Bazı kentlerde yabancılar ve Almanlar arasında ayrışmanın ve birbirine paralel toplumların oluştuğu, bu durumun da aşırı dincilerin kışkırtıcı çalışmalarına uygun ortam yarattığı yolundaki iddialara dikkat çeken CDU-CSU'nin sorularında biri de şöyleydi: "Hükümet Alman kentlerindeki patlamaya hazır bu durum üzerine neler düşünüyor?"
İktidara geldiklerinde, kentlerin sorunlu bölgelerinde başlattıkları "Sosyal Kent" projesiyle ayrışmayı önlemeye çalışıldığını, böylece aynı zamanda göçmenlerin uyumunun hedeflendiğini açıklayan hükümet, bu amaçla bir kısmı federal hükümetin, bir kısmı eyalet hükümetleri ve yerel yönetimlerinin bütçesinden harcanan paranın (770 milyon Euro) 226 belediye tarafından "sosyal yangın bölgesi" olarak tanımlanan 337 mahalledeki "sosyal kent gelişimi" projelerine harcandığını açıkladı.
Hükümetin yanıtında ayrıca çok sayıda sivil toplum örgütlerinin de "Müslümanların uyumda karşılaştıkları sorunları giderme" hedefli projelerinin de desteklendiği belirtildi.
İslam dünyasıyla diyalog
Ana muhalefet partisi milletvekillerinin yönelttikleri 50 sorudan ikisi, İslam'la ilgili gelişmeleri inceleyen bilimsel araştırmalarla ilgili. "Başka devletlerdeki İslamcı gelişmeler incelenerek, Almanya için de geçerli olabilecek tarihsel, kültürel ve demografik bilgiler elde etmeyi hedefleyen bilimsel çalışma var mı?" sorusunu yanıtlayan hükümet, her ülkenin kendi sosyal ve kültürel özelliklerine, karmaşıklıklarına dikkat çekerek, bu bilgilerden ancak çok sınırlı olarak yararlanılabileceğini açıkladı.
Hükümet, öte yandan da terörizmle ilgili araştırmalarda AB içinde ortak çalışmaların düşünüldüğünü belirtti.
Hükümet, dünyadaki ve Almanya'daki İslami gelişme şöyle izliyor:
* Dışişleri Bakanlığı'na bağlı "İslam Dünyasıyla Diyalog" Çalışma Grubu, araştırma kuruluşları, üniversiteler ve uzmanların çalışmalarından yararlanıyor.
İslam çeşitli boyutlardan hareketle inceleniyor. Bunlar arasında fundementalizm, terörizm, Arap ülkelerinde devletlerin durumu, elit tabakanın gelişimi, bölgesel anlaşmazlıklar da yer alıyor.
* Hükümetin terörizmle mücadele paketi de "Avrupa-İslam Kültür Diyalogu" projesi çerçevesinde ihtilafları ortadan kaldırmayı hedefleyen önlemleri de içeriyor.
* Federal İçişleri Bakanlığı, aşırı dincilerin Almanya'daki Müslümanlar içindeki yeri ve etkisiyle ilgili bilgilenmeyi daha da geliştirmek için şu anda üç bilimsel araştırma yaptırıyor.
Yakında sonuçları yayınlanacak bu araştırmalardan hareketle, aşırı dinci örgütlerin etkilerinin ne ölçüde azaltılabileceği, bunların yeni insan kazanma potansiyelleri gibi hususların açıklığa kavuşturulacağı ve böylece bu alanda akılcı politik mücadele açısından hedefe yönelik, uygulama şansı olan karşı stratejilerin geliştirilebileceği belirtildi.
* Hükümet, istihbarat örgütleri BfV (Federal Anayasayı Koruma Dairesi) ve BND'nin de (Federal İstihbarat Örgütü) bilim dünyasıyla diyalog içinde olduğu, düzenlenen çeşitli bilimsel sempozyumlarla bilgi alışverişinin sağlandığını, kadrolu olarak bu alanda uzman bilim çevreleri (siyaset bilimci, tarihçi, İslam bilimci vs.) çalıştırıldığını açıkladı.
Üç bilimsel çalışma sürüyor
Federal İçişleri Bakanlığı, Almanya'da İslam'la ilgili halen üç bilimsel çalışma yaptırıyor:
* "Gençliğin günlük yaşamında dinsellik ve bunun şiddete yatkınlık açısından anlamı" (Almanya'daki Müslüman gençlerin dinsel yönelimlerini özel olarak dikkate alan bir karşılaştırmalı kriminojik analiz), Prof. Peter Wetzels/Katrin Brettfeld (Hamburg Üniversitesi, Kriminalbilimler Enstitüsü, Kriminoloji Bölümü).
* "Almanya'da İslam" (Günümüz araştırmalarını değerlendirmesi ve ikinci kuşağın durumunu gösteren bilgilerin ele alınması), Prof. Dr. Friedrich Heckmann/Susanne Worbs (Bielefeld Üniversitesi, Göç Araştırmaları için Avrupa Forumu)
* Almanya'daki Müslüman gençleriyle politik çalışmalardaki demokratik girişimlerin değerlendirilmesi. Dr. Eduardo-J. Vior (Otto-von-Guerike Ünivesitesi, Magdeburg) (GK/NM)
Yarın: "Deve fetvası"nı kim verdi?