Arama, İnsan Hakları Hukukuna Aykırı

İHD Genel Merkezi ile Ankara Şubesine yönelik polis aramasını hem iç hukuka hem de ulusal üstü insan hakları hukukuna aykırı bir uygulama olarak nitelendiren dernek yöneticileri, son yıllarda dernek üzerindeki yargı baskısının arttığını söylediler.

İstanbul

İnsan Hakları Derneği (İHD), Genel Merkezi ve Ankara Şubesi'ne önceki gün (Salı) düzenlenen polis baskınını "insan haklarına yönelik bir saldırı" olarak nitelendirdi.

Konuyla ilgili bir basın açıklaması yapan dernek yöneticileri, insan ve yurttaşlık özgürlükleri için verdikleri mücadeleyi sürdüreceklerini belirtti.

İHD binalarında 17 yıl boyuna birikmiş, onbinlerce işkence mağduruna ait belge ve bilgi bulunduğunu hatırlatan açıklamada, polis aramasının hem iç hukuka hem de ulusal üstü insan hakları hukukuna aykırı olduğu vurgulandı.

Açıklamada, şu ifadeler yer aldı:

* Önceki gün, yasa dışı örgütlere yardım ve yataklık yapıldığı, TCK'nun 312. maddesine ve Terörle Mücadele Kanunu'na aykırı davranıldığı iddiası ile Genel Merkez ve Ankara şubesi basıldı. DGM tarafından "arama" kararı verildiği bildirildi.

* Soyut suçlamalara dayalı olarak, genel bir arama kararı verilmesi, hem iç hukuka ve hem de ulusal üstü insan hakları hukukuna aykırıdır.

* Konu, doğrudan kişi özgürlüğü ve güvenliği hakkı ile adil yargılanma haklarına aykırıdır.

* Ayrıca, insan hakları örgütlerinin rolünü, konumunu ve hükümetlerle ilişkilerini düzenleyen, AGİT Moskova Belgesi (1991), Birleşmiş Milletler (BM) Viyana Belgesi (1993) ve BM İnsan Hakları Korunması Bildirisi'ne aykırıdır. Kararın bir mahkeme tarafından verilmesi işlemin tek başına hukuka uygunluğunu sağlamaz.

Yönetenlerin bakış açısı

* Türkiye'yi yönetenlerin bakış açısına göre, haklarını arayan bireylerle, onların haklarını ve özgürlüklerini savunan insan hakları örgütleri 'potansiyel suçlu' oluyorlar.

* İnsan Hakları Hukuk söz konusu olduğunda, mercek altına alınacak olanlar, hak arayanlar, hakları ihlal edilenler değil, kamu otoritelerinin eylem ve işlemleridir.

* Tüm bu baskılar, İHD'nin insan hakları ve özgürlüklerini savunan, dünya çapında tanınmış ve güvenilir bir örgüt olması gerçeğini değiştirmiyor.

* İHD Genel Merkezi ve Ankara Şubesinde 17 yıl boyunca birikmiş, onbinlerce işkence mağduruna ait belgeler bulunur.

* Boşaltılan 3688 köye, gözaltında kaybedilen 834 insana, basılan, kapatılan dernek, sendika ve siyasi partilere, düşüncelerini açıkladığı için cezaevlerine gönderilen fikir insanlarına, cezaevlerinde açlık grevlerinde, ölüm oruçlarında yaşamını yitirenlere, cezaevlerindeki insan hakları ihlallerine ilişkin belgeler bulunmaktadır.

İHD hakkında

* İHD, faaliyetlerini 17 yıldır sürdürüyor.

* Bugüne dek 14 yöneticisi öldürüldü, yüzlerce yöneticisi ve üyesi gözaltına alındı, tutuklandı; yazılı ve sözlü saldırılara uğradı; Genel Başkanı Hüsnü Öndül, Genel Merkez binasında silahlı saldırıya uğradı.

* İlk 14 yılda, yöneticileri hakkında 300 dava açıldı. Son üç yılda açılan dava sayısı ise 437. (BB/NK)