Moroğlu, "Eğer amaç çağdaş bir cinslerarası eşitlik anlayışının Anayasaya yansıtılması ve bu konuda Avrupa Birliği (AB) paralellik kurulması ise, düzenlemeye 'Devlet, eşitliğin sağlanması için özel önlemler alır' cümlesinin de mutlaka eklenmesi gerekir" dedi.
"Amaç doğru, düzenleme yetersiz"
2001'de AB'ye uyum amacıyla gerçekleştirilen Anayasa değişikliğinde, "kadın erkek eşitliği"ne ilişkin düzenlemenin sadece 41. maddeye eklenen "eşler arası eşitlik"le yani sadece ailede eşitlikle sınırlı kaldığını hatırlatan Moroğlu, Ulusal Programda ise, Anayasanın 10. maddesinde değişiklik yapılacağının taahhüt edildiğini söyledi.
Moroğlu, Anayasa'nın 10. maddesine ilişkin değişiklik teklifinin bu düzenlemeden üç yıl sonra hazırlanarak 27 Nisan'da Meclis Başkanlığı'na verildiğini belirtti; "Ancak bu defa düzenleme gerçek eşitliğin sağlanmasını amaçladığı halde, değişiklik teklifi bu gerekçeyle uyumsuz" dedi.
Değişikliğin gerekçesi
Anayasa düzenlemesinde, değişikliğin gerekçesi şöyle özetleniyor:
"2003 Katılım Ortaklığı Belgesinde, Türkiye'nin taraf olduğu ilgili uluslar arası sözleşmeler doğrultusunda cinsiyete göre ayrım yapılmaksızın, tüm bireylerin insan haklarından ve temel hürriyetlerden hukuken ve fiilen tam olarak yararlanmasının teminat altına alınması beklentisi yer almaktadır.
Öte yandan, AB Temel Haklar Şartı'nın 20. maddesinde herkesin kanun önünde eşit olduğu vurgulanmıştır. Avrupa Birliği Anayasa Taslağı'na ayrı bir bölümle ilave edilen Temel Haklar Şartı'nın 'III. Eşitlik' başlıklı Bölümünün 23. maddesinde 'İstihdam, çalışma ve ücret de dahil olmak üzere her alanda, erkeklerle kadınlar arasında eşitlik sağlanacaktır' denilmektedir.
Maddenin ikinci fıkrasında, yeterli ölçüde temsil edilemeyen cinsiyetin lehine belirli avantajlar sağlayan önlemlerin sürdürülmesinin veya kabul edilmesinin eşitlik ilkesine aykırı olmayacağı öngörülmektedir."
Moroğlu, düzenleme ile gerçek eşitliğin sağlanmasının amaçlandığını, ancak Meclis gündemindeki değişiklik teklifinin bu gerekçeyle uyumlu olmadığını savunuyor. (BB)