UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alan ve en eski Ermeni yerleşimlerinden biri olan Kars Ani Ören Yeri’ndeki kazı çalışmaları, Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Kafkas Üniversitesi işbirliğiyle devam ediyor.
Sanat tarihçileri, arkeologlar, mimarlar ve restoratörlerin de aralarında bulunduğu 130 kişilik ekiple yürütülen çalışmalarda, toprak altındaki tarihi yapı ve eserlerin gün yüzüne çıkarılması amaçlanıyor.
Kazı çalışmalarında son olarak Selçuklu dönemine ait kümbet kalıntısı bulundu.

“Belki de ilk örneklerden birisi”
Ani Ören Yeri Kazı Başkanı Doç. Dr. Muhammet Arslan, çalışmalarla ilgili Anadolu Ajansı muhabirine yaptığı açıklamada şöyle dedi:
“Şu anda sahada 5 farklı noktada kazı çalışmalarımız devam ediyor ve bu alanlardan belki de en önemlilerinden birisini Selçuklu mezarlığı oluşturmakta. İlk kez 2021 yılı kazı sezonunda burayı açmıştık, yüzeydeki bazı buluntulardan ve verilerden hareketle buranın bir mezarlık olabileceğini düşünmüş ve yaptığımız kazılar sonucunda hakikaten bir mezarlığı ortaya çıkarmıştık.
“Burada daha önceki sezonlarda kare kaide üzerinde sekizgen gövdeli olarak inşa edilmiş bir Selçuklu kümbeti ile birlikte etrafında da sandukalı mezar taşlarını, özellikle Orta Asya’da bizim sıkça gördüğümüz ve Anadolu’da da bunların İslamlaşmış hali olarak kabul ettiğimiz akıt tipi mezar odalarını gün yüzüne çıkarmıştık. Daha da önemlisi tuğla gövdeli bir Selçuklu kümbetinin de kalıntılarına ulaşmış olduk. Anadolu’daki kümbet mimarisi için belki de ilk örneklerden birisi, hatta ilk örnek diyebileceğimiz bir eser.”

OSMAN KAVALA İLE SÖYLEŞİ
“Hayalim, serbest bölge statüsünde bir Ani parkı projesinin gerçekleşmesi”
Ani Antik Kenti hakkında
Ani, Türkiye’nin Kars kentinde yer alan, tarih boyunca çok kültürlü ve stratejik öneme sahip bir şehir kalıntısı. Özellikle Orta Çağ’da Ermeni Krallığı’nın başkenti olarak bilinir ve “1001 Kilise Şehri” olarak anılmıştır. Şehir, Ermeni, Bizans, Selçuklu ve Gürcü etkilerini bir arada barındırır.
Ani’nin en parlak dönemi 10-11. yüzyıllar arasında yaşanmıştır. Bu dönemde zengin bir ticaret ve kültür merkezi olarak dikkat çekmiş, birçok kilise, saray ve kamu yapısı inşa edilmiştir. 11. yüzyılda Selçuklu istilaları, 12-13. yüzyıllarda Moğol baskıları ve doğal afetler şehrin nüfusunu ve yapısını etkilemiştir.
Ani’de kiliseler, katedraller, surlar, kümbetler ve sivil yapılar gibi farklı mimari örnekler bulunur. Yapılar, taş işçiliği ve detaylı süslemeleriyle dikkat çeker. Ancak antik kentin korunması uzun süredir gündemde.
Anadolu Ajansı, 3 Temmuz 2025’te yayımladığı haberde Ani’deki Surp Asdvadzadzin (Tanrı’nın Kutsal Annesi) Katedrali yerine yalnızca “Fethiye Camii” ifadesini kullandı.
Haberde yapının camiye çevrilmesi “Türk fetih geleneği” bağlamında aktarılırken, katedralin Ermeni halkı için taşıdığı tarihsel ve kültürel önemi veya Ermenistan-Türkiye ilişkilerindeki anlamı yer almadı.
Kaynak: Ani Mobil Uygulaması (Ani Mobile App)
(TY)






