Haberin İngilizcesi için tıklayın
Hakim olan babası Ş.K.'nin cinsel istismarına maruz kalan çocukla ilgili dava dosyası kapatıldı. 11 yaşındaki çocuğun annesi Aynur E., "Artık ben ne yapacağımı şaşırdım. Bu kadar mı berbat işlermiş adalet, ben anlamadım" dedi.
Aynur E. ayrıca Anayasa Mahkemesine başvuracaklarını belirtti.
Mahkeme çocuğun velayetini de istismar ettiği iddiası ile hakkında soruşturma açılan babaya vermişti.
Ş.K.'nin hakimlik yaptığı Adana'da mahkemenin verdiği kararda; annenin çocuğu babaya karşı yabancılaştırma sendromuna tabi tuttuğu belirtildi. Kararda ayrıca, çocuğun anlattıklarının "hayatın olağan akışına uygun düşmediği" ve "çocuğa yüklenme olduğu" aktarıldı.
Velayet babaya verilmişti
Aynur E. 2006'da evlendiği Ş.K.'den kendisine ve çocuğa şiddet uyguladığını belirterek 2014'te boşanmıştı. 2010'da dünyaya gelen oğullarının velayeti annedeydi. Görüş günlerinde babaya giden çocuk zamanla hırçınlaşmaya başlamış, bunun üzerine de anne oğlunu doktora götürmüştü. Çocuğun anlatımlarında babanın çocuğu istismar ettiği ortaya çıkmıştı. Anne, babaya cinsel istismar davası açtı. İstismarı doğrulayan altı rapor olmasına karşın baba velayet davası açmış ve mahkeme velayeti babaya vermişti.
Aynur E. eski eşi Ş.K.'nin tekrar evlendiğini ve bu evliliğinden üç çocuğunun daha olduğunu söyledi.
OĞLUMUN CİNSEL İSTİSMAR DAVASI ADANA SULH CEZADA ÇOK USULSUZ BİR SEKİLDE KAPATILDI... YALVARİYORUM SESİMİ DUYURUN.... DAYANACAK GÜCÜM KALMADI BU KADAR ZULUME....ÇOK ÇARESİZİM.... CUMHURBAŞKANI VE EŞİNE SESİMİ DUYURAMADIM....ÇOK CARESİZİM...EVRAK BU pic.twitter.com/DEV3Cm4ppV
— Aynur Erzengin (@AynurErzengin) January 29, 2021
"Oğlumun ilaç dozu arttı"
5 Aralık 2020'de ise altı polis, pedagog ve icra memuru eve gidip çocuğun istememesine rağmen zorla babasına götürmeye çalışmıştı. Anne, çocuğunun 4,5 saat direndiğini ve kendi çabasıyla gitmediğini anlattı:
"Ekip zorla çocuğu almaya geldi. Çocuk balkondan atlamaya kalktı. Pedagog da işini yapmadı. 4 yıldır çocuğumu takip eden bir doktor var. Bu olaydan sonra oğlumun liaç dozunu yükseltti. İlaç kullanıyor, 4 yıldan beri. Son olarak polisler gelip de çocuğu zorla götürmeye çalışınca çocuk daha da beter oldu. Tikleri arttı. Korkuyor."
Annenin kaydettiği görüntülerde çocuk, "Gitmeyeceğim, n'olur beni bırak, Ben neden korkuyorum biliyor musunuz, o (babası) yaptıklarını anlattığım için beni döver. Gitmek istemiyorum" diyor. Çocuğun kolundan çekiştiren polisler ise "Bitti geliyosun, alıyoruz çocuğu" diye sesleniyordu.
CHP görüşmek istedi
"Ben normalde sessiz sedasız bu iş hallolsun istedim, oğlumun adı sanı duyulmasın istedim ama iş gittikçe berbat bir hal almaya başladı" diyen Erzengin kapatılan dosya ile ilgili olarak Anayasa Mahkemesi'ne başvuracağını belirtti.
Cumhuriyet Halk Partisi'nin kendisiyle görüşme istediğini aktaran anne, "CHP gelecek hafta görüşmek için çağırdı, haftaya Ankara'ya gitmeyi planlıyorum. Önden de evraklarımı göndereceğim" dedi.
Erzengin şöyle devam etti:
"Artık ben ne yapacağımı şaşırdım. Bu kadar mı berbat işlermiş adalet ben anlamadım. Külliye'nin önünde bas bas bağırasım geliyor. Gittim de, ama sesimi duyuramıyorum ki. İşin kötüsü, bu dava kapatıldıkça ben iftira atan durumuna düşmüş oluyorum. Bir de durmadan adama tazminat ödemek zorunda kalıyorum. Ödediğim tazminatlar da az buz değil, 50 bin, 45 bin, 30 bin. Her ay maaşımdan üç bin lira kesiliyor. Köşeye sıkıştırdılar ya ne yapacağımı şaşırdım. İşyerimde sessiz sessiz ağlıyorum."
18 yıldan beri hekim olarak çalışan Aynur Erzengin, sürekli akıl muayenesine maruz kaldığını belirtti ve iddialarını şöyle sürdürdü:
"Artık söyleyecek söz bulamıyorum. Anayasa Mahkemesine başvuracağım. Normalde bu kişi hakim olmayıp da arkası güçlü olmasaydı elimdeki 6 tıp raporunun bir tanesiyle bu adam tutuklu yargılanırdı. Ama adamın arkasında Süleymancı cemaati var."
(AÖ)
