Diyarbakır'da çeşitli sendikaların yöneticiliğini yapan veya üyesi olan Veysi Varlı, Hüseyin Bora, Mehmet Tekin, Sadık Yaşar, Hanifi Yıldırım ve Zülküf Aydın, 1993'te 24 meslek birliği ve sendikanın hazırladığı ortak bir basın açıklamasına imza atmıştı.
AİHM : İfade özgürlüğü kısıtlandı
Sendikacılar, Mayıs 1993'te yayımlanan basın açıklamasında hükümeti "temel hak ve özgürlükleri çiğnemekle ve bir yok etme politikası izlemekle" suçlamışlardı.
Diyarbakır Devlet Güvenlik Mahkemesi'nde (DGM) yargılanan sendikacılar, 16 Kasım 1995'te ertelemeli onar ay hapis cezasına mahkum edilmişlerdi.
Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin (AİHS) ifade özgürlüğünü güvence altına alan 10. maddesinin ihlal edildiğine karar veren AİHM, ceza verilmesine temel teşkil eden gerekçelerin, sendikacıların ifade özgürlüğünü kısıtlamak için yetersiz olduğuna karar verdi.
"Sert ifade var ama direniş çağrısı yok"
Strasbourg Mahkemesi, DGM'deki yargılama nedeniyle davanın "tarafsız ve bağımsız bir mahkemede görülmemesi" gerekçesiyle AİHS'nin 6. maddesinin ihlal edildiğine karar verdi.
AİHM, yer yer sert ifadelere yer veren basın açıklamasında şiddete başvurmaya teşvik eden, kindar duygulara yer veren, başkaldırı veya silahlı direnişe çağıran bir yön bulunmadığına işaret ederek cezayı "demokratik toplumlarda ölçüsüz ve gereksiz" buldu.
AİHM, Varlı, Yıldırım, Tekin ve Yaşar'a 5'er bin Euro; Bora'ya 3 bin Euro; Aydın'a ise 2 bin Euro ödenmesine karar verdi. Ayrıca, başvuru sahiplerine toplam 4 bin Euro da mahkeme gideri karşılığında ödenmesine karar verildi. (EÖ/YS)