Arkeolog Karpe, "Hitit şehri"ne defnedildi

Fotoğraf: Halife Yalçınkaya / AA

Eski adı "Samuha" olan Kayalıpınar'da 2005’te başlatılan çalışmalarda kazı heyeti başkanlığını yürüten 63 yaşındaki Marburg Philipps Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Vuslat Müller Karpe Sivas'taki 3 bin 800 yıllık Hitit şehri Samuha'da toprağa verildi.

Almanya'da iki gün önce geçirdiği kalp krizi sonucu hayatını kaybeden Arkeolog Karpe'nin cenazesi, buradan uçakla Sivas Nuri Demirağ Havalimanı'na, daha sonra da Sivas Belediyesine ait araçla kazı çalışmalarının yürütüldüğü Kayalıpınar köyüne getirildi.

Karpe'nin cenazesi, kılınan cenaze namazının ardından vasiyeti üzerine Kayalıpınar köyünde defnedildi.

Prof. Dr. Andreas Müller Karpe, eşinin mezarına gül demeti bıraktı, toprak attı. Törene, Karpe'nin oğlu Sinan ve yakınlarının yanı sıra Yıldızeli Kaymakamı Furkan Atalık, İl Kültür ve Turizm Müdürü Teoman Karaca ile vatandaşlar katıldı.

Andreas Müller Karpe, gazetecilere yaptığı açıklamada, Hattuşaş'ta 41 yıl önce tanıştığı eşinin, hayatını Türkiye arkeolojisine adadığını belirterek, "Daha önce pek çok yerde kazı çalışması yaptık. Son 15 yıldır da Kayalıpınar'da kazıyı yürüttük. Çok önemli sonuçlar çıkartabildi. Bu yüzden Samuha'da kalmak istiyordu. Bunun için biz onu bugün buraya gömdük, burada kalacak" diye konuştu.

Kayalıpınar'daki kazı 

Yıldızeli ilçesinde yer alan ve eski adı "Samuha" olan 3 bin 800 yıllık Hitit şehri Kayalıpınar'da 2005'te arkeolojik kazı çalışması başlatılmıştı.

Kayalıpınar'da, Doç. Dr. Vuslat Müller Karpe başkanlığında, eşi Prof. Dr. Andreas Müller Karpe'nin de katıldığı kazılarda, bugüne kadar Hitit kralları, prensleri ve görevlilerine ait çok sayıda mühür, milattan önce 1650-1500 yıllarına ait olduğu tahmin edilen saray kalıntısı ve 3 bin 800 yıllık olduğu belirtilen esir satış belgesi bulunmuştu.

Kazılarda 2014'te bulunan çivi yazılı tablet sayesinde Kayalıpınar'ın Hitit kenti "Samuha" olduğu anlaşılmıştı. Hitit krallarının, ülkeyi yönettiği merkezlerden biri olarak kabul edilen Samuha'daki kazılarda çıkarılan eserlerin çoğunluğu sergilenmek üzere Sivas Etnografya Müzesi'ne kaldırılmıştı. (HA)