RSF, Irak devlet televizyonunun bombalanması sonrası, 1 Nisan'da da, Keith'e mektup göndererek araştırma yapılmasını istenmişti.
"Gazeteciler hedef alındılar"
RSFye göre, 8 Nisan'da, "El-Cezire" ve "Abu Dabi TV" televizyonlarına ait bürolar, ayrıca gazetecilerin kaldığı bilinen Filistin Oteli, uyarısız ve bilinçli şekilde Amerikan ve İngiliz kuvvetlerinin hedefi oldu. Saldırılarda üç gazeteci öldü.
RSF, büroların yanlışlık sonucu bombalanmasının mümkün olmadığını açıkladı. Örgüte göre, "El-Cezire" televizyonu, Irak'ta bulunan bürolarını daha önce Pentagon'a bildirmişti ve büroların önünde "TV" yazıları bulunuyordu.
Gazeteciler iddiayı yalanladı
Filistin Oteli'ne yönelik saldırıyla ilgili olarak da bir Amerikalı komutan, "Amerikan tankı otelden yapılan roketli saldırıya karşılık verdi" açıklamasını yaptı. Ancak otelde kalan hiçbir gazeteci bu iddiayı doğrulamadı.
İddia edilenin tersine, gazetecilerin tümü, otele açıldığı sırada durumun sakin olduğu ve tankın ateş açmadan önce namlusunu iki dakika süreyle ayarladığını ifade ediyorlar. "France 3" televizyon ekibinin kayda aldığı görüntüler bu yöndeki açıklamaları doğruluyor.
"ABD en ufak bir açıklama yapmıyor"
RSF, bu açıklamaların objektif ve tararsız bir uluslar arası soruşturmanın açılmasının ne kadar gerekli olduğunu ortaya koyduğuna inanıyor.
RSF, işlenen ihlallerin yalnızca Amerikalı yetkililerin yürütecekleri bir soruşturmaya bırakılamayacağını düşünüyor. Bu anlamda, ABD'li yetkililer 22 Mart günü, Basra kenti yakınlarında kurşunların hedefi olduktan sonra haber alınamayan İngiliz "İTN" televizyonu ekibinin akıbeti konusunda en ufak bir açıklama yapmıyorlar.
Yaşananların ardından Amerikan yönetimi ve ordusu tarafından yapılan ancak kamuoyunu tatmin etmeyen açıklamalar, Komisyonu göreve çağırmanın gerekliliğine işaret ediyor.
Çelişkili "saldırı" açıklamaları
8 Nisan'da, Üçüncü Topçu Birliği'nin Amerikalı Albayı David Perkins, "Otel yönünden ateş açılsa bile askerlerimize otele ateş açmama emri vermiştik" diyor.
Bu açıklamayı yalanlayan İspanyol Savunma Bakanlığı'nın bir sözcüsü ise, Iraklı görevlilerin toplantı yaptıklarını düşündükleri Filistin Otel'in koalisyon güçlerince 6 Nisan'da "askeri hedef" seçildiğini açıkladığını bildirdi. Aynı sözcü, durumun otelde kalan gazetecilere bildirildiğini de belirtti.
RSF'nin elde ettiği bilgilere göre, hiçbir gazeteci veya yayın kuruluşuna; Cenevre Sözleşmesi'nde de yer alan "gerekli sürede" ve "etkin yöntemlerle" duyurma zorunluluğuna uygun olarak, saldırı düzenleneceği önceden bildirilmedi.
Komisyon nasıl çalışır?
Cenevre Sözleşmeleri'nin 1. Protokolü'nün öngördüğü Gerçekleri Araştırmakla Görevli Uluslar arası İnsani Komisyon, resmi olarak 1991'de kuruldu. Komisyon, uluslar arası hukuka aykırı işlenen ağır ihlalleri araştırmakla görevli olduğu halde şimdiye dek hiç yetkili kılınmadı.
Merkezi Bern'de bulunan Komisyon, işler hale getirilmesi için savaşın bir tarafı ve Komisyonu tanıyan bir devletin şikayeti üzerine işlerlik kazanabiliyor.
Soruşturma içinse, savaşın taraflarının bu komisyonu tanımaları gerekiyor. Şimdiye kadar, savaşa dahil olan ülkeler arasındaki bir tek Avustralya ve İngiltere komisyonu tanıdıklarını açıkladılar.
Bu çalışmayı yürütmek için bu ülkelere görev düşüyor. Ayrıca, bunun için ABD ve Irak'ın da rızasını almak gerekecek. (EÖ/BB)