İstanbul 6 No'lu Devlet Güvenlik Mahkemesi'nde (DGM) görülen davanın bugünkü (22 Mayıs) duruşmasına, tutuklu sanık Ahmet Korkmaz, tutuksuz yargılanan şube üyesi Cafer Polat ile avukatları Fevzi Gümüş ve Ergin Cinmen katıldı.
"Anadilde eğitim, kendini ifade etme aracı"
Eğitim Sen 4 No'lu Şube Başkanı Ahmet Korkmaz, savunmasında, anadilde eğitimin bir hak olduğunu ve şube başkanı olarak görev yaptığı Eğitim-Sen'in de anadilde eğitimi savunduğunu belirtti. Korkmaz şöyle konuştu:
"Anadilde eğitimi hem ben hem de sendikam destekliyoruz. Çünkü eğitim, bireyin ve çocuğun kendini anlatma aracıdır. Bu anlamda da anadilde eğitimin ayrı bir önemi vardır. İstanbul'a göç edenler arasında yapılan bir araştırmaya katılan kadınların yüzde 60'ının ve ilköğretim okullarına giden çocukların yüzde 19'unun Türkçe'yi bilmediği, bu çocuklardan yüzde 46'ısının zorlanarak Türkçe'yi konuştuğu tespit edilmişti. Bunlar önemli verilerdir. Bu anlamda Anadilde eğitimi destekliyorum. Ancak hakkımdaki iddiaları kabul etmiyorum."
Dava gerekçesi madde, yürürlükten kaldırıldı
Avukat Ergin Cinmen ise, savcılık iddianamesinde maddi hataların bulunduğuna dikkat çekti:
"İddianamenin, Anayasa'nın 22. maddesine dayandırıldığını belirten Cinmen, "Bu madde yürürlükten kaldırılmıştır. Tüm bireylerin kendi anadilinde eğitim görmesi hakkı Eğitim Sen'in tüzüğünde var. Ankara 2 No'lu DGM'de görülen benzer bir davada beraat kararı çıkmıştı. Müvekilimin tahliyesini istiyorum."
Mahkeme heyeti, Ahmet Korkmaz'ın tahliyesine karar verdi. Tahliye kararı, destek amacıyla duruşmaya katılan Halkın Demokrasi Partisi (HADEP), Tüm Belediye Memurları Sendikası (Tüm Bel-Sen) ile Eğitim-Sen üyeleri tarafından sevinçle karşılandı.
Medya TV'ye katılmıştı
Eğitim Sen 4 No'lu Şube Başkanı Ahmet Korkmaz ile Cafer Polat, Medya TV'de bir programa telefonla katılarak anadilde eğitim ile ilgili görüşlerini dile getirmiş, 4 Mart 2002 tarihinde görevli oldukları Barbaros Hayretin Paşa ve Büyük Fuat Paşa ilköğretim okullarından gözaltına alınmıştı. Korkmaz, üç günlük gözaltı sonrasında TCK'nin 169'uncu maddesine uyarınca "PKK'ye yardım ve yataklık" ettiği iddiasıyla tutuklanarak Bayrampaşa Cezaevi'ne konulmuş, Cafer Polat ise tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılmıştı. (BB)