Asgari Ücret Tespit Komisyonu, 2022'de geçerli olacak asgari ücreti belirleme çalışmaları kapsamında ikinci kez toplandı.
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’ndaki ilk toplantının ardından bu sefer komisyon Türk-İş'te bir araya geldi.
Çalışma Genel Müdürü Nurcan Önder'in başkanlığındaki toplantıda, işveren heyetini Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu (TİSK), işçi heyetini ise Türk-İş temsil ediyor.
Saat 14.00'te başlayan ve doğrudan 7 milyona yakın çalışanı, dolaylı olarak ise herkesi ilgilendiren toplantı öncesinde konuşan Türk-İş Başkanı Ergün Atalay asgari ücretin 7 milyondan fazla çalışanı doğrudan ilgilendirdiğini vurguladı.
Atalay, "Bu ücret, en düşük ücreti belirleme ücretiydi ama son yıllarda geçim ücreti oldu. Yani 7 milyona yakın insan bununla geçinmeye çalışıyor. Çalışanların aileleriyle birlikte 30 milyonun üzerine kişi. Yani ülkenin üçte birinden daha fazla." diye konuştu.
Sendikaların olduğu yerde toplu sözleşmelerin, toplu sözleşmelerin olduğu yerde sosyal haklar ve ikramiyenin olduğunu belirten Atalay, şunları söyledi:
"Sendikalı çalışanların yüzde 99'u asgari ücretin üzerinde ücret alıyorlar. Özellikle otellere, sosyal yaşam alanlarına baktığımızda akşam saat 4'ten, 5'ten sonra çalışanların dörtte üçü asgari ücretli. Bir bölümü emekli, bir bölümü memur. Asgari ücretli, dar gelirli ek iş yapmak mecburiyetinde, son yıllarda uyumuyor desem yerindedir."
"İşçiyi bunun dışında tutmaları mümkün değil"
Asgari ücretin işverene maliyetine de değinen Atalay, "İşverenlerimizin üzerindeki yükün ne olduğunu işveren temsilcisi biliyor, ben de biliyorum, benim arkadaşlarım da biliyor. O yükü üzerlerinden almak gerekiyor mu, gerekiyor. Ondan önce bizim için ortadaki bu ücreti gözden geçirmek gerekiyor. Geçen hafta yeniden değerleme oranı yüzde 36 civarında. TÜİK'e sorduğumuz zaman enflasyon yüzde 21. Yani insanlar geçinmeyle ilgili büyük mücadele veriyor. Son iki üç ayda temel gıda maddelerine gelen zamlar ortada. Yüzde 30'un, 35'in, 40'ın üzerinde olan rakamlar var önümde." dedi.
Toplantıya gelmeden önce Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin ile telefonda konuştuğunu söyleyen Atalay, şu bilgileri verdi:
"Dün akşam açıklanan memurlarımızla ilgili bir konu var. Bize de memurlara da enflasyonun üzerinde bir zam olduğu zaman devlet onları veriyor. Dün akşam açıklanan bir rakam var. Bakan Bey'e, 'Düzenleme ne? Kamuoyunun anladığı gibi olduğunu düşünmüyorum' dedim. Bakan Bey'in ifadesine göre enflasyonun üzerinde ne varsa kümülatif onu tamamlamayı düşünüyorlar. Memur zorda mı, zorda. Aynısını işçiye de yapacaklar mecburen. İşçiyi bunun dışında tutmaları mümkün değil. Bu kurulda Nurcan Hanım gidecek Bakan Bey'le konuşacak, Akansel Bey gidecek başkanıyla konuşacak. Ben TİSK başkanımızın olaylara nasıl baktığını biliyorum. İşverenlerimizin nasıl baktığını biliyorum."
