Özgürlük ve Dayanışma Partisi (ÖDP) Eş Genel Başkanı Alper Taş Yunanistan’da SYRIZA’nın elde ettiği başarıyı konjonktüre olduğu kadar politik örgütlenme yapısına da bağladı.
Yunan halkının yaşadığı kriz karşısında gerçekleşebilir çözüm yollarını ortaya koyabilmesinin önemini vurguladı.
“Hem konjonktür hem de öznel parti yapılanması, yani genişliği, çoğulculuğu, birleşikliği ve bu çerçevede anti kapitalist emek eksenli programıyla bağlantılı.
“Yunanistan’ın içine girdiği ekonomik krizin halk kitlelerinde yarattığı tepki, bu tepkinin sokakta yansımasıyla, sokağın taleplerinin taşıyıcısı olması ve krize karşı yanıt vermesi SYRIZA’nın başarısında etkili oldu.
“Ama böyle bir nesnellik olmasa, SYRIZA böyle bir tabloyla seçimden çıkabilir miydi, o tartışılır.”
ÖDP ile paralellikler
Taş, birçok kişinin dile getirdiği ÖDP ile SYRIZA arasında paralelliklere dair de paralelliğin “programatik yaklaşım ve Avrupa Sol Partisi üyesi olması itibariyle olduğunu söyledi. SYRIZA’nın ÖDP’den farklı olarak tarihsel olarak yakaladığı fırsatı değerlendirdiğine değindi.
“SYRIZA ile birçok ortak eylem gerçekleştirdik. Bu anlamda dostluğumuz, ilişkimiz, benzerliğimiz var. Avrupa Sol Partisi’nin Yunanistan’daki üyesi SYRIZA, Türkiye’de ÖDP.
“Ama tarihsel bakarsak 1996 ÖDP’sinin 2001’de kaçırdığı fırsatı SYRIZA 2014 Yunanistan’ında kaçırmadı.
“2001’de kriz varken ÖDP kendi sıkıntılarını aşamaması sonucu o krizi değerlendiremedi. Sonuç itibariyle çeşitli sorunlar doğdu, ayrılmalar oldu. Bu anlamda 2001’de Türkiye solu önüne gelen fırsatı değerlendiremedi.
“Kriz 2002’de AKP’yi yarattı. Yunanistan krizi ise SYRZIA’yı...”
HDK ve BHH
SYRIZA’nın altı partiden oluşan bir koalisyon olduğunu hatırlattığımız Taş, Türkiye’de de böyle çabaların olduğunu belirtti.
“Birleşik deneyim SYRZİA’yla çıkmadı. Biz aynı süreçlerde ÖDP’yi böyle inşa ettik.
“Bugün Türkiye’de bu eksende iki tane odak var aslında: biri birleşik ve çoğulcu bir odak olması itibariyle Halkların Demokratik Kongresi (HDK), diğeri bizim de içinde yer aldığımız Birleşik Haziran Hareketi (BHH).
“Bu ikisinin birbirlerinden farkı yönleri, özgünlükleri var ama esas itibariyle değişik yapıların, örgütlerin, inisiyatiflerin yanyana gelmesiyle oluşuyor ve birleşik solcu bir mücadele sürecinde örgütlenme hedefini önüne koymuş yapılar.
“HDK zemini ile BHH zemini şu an yapısı itibariyle SYRIZA’nın modeline benziyor. Programatik konularda tartışmalar yapılabilir ama örgütlenme türleri benziyor. Tabii HDK kongre, BHH hareket, HDP parti; bu farklılıklar var.”
"İklim etkiler ama..."
SYRIZA’nın başarısıyla oluşan iklimin Avrupa’yı da Türkiye’yi de etkileyeceğini anlatan Taş bununla birlikte ülkelerin özgünlüklerine dikkat çekti.
“Biz komşuda pişer bizi de düşer diye söylüyoruz ama kucağımıza düşmez tabii. Türkiye’nin özgünlükleri, Yunanistan’ın özgünlükleri var, bunlar farklı bağlamlar...
“Türkiye’de siyaset sınıf temelli yürümüyor, orada ekonomik krize insanlar sınıfsal pozisyon alıyor. Bizde insanın dini, imanı, kültürü, hemşehriliği, akrabalığı... siyaset bunun üzerinden geliyor. O yüzden birebir yansıması olmuyor.
“Bir de Yunanistan solu çok güçlü bir sol. Toplamda baktığında yüzde 42 sol oy var. Gönül isterdi ki SYRIZA ile Komünist parti ortak bir koalisyon kurabilseydi...
“Komünist Parti bu işten kaçıyor, pür-ü pak, devrime her şeyiyle hazır bir Yunanistan bekliyor herhalde.”
Koalisyon ortağı
SYRIZA’nın Bağımsız Yunanlar partisiyle oluşturduğu koalisyona da değinen Taş bunun kemer sıkma politikalarına karşı olan tavırla ilgili olduğunu vurguladı.
“Daha önce de yerel seçimlerde bir iki yerde ittifak yapmışlar onlarla.
“SYRIZA’nın öncelikli işi kemer sıkma politikalarından halkı kurtarmak. Orada rüştünü ispat etmek istiyor.
“Bağımsız Yunanlar da kemer sıkma politikalarına karşı çıkıyor. Kemer sıkma politikalarını ortadan kaldırmasına engel olabilecek bir partiyle koalisyon yapabilmesi mümkün değildi.”
“SYRIZA yalnız bırakılmamalı”
SYRIZA’nın iktidarda başarılı olma şansını da değerlendiren Alper Taş’a göre işi kolay değil.
“Avrupa sermayesi boğmaya çalışacak. SYRIZA başarılı olursa İspanya, Portekiz, İtalya; devamı gelecek.
“Global ekonomi denen kapitalist küreselleşme sürecinde ülkelerde tek başına baskılara direnebilmek kolay değil. O yüzden SYRIZA Avrupa’nın ezilenlerini, sol, sosyalist, demokratik güçlerini ayağa kaldırmalı.
“Avrupa solu da SYRIZA’yı yalnız bırakmamalı.
“İkincisi, Yunanistan halkını seferber etmeli. Meseleyi basit bir temsil ilişkisine dönüştürürse kaybeder.
“Halkı sürekli bir örgütlü güç olarak devreye sokmalı, Avrupa sermayesine karşı bir halk direnişini de sokakta devam ettirmeli ki direnebilsin.” (YY)
Tsipras mütevazı ve heyecanlı |
Alper Taş ortak eylemlerde bulundukları SYRIZA'nın lideri Aleksis Tsipras'ı mütevazı ve heyecanlı olarak tanımladı. "Sempatik,i mütevazı, insanlarla eşit ilişkiler kurabilen, genç, dinamik, heyecanlı ve istekli; her özellik var. "Bir de gençliğinden beri sol mücadelenin içinde. Yunanistan Komünist Partisi'nin içinden gelmiş. Birden tepeden inmemiş. "Sinaspismos'ta gençlerin katkısıyla başkan seçilmiş ve ondan itibaren SYRIZA'yla birlikte süreci büyütmüş. "Tabii bu tip başarıları sadece liderle tanımlamamak gerek. Ona uygun bir parti örgütlenmesi, yapılanması var SYRIZA'nın." |