Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nun bugünkü toplantısında da rakam konuşulmaması üzerine işçi temsilcisi TÜRK-İŞ kendi talebini açıkladı. İstenilen tutar 29 bin 583 TL. Bu ücret seviyesi yüzde 74’lük bir artışa tekabül ediyor. İstenilen ücreti aşçı, kuaför, taşeron işçi ve gazeteciden oluşan koisyon belirledi.

TÜRK-İŞ Başkanı Ergün Atalay taleplerinin enflasyon (yüzde 45) + yüzde 20 refah payı olduğunu söyledi. “Verirlerse imza atarız vermezlerse imza atmayız” dedi. Ayrıca “TÜRK-İŞ neden rakam açıklamıyor” eleştirilerine cevap verdi. Atalay şöyle konuştu:

19 gündür asgari ücretle ilgili serüveni beraber yaşıyoruz. Süreç devam ediyor. Maalesef kamuoyunda bize ‘Bir rakam açıklayın’ diye tepki var. Ondan kolay bir iş yok. Görüşmeler başladığında açıklardık, mesele hallolurdu. Peki 20 günlük süre zarfında TÜRK-İŞ niye açıklamıyor? İşveren ne verecek, onu söylemesi gerekiyor.

Hükümet bu işin başında. Antidemokratik bir asgari ücret yapısı var. 12 Eylül’den kalan bir yapı. Bu yapıda kanun gereği en çok üyesi olan işçi sendikası temsil ediliyor. İmkan olsa da diğer sendikalar da burada olsa.

HAK-İŞ Başkanı Mahmut Arslan’la, DİSK Başkanı Arzu Çerkezoğlu ile de konuştum. Komisyonda dört işçi arkadaşımız var. Biz burada asgari ücretle ilgili işverenden bir rakam bekledik.

2024 bizim için de ülke için de zor bir yıl oldu. 2023 de öyle oldu. Şu anda kamudan ulaşıma, savunma sanayiinden iletişime kadar bütün işçiler asgari ücret seviyesinde ücret alıyor. Asgari ücret geçmişte bundan 5 sene evvel belirleme ücretiydi. Şu anda bizim ülkemizde geçim ücreti oldu. Asgari ücretin tamamına yakını özel sektörü ilgilendiriyor. Hükümet de burada karar veriyor.

Kira artışı ortada, doğalgaz faturası ortada, pazardaki sebze meyve fiyatları ortada, eğitim giderleri ortada, geçim şartları ortada. Öyle bir noktayız ki şu anda asgari ücret 11 bin TL düzeyine düştü. Biz bugün bu meselenin biteceğini ümit ediyorduk. Toplantıya katılanlar geldiler tabloyu bize anlattılar. Dediler ki işveren de hükümet de bir rakam vermiyor. Yani rakam vermesi gerekenler vermiyor, kamuoyu da bizden bir rakam bekliyor.

Asgari ücretli işçiler olarak önerimiz yüzde 45 enflasyon üzerine yüzde 20 refah payı ile 29 bin 583 TL. Enflasyonun üzerine refah payı eklenmeden yapılan zam yaşanılabilir olmayacaktır.

"Masada ücret değil kurabiye, su, çay var"

Atalay ardından sözü ücreti belirleyen komisyondaki işçi, Ulusal Kanal Ankara Haber Müdürü Sezer Özseven'e bıraktı. Özseven "Masada rakamların olmasını bekliyoruz ama masada kurabiyeler var, sular var, çaylar var. Ama bir türlü rakam gelmedi masaya. Türkiye öyle bir durumda ki belli kesimler o masalara gelen kurabiyeleri bile yemeye tenezzül etmezken belli kesimler de bu gibi kurabiyeleri sadece toplantı masalarında görebiliyorlar. Biz bunun olmamasını istiyoruz. Asgari ücretin yaşanabilir bir ücret olmasını istiyoruz" dedi.

(HA)