* Fotoğraf: Canva
Uluslararası Af Örgütü, bugün (5 Ekim) Peru'nun başkenti Lima'da başlayacak olan Amerikan Devletleri Örgütü'nün (OAS) 52. Genel Kurulu öncesinde ilgili ülkelerin devlet başkanlarına mektup gönderdi.
Af Örgütü, Genel Kurul'a katılacak devlet başkanlarına hitaben bugün yayınladığı açık mektupta, kıtadaki eşitsizlik ve ayrımcılıkları hatırlattı.
Örgüt, hükümetlere özetle şu çağrılarda bulundu:
"Amerika kıtasındaki hükümetler, eşitsizlik ve ayrımcılıkla mücadele etmek amacıyla bölgede ekonomik, sosyal ve kültürel haklardan tam olarak yararlanılmasını sağlamak için gerekli tüm tedbirleri almalı.
Ayrıca, hükümetler, diğer etkenlerin yanı sıra toplumsal cinsiyet, ırk veya uyruklarına bağlı olarak yüksek seviyede şiddet ve ayrımcılıkla karşı karşıya kalan mültecilerin ve göçmenlerin korunmasını da güvence altına almak zorundadır.
OAS hakkında30 Nisan 1948'de kurulan Amerikan Devletleri Örgütü'nün (OAS) üyeleri şu şekilde: Antigua ve Barbuda, Arjantin, Barbados, Belize, Bolivya, Brezilya, Kanada, Şili, Kolombiya, Kosta Rika, Küba, Dominika, Dominik Cumhuriyeti, Ekvador, El Salvador, Grenada, Guatemala, Guyana, Haiti, Honduras, Jamaika, Meksika, Nikaragua, Panama, Paraguay, Peru Saint Kitts ve Nevis, Aziz Lucia, Saint Vincent ve Grenadinler, Surinam, Bahamalar, Trinidad ve Tobago, Amerika Birleşik Devletleri, Uruguay, Venezuela |
"Kapsamlı adımlar gerekiyor"
Uluslararası Af Örgütü Amerikalar Direktörü Erika Guevara-Rosas da konu hakkındaki açıklamasında hükümetlere seslendi:
"OAS Genel Kurulu'nun ana teması 'eşitsizlik ve ayrımcılığa karşı birlikte olmak'; ancak hükümetlerin bölgedeki tüm insanlar için insan haklarının tam olarak hayata geçirilmesini engelleyen sistemsel başarısızlıklarla mücadele etmek için artık sözlerden acil eyleme geçmelerinin zamanı geldi.
"Bu da eşitsizliğin, ırkçılığın ve ayrımcılığın ortadan kaldırılmasına yönelik kapsamlı adımlar gerektiriyor."
"Pandemi yapısal eşitsizlikleri ağırlaştırdı"Uluslararası Af Örgütü, OAS 52. Genel Kurulu'na katılacak liderlere hitap ettiği açıklamasında kıtadaki duruma ilişkin değerlendirmelerini de paylaştı. Açıklamada paylaşılan değerlendirmeler şu şekilde: "Uluslararası Af Örgütü'nün belgelediği üzere, COVID-19 pandemisi Amerika kıtasında kökleri ekonomik, ırksal ve toplumsal cinsiyete dayalı faktörlere dayanan derin yapısal eşitsizliklerin altını çizdi ve hatta bunları daha da ağırlaştırdı. "İçlerinde kadınların, yerli halkların ve Afrika kökenli insanların da bulunduğu bölgedeki pek çok insan, yaşama, sağlık, sosyal koruma, yeterli yaşam standardına sahip olma ve çalışma hakları bakımından orantısız bir biçimde zarar gördü. "Hükümetlerin pandemiyle başa çıkmak için aldıkları acil durum önlemleri, ayrımcılığı ortadan kaldırma ve başta ekonomik ve sosyal haklar olmak üzere insan haklarından yararlanmada esaslı eşitliği bilfiil teşvik etme görevlerini yerine getirmeleri konusunda yeterli olmadı. "Dahası, Amerika kıtasında hizmet veren sağlık sistemlerinde, ücretsiz ve evrensel erişim ve yeterli bütçesel kaynak ve insan kaynağı bakımından yaşanan yapısal sorunlar, sağlık sistemlerinin sağlık hakkı ile belirlenen erişilebilirlik, kullanılabilirlik, kalite ve kültürel uygunluk gerekliliklerini karşılamadığı anlamına geliyor. Göç ve cinsiyete dayalı şiddet"Amerika kıtası, dünyanın en önemli sınır ötesi insan hareketlerinden bazılarının yaşandığı yerdir. Venezuela'daki insan hakları krizi 6,8 milyondan fazla insanı uluslararası koruma arayışıyla ülkeyi terk etmeye zorladı. "Aynı anda, Haiti'deki siyasi ve insani kriz, bölgedeki farklı sınırlarda sıkışıp kalan binlerce insanın hareket etmesine yol açtı. "Ayrıca, Orta Amerika'da iklim değişikliğine bağlı doğal afetlerle birleşen genel şiddet durumunun bir sonucu olarak El Salvador, Honduras ve Guatemala'dan on binlerce insan kıtanın kuzeyine doğru yola çıktı. "Kadın mülteci ve göçmenler için göç statüleri, kırılganlıklarını artıran bir risk faktörüdür ve onları göç yolu boyunca veya kalmaya karar verdikleri şehirlerde toplumsal cinsiyete dayalı şiddete maruz bırakıyor. "Uluslararası Af Örgütü'nün yakın zamanda yaptığı bir araştırma, Kolombiya ve Peru'da Venezuelalı kadın mültecilere yönelik toplumsal cinsiyete dayalı şiddet vakası sayısının son yıllarda endişe verici bir şekilde arttığını ortaya koydu. ABD'deki Haitililer"Uluslararası Af Örgütü, Haitili sığınmacıların ABD yetkilileri tarafından Başlık 42 kapsamında kitlesel veya toplu olarak sınır dışı edilmelerinin, Afrika kökenli insanlara karşı sistematik ayrımcılığa dayalı alıkoyma, dışlama ve caydırma uygulamasının bir parçasını oluşturduğu sonucuna vardı. "ABD makamlarının Haitilileri maruz bıraktığı muamele, uluslararası insan hakları hukuku uyarınca ırk temelli işkence teşkil etmektedir." |
(SD)