"Vergiden mi telafi ederler veya başka yönden mi bilmiyorum"
Atalay, mevcut asgari ücretin çok düşük olduğunu ve insanların bu ücretle 15 gün dahi geçinemediğini belirterek, şu ifadeleri kullandı:
"Bunu vergiden mi telafi ederler veya başka yönden mi telafi ederler ben onu bilmiyorum. Ben ekonomist değilim. Ülkeyi yönetenler bu konuda makul, mantıklı bir rakam önümüze getirirseler, işçi, işveren ve hükümet birlikte kısa bir zamanda imzalamayı temenni ediyoruz. Bizim beklentimizin altında kalacak bir rakam olursa buna katılmayacağız. Bakan Bey'e rakamı da söyledim. Bundan önceki Maliye Bakanı da biliyor. Bu ifadelerimizi onlar, Sayın Cumhurbaşkanına da ilettiler, Sayın Cumhurbaşkanı da biliyor. Arzumuz, bir an evvel önümüze bir rakam gelsin. Kamuoyunu fazla meşgul etmenin bir anlamı yok. Arzu ettiğimiz bir rakam gelmezse çabuk olmanın da anlamı yok."
Asgari ücret konusunda araştırma yaptıklarını, toplumun tüm kesimlerinin görüşlerine başvurduklarını dile getiren Atalay, şöyle devam etti:
"Dün Gerede'de benzinlikte çalışan pompacıyla konuştum, Eryaman'da fırındaki kızla konuştum. Toplumun beklentisi yüksek. İnsanların tebessüm edeceği, mutlu olacağı bir rakama birlikte imza atmak istiyoruz. Asgari ücretlinin yüzde 90'ı, 10 kişinin altında çalışanı olan iş yerlerinde. Geri kalanı ise 10 kişinin üzerinde çalışanı olan iş yerlerinde. İhracatçılar iyi mal satıyor. Kar mı ediyorlar, zarar mı ediyorlar, bu rakamlar devletin elinde. Zorda olan iş yerlerine bir katkı sağlanması gerekiyor mu gerekiyor. Bugüne kadar kamuoyuna resmi bir rakam söylememeye gayret ediyoruz ama kamuoyunda oluşan rakamlar ortada. Oluşan rakamların altında bir şeye 'evet' dememiz mümkün değil. İnşallah umduğumuz gibi olur. Hep beraber zevkle imzalarız."
Üçüncü toplantı 9 Aralık'ta
Atalay'ın konuşmasının ardından toplantı basına kapalı olarak devam etti. Üçüncü toplantı 9 Aralık'ta TİSK'in ev sahipliğinde yapacak.
TIKLAYIN - Siyasal yalan, hakikat ve asgari ücret
Asgari ücret şu an ne kadar ve nasıl belirleniyor?
Asgari ücreti, yasa gereği 5'er işçi, işveren ve hükümet temsilcisi olmak üzere 15 kişiden oluşan Asgari Ücret Tespit Komisyonu belirliyor. Komisyon, yeni asgari ücreti belirleme çalışmaları kapsamında dört kez toplanıyor.
Bakanlığın belirlediği üyelerden birinin başkanlık ettiği komisyon, en az 10 üyenin katılımıyla toplanıp, oy çokluğuyla karar veriyor. Oyların eşitliği halinde başkanın bulunduğu tarafın çoğunluğu sağladığı kabul ediliyor.
Şu an için brüt asgari ücret 3 bin 577 TL. Ancak işçinin bekar ve çocuksuz bir işçinin eline net 2 bin 825 TL geçiyor.
Yıllar bazında net asgari ücret rakamları ise şöyle:
- 2019: 2020 TL
- 2018: 1603 TL
- 2017: 1404 TL
- 2016: 1300 TL
- 2015: 1 Ocak-949TL, 1 Temmuz: 1000 TL
- 2014: 1 Ocak-846 TL, 1 Temmuz: 891 TL
- 2013: 1 Ocak-773 TL, 1 Temmuz: 803 TL
TIKLAYIN - Türkiye ve Avrupa'da Asgari Ücret Ne Kadar?
Türkiye'nin asgari ücret gerçekleri
|
(HA)