Sadece Türkiye'de değil dünyada aşılarla ilgili kötü senaryolara inananların sayısı az değil.
Financial Times gazetesinin haberine göre sağlık görevlileri arasında yayılan aşı şüpheciliği Avrupa ve ABD'de alarma neden oldu.
Aralık ayı ortasında yayınlanan bir ankete göre BioNTech ile aşı yarışının ön saflarında yer alan Almanya'da, ankete katılan hemşirelerin yarısının aşı olmak istemediğini söylemesi şaşkınlık yarattı.
Fransa'da, geçen ay sağlık sektörüyle bağlantılı 2000 kişinin katıldığı bir ankete göre, bakım evi çalışanlarının yüzde 76'sı aşı olmak istemediklerini söyledi.
ABD'de, Kaiser Aile Vakfı tarafından yayınlanan bir anket, sağlık çalışanlarının yüzde 29'unun "muhtemelen ya da kesinlikle aşı olmacağını" ortaya koyuyor. Bu, yüzde 27'lik oranla aşı olmak istemeyen sağlık sektörü dışındaki kişilerden de fazla.
Genetik bilimci Dr. Kızıl anlatıyor
Almanya'da Dresden Üniversitesi Tıp Fakültesi'ne bağlı olarak sinir bilim ve genetik üzerine çalışan Doç. Dr. Çağhan Kızıl, bianet'e verdiği bilgide aşıların farklı teknolojilerle yapıldığını hatırlatırken "Genetiği değiştireceğini gösteren bir durum yok şu anda" diyor.
"İnaktive aşılar, biliyorsunuz virüsün etkisiz hale getirildiği aşılar, bunlar verildiğinde DNA'nın değişmesi gibi bir durum söz konusu değil direkt olarak" şeklinde konuşan Dr. Kızıl şöyle devam ediyor:
"İkinci olarak adenovirüs kullanılarak yapılan aşılar var. Astra Zeneca, Johnson&Johnson'ın yeni aşısı ve Rusya'nın aşısı bu teknolojiyi kullanıyor. Adenovirüsler DNA'ya entegre olmayan virüsler.
Hiçbir şekilde çoğalamıyorlar aynı zamanda. Hücre içindeki proteini üretip ona karşı bağışıklık kazanılmasını sağlıyor ve sadece S proteinini etkiliyor. Dolayısıyla adenovirüs yöntemiyle yapılan aşılardan da gen değişimi yapması o anlamda mümkün değil.
Parantez içinde şunu söyleyeyim adenovirüsler gen tedavisinde kullanılıyorlar, gen değişiminde de kullanılıyorlar, ancak bunlar başka adenovirüsler.
"Bilimsel olarak öngörülerimiz var"
mRNA aşılarına gelirsek, vücudumuzda kısa sürede yok olan doğal bir madde veriliyor. Hiçbir şekilde genetiğimizi değiştirecek bir durum ortaya çıkmıyor.
Aşıların güvenlik etkilerini biliyoruz. Birçok aşı onaylandı, dünya çapında milyonlarca insan aşı oldu şu anda. Uzun vadeli etkileri ise şöyle açıklayabilirim: Birincisi bekleyip göreceğiz. Ancak sadece 'bekleyip, göreceğiz' demek yeterli değil.
Bilimsel olarak da öngörülerimiz var. Az önce belirttiğim sebeplerle herhangi bir aşının uzun vadede etki yaratması mümkün görünmüyor.
Yan etkilere eğilimi olan ya da kronik başka hastalıkları olan kişilerde başka şekillerde yan etki olma riski tabii ki var. Ama bu çok çok az, yani şu ana kadar yapılan aşılarda yüzbinde bir ile yüzbinde 5 -8 arasındaki oranlarda kalıyor.
"Mevcut aşılar standartlara uyuyor"
Dünya Sağlık Örgütü'nün aşılar için koyduğu standartlarına göre mevcut aşıların kısa ve orta vadeli etkileri de beklenenin üzerinde değil.
Aşı olmaya tereddüt edenlere, şu ana kadar bilimin ve yılların bilimsel tespitlerinin dayandığı bilgilere göre aşıların uzun vadeli kötü bir etki yapacağına dair öngörü yapmak mümkün değil.
