Yeni yılla birlikte ulaşımda zamlı tarifenin uygulanmaya başladığı Ankara'da, protestolar sürüyor. Zamların geri alınması talebiyle 7 Ocak Cuma günü bir saat süreyle toplu taşım araçlarını boykot eylemi yüzlerce kişinin katılımıyla gerçekleşti.
*Fotoğraf galerisi için tıklayınız.
18:30-19:30 saatlerinde gerçekleşen eyleme Ankara Tabip Odası, DİSK Ankara Bölge Temsilciliği, KESK Ankara Şubeler Platformu, TMMOB Ankara İl Koordinasyon Kurulu, TÜDEF, Halkevleri, BDP, EMEP, ÖDP, TKP, ESP, Sosyalist Parti, Öğrenci Kollektifleri, Dev-Lis, SDH, ODAK, Alınteri Gazetesi, Kaldıraç ve Halkın Takımı katıldı.
Ziya Gökalp Caddesi üzerindeki duraklarda ve Kızılay metrosunda toplanan ve toplu taşım araçlarını binmeyerek boykot eden yüzlerce kişi Ziya Gökalp Caddesi'ni iki yönlü trafiğe kapattılar.
"Ulaşım Zamları Geri Alınsın" pankartı ardında, Yüksel Caddesi üzerinden Meşrutiyet Caddesi'ne yürüyüşe geçen ve sık sık "Hırsız Gökçek" sloganları ve ıslıklarla protestolarına devam eden eylemciler buradan AKP Ankara İl Başkanlığı önüne gelerek basın açıklaması yaptılar.
"Yüzde 5 değil, yüzde 10 zam"
Basın açıklaması metnini okuyan TMMOB Ankara İl Koordinasyon Kurulu Sekreteri Ramazan Pektaş, ulaşımın en pahalı olduğu kent olan Ankara'da yapılan ortalama yüzde 10'luk zammın bazı yayın organlarında yüzde 5 şeklinde belirtilmesini eleştirerek, "Büyükşehir Belediyesi yandaşı bazı yayın organlarında ifade edilen yüzde 5 zam nasıl hesaplanmıştır merak ediyoruz." dedi.
"Büyükşehir belediyesi 'zararı' halka ödettiriyor"
Ayda 10 milyon lira zarar edildiğini söyleyen Büyükşehir Belediyesi yetkililerinin halkı yanıltmaya çalıştıklarını belirten Pektaş, "Zam öncesi ulaşım ücretleri bile böyle bir zarara yol açmayacak kadar fazladır. Ankara'da kent içi ulaşımın pahalı olmasının başlıca sorumlusu beceriksiz yerel yönetim anlayaşının yanı sıra, taşeronlaştırma yolu ile şişirilmiş hizmet alımlarıdır." diyerek, bu şekilde oluşturulan zararın halka ödettirilmeye çalışıldığını vurguladı.
Ankara ulaşımında: kargaşa, çok başlılık, çok fiyatlılık
Ankara'daki kent içi ulaşım sisteminin birçok çağdaş kentte bulunan haftalık/aylık/yıllık paso uygulamasından, farklı ulaşım araçları arasında geçiş hakkından, düzenli seferlerden, güzergah yoğunluğuna uygun sefer sayısından, bakımlı ve teknik standartlara uygun araç parkından yoksun olduğunu belirten açıklamada, "Hiçbir çağdaş kent ulaşımında bulunmayan kargaşa, çok başlılık ve çok fiyatlı uygulamalar bulunmaktadır." denildi.
"Yandaş müteahhitlere değil metroya kaynak aktarılsın"
Pektaş açıklamanın devamında yıllardır bitirilemeyen metro inşaatına da değindi. Büyükşehir bütçesinin yandaş müteahhitlerle birlikte yağmalandığını savunarak, "Asıl yapılması gereken metro inşaatı başlangıcından bugüne mühendislik ve plancılık manitalitesine aykırı bir biçimde gelmiştir. Hangi aşamada olduğu ve ne zaman biteceği bilinmemektedir." diye konuştu.
"Ulaşım haktır ticarileştirilemez"
"Ulaşım denince zam, planlama denince rant, seçim gelince makarna ve kömür aklına gelenlerin" bu zihniyetle halkın beklentilerine uygun bir yerel yöneticiliğin uzağında bulunduğunu belirten Pektaş, "Ankara halkı, Avrupa kendi olduk masalları dinlemek, katlı kavşaklarla kentin tahrip edilmesini seyretmek, müşteri gibi görülmek, keyfi zamlar sonucu en pahalı ulaşımı kullanmak istemiyor. Çağdaş bir yerel yönetim, erişilebilir, ucuz ve nitelikli ulaşım hakkı istiyor" diyerek basın açıklamasını bitirdi. (BB)