Ankara Üniversitesi Rektörlüğü'nün, www.kollektifler.net'te yer alan "Ankara Üniversitesi öğrenci bilgilerini bankaya sattı" haberinin siteden kaldırılması için Ankara 10. Sulh Ceza Mahkemesi'ne dava açtığı ortaya çıktı.
Haber, Ankara Üniversitesi'nin, 2013-2014 öğretim yılında, öğrencilerin kişisel bilgilerini izinleri alınmadan Denizbank ile paylaşmasıyla hazırlanan Kampüskart uygulaması ile ilgiliydi.
Mahkeme 30 Aralık 2013 tarihinde verdiği kararda üniversitenin talebini reddetti. Ret kararına gerekçe olarak ise "talebin yasal şartları sağlamaması" gösterildi.
Sitenin şuan kapalı olmasının nedeni ise güncelleniyor olması.
Topaloğlu: Üniversitenin amacı sansür uygulamak
bianet'e konuşan Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi (SBF) öğrencisi ve Öğrenci Kollektifleri üyesi Öykü Topaloğlu, üniversitenin amacının sansür uygulamak olduğunu söylüyor.
Öğrenci kimlik kartı ve banka kartının birlikte kullanılabilmesini sağlayan Kampüskart'lar yemekhanelerde, kampüs içi-dışı harcamalarında ve kampüslere girişlerde kullanılıyor. Kartlar yalnızca öğrencileri değil, öğretim üyeleri ile diğer personeli de kapsıyor.
Topaloğlu, Kampüskart uygulamasına karşı rektörlüğe tepkilerini sene başından itibaren ifade ettiklerini söylüyor.
Rektörlük: Gizli bilgileri paylaşamayız
Öğrencilere gelen maillerden biri
Kampüskart uygulamasıyla üniversitelerin piyasalaştırıldığını ve öğrencilerin müşteri yerine konduğunu belirten Topaloğlu, uygulamanın iptali için yürüttükleri hukuki süreçe de değiniyor.
Üniversite ile banka arasındaki protokolü öğrenmek için rektörlüğe bir dilekçe yazdıklarını ve ret cevabı aldıklarını söyleyen Topaloğlu bunun üzerine Başbakanlık Bilgi Edinme Değerlendirme Kurulu'na (BEDK) başvurduklarını anlatıyor.
Kurul 19 Aralık 2013 tarihinde verdiği kararda öğrencileri haklı buluyor. "Üniversite ile banka arasında yapılan anlaşmanın kamuoyunu ilgilendirebileceği"nin belirtildiği kurul kararında "şeffaf yönetim" ilkesine de değinilerek anlaşma metninin bir suretinin itiraz eden öğrenciyle paylaşılması isteniyor.
Kurulun bu kararına rektörlüğün itirazı gecikmiyor. Rektörlük 9 Ocak 2014 tarihinde yazdığı itiraz dilekçesinde "Üniversite ile banka arasındaki sözleşme hükümlerinin 'gizli bilgiler'i içerdiğini ve bunun paylaşılmasının bankalar kanununa aykırı olacağı"nı belirtiyor. Bunun üzerine BEDK son kez toplanıyor ve kararını değiştiriyor. Öğrencinin itirazını "kısmen kabul" ediyor.
Topaloğlu, kurulun kararını değiştirmesini manidar buluyor. "Karar sonrası rektörlüğün bize verdiği bilgileri zaten biliyorduk. Biz tüm protokolü öğrenmek istiyorduk. Sözleşmede ne var ki bu kadar gizli?" diyor.
Uygulamanın iptali davası sürüyor
Bu bilgilendirmenin kendilerini tatmin etmediklerini söyleyen Topaloğlu iki arkadaşlarının "yürütmeyi durdurma istemi" ile Ankara Nöbetçi İdare Mahkemesi Başkanlığı'na dava açtıklarını söylüyor.
"Dava açan iki arkadaşımız üniversiteye bu yıl kaydoldular. Kayıt sırasında öğrenci kimlik kartlarını almaları için arkadaşlarımızdan 'Denizbank temel bankacılık hizmet sözleşmesi"ni imzalamaları istendi. Bir arkadaşımız imzalamak zorunda kaldı. Diğer arkadaşımız ise sözleşmeyi imzalamadığı için öğrenci kimlik kartını alamadı. Kendisine yalnızca öğrenci belgesi verdiler.