Bu nedenle herkesin içi rahat olabilir. Ben de, sıram bana geldiğinde içim rahat şekilde aşı olacağım."
Peki virüsün kendisi DNA'yı etkiler mi?
Profesör Rudolf Jaenisch ve Massachusetts Teknoloji Enstitüsü'ndeki (MIT) araştırmacılar geçen hafta duyurulan yeni bir "keşif", daha önce genetiğimizi değiştirelemeyeceği düşünülen koronavirüsün bunu yapabileceğini öne sürüyor.
Jaenisch'in çalışması, viral genlerin, insan vücudundaki ortak bir enzimi hücre çekirdeğine girmek ve DNA'mıza eklemek için kullanabileceğini iddia ediyor.
Jaenisch ve ekibi, bu sonuçların iyileşen bazı hastaların neden aylar sonra tekrar pozitif test sonucu aldığını açıklayabileceğini savunuyor.
Jaenisch "bu sonucun, aşıların insan DNA'sını değiştireceğine dair bir kanıt sunmadığını" ve aşı karşıtlarının bu çalışmayı argüman olarak kullanmaması gerektiğini söyledi.
- NOT: Birçok virüs DNA'mızı değiştirebilir. Örneğin HIV, çekirdeği ele geçirebilir ve hücreleri virüs üretim tesislerine dönüştürebilir.
"Bulgular oldukça provokatif"
Bilim insanları, yeni çalışmanın önemi ve insan sağlığıyla ilgisi konusunda bölünmüş durumda.
Gladstone Viroloji ve İmmünoloji Enstitüsü'nde HIV üzerinde çalışan virolog Melanie Ott, bulguların "oldukça provakatif" olduğunu ancak kapsamlı bir takip ve onay sürece gerektirdiğini söylüyor.
Nobel Ödülü sahibi David Baltimore, Science dergisine sonuçların "etkileyici" olduğunu söyledi.
Yapılış yöntemlerine göre aşılar
Genetik yöntemi:
Virüsün kendi genlerinden bir veya daha fazlasını hücrelerimize enjekte ederek bağışıklık tepkisini tetiklemeyi hedefleyen aşılar grubu. Moderna ve Pfizer-BioNTech'in aşıları vücutta viral proteinler üretmek için haberci RNA'ya (mRNA) dayalı aşılar geliştiriyor.
Viral vektör aşıları:
Koronavirüs genlerini taşımak üzere tasarlanmış virüsler içerirler. Bazı viral vektör aşılar hücrelere girerek onların viral proteinler oluşturmasına neden olur Diğer viral vektörler, yüzeylerinde koronavirüs proteinleri taşıyarak yavaşça çoğalırlar.
Çinli CanSino Biologics'in, Rusya'nın Sputnik V aşılarının yanı sıra Johnson & Johnson ve Astra Zeneca'nın aşıları da bu yöntemle yapıldılar.
Protein bazlı aşılar:
Koronavirüs proteinleri içeren ancak genetik materyal içermeyen aşılardır. Novavax, kısmen sigara üreticisi Philip Morris tarafından finanse edilen Kanada merkezli Medicago, aşı yapmak için bir+ tütün türü kullanıyor.
Virüs genlerini yapraklara aktarırken ve bitki hücreleri daha sonra virüsleri taklit eden protein kabukları oluşturuyor.
İnaktive aşılar:
Kimyasallarla öldürülen zayıflamış koronavirüslerden veya aktif olmayan koronavirüslerden üretilen aşılar. Çinli Sinopharm, Türkiye'nin de uygulamaya başladığı Sinovac şirketinin CoronaVac aşısı ve Hintli şirket Bharat Biotech'in aşısı bu kapsamda.
İnaktive edilmiş aşılar, virüsün bir laboratuvarda geliştirilmesi ve ardından öldürülmesi ile yapılıyor. Bu aşılar, vücuda virüse gizlice müdahale olanağı sağlıyor.
Uyarlama aşılar:
Covid-19'a karşı koruma sağlayabilecek diğer hastalıklar için halihazırda kullanımda olan aşılar. Calmette-Guerin: Tüberkülozdan uyarlama aşının test çalışmaları sürüyor.
(PT)