Fotoğraf: Arjantin ön seçiminde öne çıkan adaylar/ Buenos Aires Times
Aşırı sağcı "Özgürlük Geliyor" blokunun başkan aday adayı Javier Milei'nin ön seçimlerden en önde çıkmasının ardından Arjantin para birimi peso yüzde 14 değer kaybedince Merkez Bankası politika faizini yükseltme ve pesoyu devalüe etmeye karar verdi.
Bloomberg'ün haberine göre bir Merkez Bankası yetkilisi Pazartesi günü yaptığı açıklamada, Cuma kapanışta 287 pesodan işlem gören doların fiyatının 350 pesoya yükseleceğini söyledi. Politika faizi de yüzde 97'den yüzde 118'e yükseltilecek.
Milei: "Arjantin parası dolar olsun"
Dalgalanmanın başlıca nedeni Javier Milei'nin pazar günkü ön seçimlerde oyların yaklaşık üçte birini kazanması. Halen Kongre üyesi olan Milei ekonominin dolarlaştırılmasını savunuyor.
Arjantin son 10 yıl içinde altıncı kez resesyona girmek üzere ve ülkede enflasyon artış oranı yüzde yüzde 100'ü aşıyor. Milei, pesoyu tedavülden kaldırarak ABD dolarının Arjantin para birimi haline getirilmesiyle fiyat artışlarının durdurulabileceğini iddia ediyor. Ancak iktisatçılar bu adımın mali bir kargaşaya yol açacağını tartışıyor.
"Halkın kestiği ceza"
New York merkezli yatırım bankası Oppenheimer & Co. Genel Müdürü Fernando Losada Bloomberg'e verdiği demeçte seçim sonuçlarını "Düzenden bıkmış kesimin siyaset sınıfını cezalandırmak için oy kullanması" olarak yorumladı.
Eski ABD Başkanı Donald Trump ve son seçimlerde Lula'nın devirdiği Brezilya'nın eski Başkanı Jair Bolsonaro türünden bir politikacı olan Milei, ülkede yeni kurulan Kadın Bakanlığı'nı ve ırkçılıkla mücadele için oluşturulan bir kamu kurumunu lağvedeceğini, kürtaj kısıtlamalarını artıracağını ve bireysel silahlanmayı silah kolaylaştıracağını vaat ediyor.
Milei karşısında Peronist aday?
Almanya'da yayımlanan solcu Die Junge Welt gazetesi 22 Ekim'de yapılacak parlamento ve cumhurbaşkanlığı seçimlerine katılacak adayların belirlenmesi için yapılan ön seçimde 35 milyon Arjantinli'nin iki aşırı sağcı aday ve Peronist Sergio Massa arasında kaldığını yazdı.
Ön seçime katılım düzeyinin Arjantin standartlarına göre düşüklüğüne dikkat çeken Die Junge Welt yorumcusu Volker Hermsdorf da sonuçların, onurlu bir yaşam sürmek adına artık hiçbir geleneksel partiye güveni kalmayan halk arasındaki hayal kırıklığı ve çaresizliğin ifadesi olduğu görüşünde.
"Ülkenin yüksek dış borcu, COVID 19 salgının sonuçları ve Batı'nın Rusya'ya yönelik yaptırımları, hayat pahalılığında ciddi bir artışa yol açtı. Yüzde 100'ün üzerindeki süperenflasyon ve gerçek gelirlerdeki büyük düşüşten dağlar gibi büyük borç yığmış olan eski sağcı Cumhurbaşkanı Mauricio Macri hükümeti sorumlu tutuluyor. Sonuç, Arjantin'in 46 milyonluk nüfusunun yüzde 40'ının yoksulluk içinde yaşaması anlamına geliyor."
Milei daha acımasız bir
sermaye seçeneği sunuyor
Hermsdorf umutların çöküşünün Arjantin'de de "Donald Trump, Jair Bolsonaro, Giorgia Meloni, İspanya'daki faşist Vox ve Almanya'daki AfD gibi aşırı sağcı popülistlerin seçim başarıları kazanmasına yardımcı ol[duğunu]" söylüyor.
"Arjantin ön seçimlerinden sürpriz olarak önde çıkan Javier Milei de Trump ve Bolsonaro gibi düzen içinden gelmesine karşın kendisini bir dışarlıklı ve isyancı olarak sunuyor. Onlar gibi, Milei de 'anti-sistem' dediği bir şey satıyor. Bu aslında programatik içeriği açısından yalnızca farklı ve çok daha acımasız bir sermaye egemenliği biçiminden ibaret."
Hermsdorf, babası ve üç kardeşi Amerikancı General Jorge Rafael Videla diktatörlüğü döneminde gözaltında kaybedilen 30 bin insan arasında olan gazeteci Luis Marcelo Bruschtein'ın "hafta sonu yapılan ön seçimlerin sonucunun Arjantin için bir 'kırmızı alarm' demek olduğu konusunda uyardı[ğını]" yazdı.
"Ancak sağın Ekim'de de ön seçimlerde kazandığı desteği sürdürüp sürdüremeyeceği henüz kesin değil. Milei'ye oy verenlerin bir bölümü hayal kırıklığından ve sisteme olan öfkelerinden ötürü verdiler. Ancak sonuç, toplumdaki ruh halinin nasıl olduğunu gösterdi. İnsanların kendi ekonomik durumlarına ilişkin umutsuzluklarıysa, gerici ideoloji ve baskıcılığın üreme zemini haline gelebilir."
(AEK)