözleri dolu dolu "Ben ondan sanatın asık suratlı yapılmayacağını öğrendim. Herhalde şimdi bana çok kızıyordur " derken, Atıf Yılmaz'ın yaşam sevincine, gönderme yapıyordu.
Emek sinemasının sahnesinden Atıf Yılmaz el sallıyor sevenlerine. Sinemanın sıra dışı yönetmeni yıllarca ödül almak için çıktığı sahneye, ölümün soğuk yüzüyle, tabutuyla çıkmayı reddediyor.
O sahnede seyircisine veda eden Atıf Yılmaz, Beyoğlu'ndan, Yeşilçam'dan son kez, Deniz Türkali'nin kızı Zeynep'in, yazar Vedat Türkali'nin torunu, artık kendisinin de torunu saydığı Ceren'in elindeki portresiyle geçti gitti.
Politikadan sanat dünyasına
Teşvikiye camiindeki törende artık yalnızca sinemacılar yoktu. Aralarında Ercan Karakaş, Erkan Mumcu'nun da olduğu politikacılar; Orhan Taylan, Mehmet Güleryüz ve Alaattin Aksoy'un olduğu ressamlar; Yaşar Kemal ve Pınar Kür'ün de olduğu edebiyatçılardan oluşan geniş katılımlı bir veda töreniyle yola çıktığında geride Karısı Deniz Türkali, kızı Kezban Arca Batıbeki başta olmak üzere acıyla yoğrulmuş bir dolu yürek bırakıyordu.
Yıllarca asistanlığını yapan Leyla Özalp, Çiçek Pasajı'ndaki her zamanki meyhanede, Atıf Yılmaz için kadeh kaldırdıkları gecede Tuncel Kurtiz'in söylediklerini aktarıyor.
"Biz sevdiklerimizi öldürmeyiz. Onları kimsenin ulaşamayacağı bir yerde saklarız. Şimdi Atıf'ı da saklayacağız."
Filmlerini değil insanlarını biriktirdi
Atıf abi... 80 yıllık sinema tarihinin 50 yılında olan, 150'yi aşkın sinema filmine imza atan, filmlerinin değil gazete kupürlerini, kasetlerini bile arşivlemeyi sevmeyen, tüm arşivini belleğinde saklayan usta yönetmen.
Anı değil insan biriktirmeyi seçen bir hümanist; kadınların duyarlı ve sadık dostu olan bir feminist. Ve kendi filmlerini, herkesten önce eleştirebilen bir bilge. Bir usta, eş, sevgili, baba, dede.
Nasıl Atıf Yılmaz insan biriktirmiş, biriktirdikleriyle çoğalmışsa; bizlerde yitirdiğimiz insanlarla azalırız.
Geçen yıl bu vakitler Ömer Kavur, şimdi de Atıf Yılmaz'la azaldım. Her yitirdiğimle kendimden de bir parçaya veda ettiğimden, artık insan biriktirmiyorum Atıf abi... Güle güle, üzerine yıldızların yağsın. (AD)
Kimler katıldı
Türkan Şoray, Vedat Türkali, Fatma Girik, Hale Soygazi, Lale Mansur, Nur Sürer, Hülya Avşar, Serra Yılmaz, Sezen Aksu, Pınar Kür, Seçkin Yasar, Sema Polat, Ayten Uncuoğlu, Nurgül Yeşilçay, Kadir İnanır, Tarık Akan, Aytaç Arman, Fikret Hakan, Cem Mansur, Murat Belge, Ali Sirmen, Zülfü Livaneli, Derviş Zaim, Şerif Gören, Erden Kıral, Ali Özgentürk, Murathan Mungan, Çolpan İlhan, Ali Özgentürk, Bülent Kayabaş, İlyas Salman, Rutkay Aziz, Ercan Karakaş, Kartal Tibet, Mustafa Alabora, Mehmet Ali Alabora, Yaşar Kemal, Ayten Gökçer, Doğan Hızlan, Çağan Irmak, Füsun Demirel, Cüneyt Arkın, Cem Başeskioğlu, Eylem Yıldız, Pelin Batu, Cahit Berkay, Şakir Eczacıbaşı, Nejat Yavaşoğulları, Yavuz Bingöl, Yaprak Özdemiroğlu, Özcan Deniz, Barış Pirhasan, Bulut Aras, Şerif Sezer, Sumru Yavrucak, Berhan Şimşek, Bülent Tanla, Cihan Ünal, İstanbul Valisi Muammer Güler ve Devlet Bakanı Mehmet Ali Şahin, Anavatan Partisi Genel Başkanı Erkan Mumcu, Mehmet Güleryüz, Alaattin Aksoy, Hülya Koçyiğit, Kerem Alışık, Cem Özer, İpek Tuzcuoğlu, Çetin Tunca, Ertunç Şenkay, Salih Dikişçi ve Şerafettin Gür'ün de aralarında olduğu çok sayıda edebiyatçı, ressam, müzisyen, tiyatro ve sinema oyuncusu ve akademisyenin yanı sıra sinema emekçileri.
Atıf Yılmaz Batıbeki kimdir
Atıf Yılmaz Batıbeki, 1926 yılında Mersin'de doğdu. Lise öğrenimini Mersin'de tamamlayan Batıbeki, İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi ve Güzel Sanatlar Akademisi'nin Resim Bölümü'nde eğitim gördü.
Batıbeki, bir süre film eleştirmeni, ressam ve senaryo yazarı olarak çalıştıktan ve iki filmde yönetmen yardımcılığı yaptıktan sonra, 1951 yılında ilk konulu filmi "Kanlı Feryat"la yönetmenliğe başladı.
O tarihten beri 100'den fazla filme imza atan Batıbeki'nin filmleri birçok ulusal ve uluslararası festivale katıldı ve pek çok ödül kazandı.
Zeki Ökten, Yılmaz Güney, Şerif Gören, Ali Özgentürk, Halit Refiğ gibi ünlü yönetmenlerin yetişmesinde payı olan Atıf Yılmaz'a, 1991 yılında Hacettepe Üniversitesi tarafından "Sanatta Onursal Doktora" payesi verildi.
Atıf Yılmaz'ın bazı filmleri
Gelinin Muradı, Ah Güzel İstanbul, Bu Vatanın Çocukları, Taçsız Kral, Adak, Kupa Kızı, Selvi Boylum Al Yazmalım, Değirmen, Dağınık Yatak, Bir Yudum Sevgi, Mine, Adı Vasfiye, Aaahh Belinda, Hayallerim Aşkım ve Sen, Düş Gezginleri, Nihavend Mucize, Eğreti Gelin.