"Sayın Doğan'nın gösterdiği siyasi adreste, Alevi-Bektaşi topluma yönelik asimilasyon, zorunlu din dersleri, diyanet, Alevi köylerine zorla cami yaptıran ya da bunlara itiraz etmeyenler oturuyor. O mahallede Alevi-Bektaşi toplumu ikamet etmez."
Doğan, önceki gün (16 Temmuz) yaptığı konuşmasında, "Laik cumhuriyetin temellerini tartışmaya açmamayı" bir ölçüt olarak göstermiş ve oy vermek üzere bu dört partiyi önermişti.
Eser: Doğan bu tercihinde yalnız kalacak
ABF Genel Sekreteri Turan Eser de dün (17 Temmuz) yaptığı açıklamada, Doğan'ın sözünü ettiği partileri "Alevilerin yaşadıkları sorunlar karşısında çözüm üretmeyen, inkar eden, taleplerine kulak tıkayan, antidemokratik seçim kanunlarına itiraz etmeyen ve yüzde 10 baraj sistemini savunanlar" olarak niteledi.
"MHP'yi adres göstermek katliamları affetmek demek"
Eser "Maraş, Tokat ve Çorum katliamlarının baş sorumlusu" olarak nitelediği MHP'yi adres göstermenin bu katliamları affetmek anlamına geleceğini de belirtti.
"Sayın Doğan'ın iddia ettiği gibi 'MHP ile Aleviler arasında barışçı bir gelişme' yaşanmıyor. Asıl yakınlaşma ve barışma İzzettin Doğan'la MHP arasında.
"Alevi-Bektaşi toplumu açısından barışmanın kuralları bellidir. Irkçı ve ayrımcı zihniyetin temsilcisi olan MHP, Alevilere yönelik insanlık dışı ve vahşi katliam tarihlerindeki rolleri ile yüzleşmeli. Barışın yolu Madımak, Çorum, Maraş katliamları ile yüzleşmekten ve kamuoyuna dönüp bunların hesabını vermekten geçer."
"Alevileri görmezden gelene oy yok"
ABF ve Avrupa Alevi Birlikleri Konfederasyonu (AABK) daha önce seçim taleplerini açıklamış; "Yoksulluk, yolsuzluk, düşünce özgürlüğü, farklı kimliklerin kendini özgürce ifade etme hakkı, işsizlik, sağlık, eğitim, çevre, küresel ısınmanın doğuracağı tehlikeli etkiler gibi bir dizi ciddi sorunları ile yüzleşmek istemeyen siyasi partiler Alevilerden oy alamayacak" diyerek sol siyasi partileri ve sol bağımsız adayları tercih edeceklerini duyurmuşlardı. (TK)