* Fotoğraf: Pexels
En büyük nükleer felaketlerden biri olan 2011’deki Fukuşima felaketinden sonra aşamalı olarak nükleer santrallerin faaliyetlerini durdurma kararı alan Almanya’da son 6 nükleer santraldan üçü daha kapatıldı.
Brokdorf, Grohnde ve Gundremmingen C reaktörlerinin 30 yıl sonra fişi çekilirken, kalan 3 nükleer santral ise (Isar 2, Emsland ve Neckarwestheim II) 2022’nin sonunda kapatılacak.
Brokdorf ve Grohnde nükleer tesislerini işleten Preussen Elektra şirketinin CEO’su Guido Knott güvenlik konusundaki kararlılıkları için personele teşekkür ederek, “Almanya’da onlarca yıldır güvenli, iklim dostu ve güvenilir elektrik tedarikine ciddi bir katkı sağladık” dedi.
TIKLAYIN - Nükleer enerji ne temiz ne de iklim değişikliğine çözüm
Yenilenebilir kaynaklarda yüzde 80 hedefi
İklim Haber'in aktardığına göre, ülkedeki 6 nükleer santral 2021’de Almanya’daki elektrik üretiminin yaklaşık yüzde 12’sini karşılıyordu.
Ülkede yenilenebilir enerji yüzde 41 paya sahip iken, kömür yaklaşık yüzde 28, doğalgaz ise yaklaşık yüzde 15 paya sahip.
Almanya, rüzgar ve güneş enerjisi altyapısını genişleterek 2030 yılına kadar yenilenebilir enerji kaynaklarının elektrik talebinin yüzde 80’ini karşılamasını hedefliyor.
Nükleer ve Avrupa
Başta Fransa olmak üzere 10 ülke, nükleer enerjinin “iklim değişimi ile mücadelede etkili, güvenli ve rekabetçi bir kaynak olduğunu” belirterek, yeşil yatırım sınıflandırma çerçevesine dahil edilmesini talep ediyordu.
Almanya, Avusturya, Danimarka, Portekiz ve Lüksemburg gibi ülkeler ise özellikle nükleerin yeşil sınıflandırmaya dahil edilmemesi görüşünü taşıyordu.
Geçtiğimiz günlerde Avrupa Birliği Komisyonu, "iklim dostu dönüşüme katkıda bulunduğuna" inandığı nükleer enerji ve doğalgaz santrallerini yeşil yatırım olarak sınıflandırmak için bir taslak hazırladı ve taslağı üye ülkelere gönderdi.
AB Komisyonunun taslağında, çevreye zarar vermeyen ve atıklarını güvenli biçimde tasfiye edebilecek nükleer enerji santral yatırımları yeşil ve sürdürülebilir ekonomik aktivite olarak sınıflandırılıyor. Söz konusu nükleer santrallerin yeşil yatırım sayılması için 2045’ten önce ruhsat almaları gerekiyor.
Almanya hükümeti taslağa ilişkin açıklamasında doğalgazdan elde edilen enerjinin sürdürebilir sayılması planlarını olumlu karşılarken, nükleer enerji ile ilgili öneriyi kesinlikle reddetti. Reuters'a konuşan bir hükümet sözcüsü, AB'nin planlarına ilişkin olarak "Nükleer enerjiden ve kömürle elektrik üretiminden vazgeçildiği göz önünde bulundurulunca, Alman hükümeti için doğal gaz karbon nötrlüğü yolunda önemli bir geçiş teknolojisi oluşturuyor" ifadelerini kullandı.
Yeşiller üyesi Çevre Bakanı Steffi Lemke de planları "kesinlikle yanlış" olarak nitelendirerek, korkunç çevre felaketlerine yol açabilecek bir enerji şeklinin "sürdürülebilir" sayılamayacağını söyledi.
Fukuşima'da ne oldu?
Japonya, Fukuşima Nükleer Santrali'nde 11 Mart 2011'de, Çernobil'den sonra dünyanın ikinci en büyük nükleer santral kazası yaşandı.
Olayda, santraldeki dört nükleer reaktörden üçü zarar gördü. Santral çevresinde yaşayan 160 binden fazla insan sızıntı sonrası evlerini terk etmek zorunda kaldı.
Santralde çalışan 300'den fazla işçi yüksek dozda radyasyona maruz kaldı.
2013'te açıklanan sağlık taraması sonuçlarına göre 95 bin çocuğun yüzde 44'ünde tiroid anormallikler olduğu görüldü.
Gönüllü örgütlerin yaptığı ölçümlerde santralden 30 kilometre uzaktaki Minamisoma kentindeki bir lisenin bahçesinde normalin 2000 katı radyasyon tespit edildi.
Çok sayıda ülke Japonya'dan tarım ve deniz ürünü ithal edilmesine, insan sağlığı ve güvenliği endişesi ile sınırlama getirdi.
Japonya'da, nükleer felaket öncesinde 54 nükleer reaktör ülkenin elektrik ihtiyacının yüzde 29'unu karşılıyordu.
(TP)