Emeklilikle ilgili maddeler
Anayasa Mahkemesi emekliliği güçleştiren yasal düzenlemeyi ilkesel olarak reddetmedi sadece kamu görevlileri açısından iptal etti (Madde 28/2). Böylece kadın için 58 ve erkek için 60 yaş ve 9000 gün prim ödeme koşulu kamu görevlileri yönünden iptal edildi. Ancak aynı hüküm işçiler ve esnaf için korundu.
Anayasa Mahkemesi, yasanın emeklilik aylıklarını düşüren 29. maddesini de sadece kamu görevlileri yönünden iptal etti. 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu'nu aylık bağlama oranını 9 bin gün prim için 65 olarak öngörmekte iken SSGSS ile bu oran 2016 yılına kadar yüzde 62,5, 2016 yılından itibaren yüzde 50 indirilmiş ve emekli aylıklarının düşürülmesinin yolu açılmıştır. Mahkeme işçiler ve esnaflar yönünden bu maddenin iptalini reddetti ve işçi ve esnaf emeklilerinin yaşlılık aylıklarının düşürülmesine vize vermiş oldu.
Kamu görevlileri, işçi ve esnaf
Anayasa Mahkemesi, yasanın 3. maddesinde yer alan "güncelleme katsayısını" da sadece kamu görevlileri yönünden iptal etti. 506 sayılı Kanun, yaşlılık aylığının hesaplanmasında yıllık kazançların enflasyon oranındaki artış oranı ile milli gelir gelişme hızı oranı kadar ayrı ayrı artırılmasını öngörmüştü. SSGSS ile ortalama günlük prime esas kazançtaki değişim oranı ile tüketici indeksindeki değişim oranının yarısına bir puan ilave edilerek çıkan sayı ile çarpılarak kazançların güncellenmesi esası getirildi.
Böylece emekli aylıklarının daha düşük kazanç üzerinden hesaplanmasının yolu açıldı. Anayasa Mahkemesi bu hükmü sadece kamu görevlileri yönünden iptal ettiği için, kamu görevlilerin emeklilik aylıklarının hesabında milli gelirdeki büyüme dikkate alınacak ancak işçiler ve esnaf bunun dışında kalacak. Malullük aylığının yaşlılık ayrılığı ile aynı esaslar çerçevesinde hesaplanmasını öngören hüküm (madde 27) yine sadece kamu görevlileri yönünden iptal edilmiş ve böylece işçi ve esnaf malullerin daha düşük maluliyet aylığı almasının yolu açıldı.
Sağlık hizmetlerinde katkı payı ödenmesini öngören çeşitli hükümler (ayakta tedavide ve diş protezlerinde alınan katkı) kamu görevlileri yönünden iptal edildi.
Anayasa Mahkemesinin esnafı ilgilendiren tek iptali ise emekli iken çalışan esnaftan alınacak sosyal güvenlik destek priminin yüzde 10'dan yüzde 33,5'a çıkmasına yol açacak hükmü iptal etmesi oldu.
Anayasa Mahkemesi yurttaşların hak kaybına uğradığı pek çok maddenin iptalini reddetti. Mahkeme iptal ettiği maddelerin yürürlüğünü durdurdu. Böyle 1 Ocak 2007'de geçilmesi planlanan sosyal güvenlikte tek çatı uygulaması çökmüş oldu. Yasanın iptal edilmeyen hükümleri teknik olarak özellikle işçiler ve esnaf açısından uygulanabilir durumda ancak böylesi bir uygulama büyük bir kaos yaratabilir.
Reformun özüne bir itiraz değil
Mahkemenin kısmi ve ayrımcı iptal kararı sosyal güvenlik reformunun özüne ilişkin bir itiraz anlamına gelmiyor. Mahkeme sosyal güvenlikte yurttaşların yükümlülüklerini artıran ancak haklarını daraltan 5510 sayılı yasanın esasını onaylamıştır.
Kamu görevlileri açısından yapılan iptaller, kamu görevlilerinin haklarının korunması açısından önemli olmakla birlikte yeni ayrımcılıklar yaratması ve işçi-memur ayırımını derinleştirici nitelikte olması nedeniyle Anayasa'nın eşitlik ilkesine aykırıdır. Anayasa Mahkemesi kararı kamu çalışanları açısından kısmi bir rahatlama sağlasa da genel olarak büyük bir hayal kırıklığı yaratmıştır. İptal kararı uygulama açısından bir kaos yaratacak niteliktedir. Bu kaosu önlemek ve yasayı yeniden ele almak için yasanın yürürlüğünün tümüyle ertelenmesi kaçınılmaz gözüküyor. (AÇ/TK)