"Anayasalar çerçeve normları belirleyen ilk adımdır, her sorunu çözmek için yeterli olmaz. Kadınların belli oranda temsili uzun vadeli bir mücadelenin ilk adımı. Kadınların aktif olarak temsilden yararlanması da gerek. Sadece varlıkları yeterli değil, eşitlik bakışıyla kadınların eylemde bulunması ve bulundukları pozisyonu kullanmaları lazım."
Bilkent Üniversitesi Hukuk Fakültesi öğretim üyesi Yrd. Doç. Ece Göztepe, Türkiye Barolar Birliği'nin (TBB) hazırladığı anayasa taslağındaki kadın vurgusunu bianet'e değerlendirdi. Göztepe, taslağı hazırlayan sekiz akademisyen arasında yer alıyordu.
Taslakta kanunların, kadın ve erkeklerin Meclis'te temsilinin yüzde 40, il genel meclisi, il belediye meclisi ve büyükşehir belediye meclislerinde yüzde 30'dan az olmayacak biçimde düzenleneceği ifadesi yer alıyor.
Ayrıca sendika, üniversite ve meslek kurululşarının üst düzey yönetim organlarında kadın ve erkeklerin kurumlardaki sayılarının en az üçte ikisi oranında temsil edilmesi öngörülüyor.
Kadın-erkek eşitliği için üç kademe...
Cinsiyet temelli eşitsizliklerin önüne geçmek için üç kademeli bir hukuki gelişme gerektiğini anlatan Göztepe, bu aşamaları şöyle sıraladı:
- Anayasal çerçevenin ve devleti yükümlüklük altına alan normların belirlenmesi,
- Bu normların yasa biçiminde somutlaştırılması ve ihlalleri halinde uygulanacak yaptırımların öngörülmesi,
- Mağdur, yargıya başvurduğunda, yargının anayasada ve yasalarda gözetilen normları iyi kavrayıp eşitlik ilkesi çerçevesinde yorumlaması.
Göztepe, taslağı yazma aşamasında kadın örgütleriyle irtibata geçmediklerini söyledi, "Feminist hareketten uzak olmadığım için kadınların taleplerini takip ediyordum zaten" dedi.
"Özbudun ve ekibinin değil, AKP'nin konuya duyarlılığı yok"
AKP'ye taslağı hazırlayan komisyonun eşitlik maddesindeki değişikliğin başarısızlığını kabul ettiğini aktaran Göztepe, TBB'nin taslağında farklı kurumlarda uygulanacak farklı kotalar belirlemelerinin nedenini şöyle özetledi:
"Siyasal partilerin örgütlenme şemasına, sendika ve meslek kuruluşlarındaki kadın-erkek oranlarına baktığımızda sabit bir yüzde belirlemenin zorlama olabileceğini düşündük."
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Kadın Adayları Destekleme ve Eğitme Derneği (KA-DER) Genel Başkanı Hülya Gülbahar'a verdiği "Sen Ruanda mı olmak istiyorsun" tepkisini değerlendiren Göztepe, "Hiçbir yöneticiye, bir ülkeyi aşağalıycı bir ifade kullanmak yakışmaz" dedi.
"Ruanda'nın anti demokratik bir geçmişinin olması hayata geçirdikleri bazı temel devlet yönetim ilkelerinin örnek alınmasına engel değil."
Taslakta neler var?
- Kadınlar ve erkekler eşit haklara sahiptir. Devlet, bu eşitliğin yaşama geçmesini sağlamakla yükümlüdür.
- Üyeleri, atama veya seçimle belirlenen tüm kamusal organların oluşturulmasında, ilgili kurumun niteliğine uygun düştüğü ölçüde, kadınlar ve erkeklerin eşit temsil ilkesi öncelikle gözetilir.
- Küçükler, hamile ve yeni doğum yapmış kadınlar, bedensel ve ruhsal yetersizliği olanlar, çalışma koşulları bakımından özel olarak korunur. (GG)