"Arkadaşlarımız uygulamanın iptali için öncelikle rektörlüğe dilekçe yazdı. Fakat kendilerine yasal süre içerisinde bir cevap gelmedi. Bir nevi zımnen reddettiler. Arkadaşlarımız da bunun üzerine yürütmenin durdurulması için idari mahkemeye dava açtı. Henüz bir sonuç çıkmadı."
Öğrencilere disiplin soruşturmaları
Kampüskart davaları |
Kampüskart'lar uygulamaya konulduğu pek çok üniversitede protestoların yanı sıra davalara da konu oldu. Vakıfbank'la anlaşarak benzer bir uygulamaya giden Ege Üniversitesi Rektörlüğü'nün projesi, İzmir 3. İdare Mahkemesi kararıyla iptal edilmişti. Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi öğrencisi Örsan Deniz Urgun, "banka kartı ile öğrenci kimliğinin aynı kartta olmasına" itiraz ederek rektörlüğe açtığı davada, mahkeme Urgun'u haklı bulmuştu. Mahkeme, 28 Nisan'da verdiği kararda, Anayasa'nın "Özel Hayatın Gizliliği" başlıklı 20. maddesini gerekçe göstermişti. Marmara Üniversitesi'nde de 2011-2012 döneminde başlayan Deniz Bank anlaşmalı uygulamanın iptali için Öğretim Görevlisi Meryem Kurtulmuş'un açtığı dava 18 Ekim 2012'de kazanımla sonuçlanmıştı. Marmara Üniversitesi Rektörlüğü ise kampüs kart uygulamasını istemediklerine dair 26 Kasım 2012'de Göztepe Kampüsü'nde yürüyüş yapıp dilekçe veren 13 öğrenciye soruşturma açmıştı. |
Topaloğlu yürüttükleri hukuksal mücadelenin karşılığında soruşturmalarla karşılaştıklarını anlatıyor.
"Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi'nde (DTCF) okuyan ve bu süreçle ilgilenen bir arkadaşımıza 18 Aralık 2012 yılındaki ODTÜ olaylarına katıldığı için, bir dönem uzaklaştırma cezası verildi. Bu size tekil bir örnek gibi gelebilir. Fakat SBF'de okuyan ve yine bu süreçle ilgilenen bir arkadaşımıza da bir dönem uzaklaştırma cezası verildi. Hem de iki sene önceki bir olayla ilgili.
"O olayda okuldan uzaklaştırılan öğrenciler okullarına döndüler. Ama arkadaşımıza şimdi soruşturma açıldı. Bu size de manidar gelmiyor mu?"
"Dilek kutusunun adı 'ayakkabı kutusu' olsun"
Topaloğlu soruşturmaların bunlarla sınırlı kalmadığını belirtiyor. Hukuk Fakültesi'nde okuyan bir arkadaşlarının Kampüskart uygulaması ile ilgili olarak üniversitenin dilek kutusuna yazdığı mesajdan dolayı kendisine soruşturma açıldığını söylüyor. Soruşturmaya yol açan mesaj ise şöyle:
"Üniversitesinin öğrencilerine her fırsatta soruşturma açarak sevgisini gösteren, üniversitenin yemeklere, barınmaya harcaması gereken parasını ‘festivaller’ için beş dakikada bir otobüsler kaldırmaya harcayarak öğrencilerin ‘sanatsal aktivitelere’ katılmasını sağlayan, öğrencilerine kendilerinden habersiz banka hesabı açarak milyonlarca lirayı cebe indiren, her öğrencisine öğrenci kimlik kartı yerine KampüsKart vererek öğrencisini müşterileştiren Sayın Rektörümüz Erkan İbiş’i takdir ediyorum ve büyüklerinin yolunda gitmesi için bütün dilek kutularının isminin ‘Ayakkabı Kutusu’ olarak değiştirilip kendisine armağan edilmesini talep ediyorum."
Topaloğlu, son olarak rektörlükle yaptıkları görüşmeye de değiniyor. "İtirazlarımız kısmen sonuç verdi" diyor.
"Son görüşmemizde rektörlük Kampüskart'ın yanı sıra normal öğrenci kimlik kartı çıkaracaklarını da söyledi. Ancak kampüskart sistemine geçildiği için bu kartların pek bir işlevi kalmıyor. Biz kampüskart uygulamasının tamamen kaldırılmasını istiyoruz." (SK/BK)