Alevi örgüt temsilcileri, Alevi açılımı çerçevesinde başlatılan Alevi çalıştaylarında zorunlu din dersinin kaldırılması, Cem Evleri'nin hukuki statüsünün tanınması gibi taleplerine karşılık verilmediği gerekçesiyle yarın (9 Ekim) Ankara Kızılay Meydanı'nda bir eylem yapacak.
Alevi Bektaşi Federasyonu Başkanı Ali Balkız, Pir Sultan Abdal Derneği çağrısıyla gerçekleştirilecek miting öncesinde, dün akşam NTV'de "Her Şey" programında Mirgün Cabas'ın sorularını yanıtladı.
Balkız uygulamada "asimilasyon" görüyor
Zorunlu din dersinin uygulanış ve müfredatını "misyonerlik faaliyeti" olarak gördüklerini ifade eden Balkız, "Çocuklarımızı asimile edilmeye hazır bireyler olarak görüyor ve bu zulümden onları ve ülkemizi kurtarmak istiyoruz" dedi.
"Bize bağlı olan Pir Sultan Kültür Derneği'nin çağrısına icabet ederek, bütün bileşenlerimizi, bütün Alevi yurttaşlarımızı ayrıca demokrat olan bütün vatandaşlarımızı eyleme davet ediyoruz" diyen Balkız, yarınki mitingi 2008 ve 2009'da yaptıkları güçlü mitinglerin devamı, "bundan sonraki eylemlerin de ilki" olarak görüyor.
Aleviler, "zorunlu din dersi" davasını Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne (AİHM) de taşımışlar, hem AİHM'de hem de Danıştay'da kazanmışlardı. Ancak hükümetleri kararların gereğini yapmaya ikna edememişlerdi.
Balkız, sorunlar çözülmediği taktirde, eylemlerini Balkanlardaki Alevilerin de katılımıyla Edirne sınırına kadar kaydırabilecekleri uyarısında bulundu.
Sağ: Zorunlu din dersleri görmezlikten gelindi
Bugüne kadar yapılan sekiz çalıştaydan son ikisine katıldığını ve hükümet kanadının da kendisini "ajan" olmakla suçladığını ifade eden sanatçı Arif Sağ da stüdyodaydı. "26 maddelik anayasa paketinin içinde Alevilerin meselelerini iyileştirecek hiçbir şey yok" diyen Sağ, çalıştaylarla ilgili olarak "CHP üyesiysem katılamaz mıyım? Keşke katılmasaydım" dedi.
"Zorunlu din dersleri, Cem Evleri'nin hukuki statüsü ve Diyanet İşleri Başkanlığı. Aleviler açısından bu üç mesele çok ciddidir. Çünkü, 12 Eylül'den önce zorunlu din dersi yoktu ve darbe sonrası geldi. 12 Eylül'le hesaplaşalım diye ortaya çıkan hükümet, 12 Eylül'ün en büyük olaylarından biri zorunlu din dersleri konusunu pas geçti, görmezlikten geldi"
Yeprem: Eğitim ayrı öğretim ayrı
Programa telefonla bağlanan Diyanet İşleri Din Yüksek Kurulu eski üyesi Prof Dr. Saim Yeprem de, din eğitimi ve öğretiminin açıklığa kavuşturulması gereken noktalar olarak tarif etti. Anayasada din dersleriyle ilgili iki ayrı hüküm olduğunu belirten Yeprem, şöyle dedi:
"Biri din eğitimi ve bu velilerin isteğine bırakılmış. Diğeri din öğretimi yani zorunlu olan bu. Toplumda yaşayan kişiler, mensup oldukları din ve çevrelerindeki diğer dini inançlar hakkında bilgi edinmeli. Birbirleri hakkında, ne oldukları yada olmadıkları konusunda bilgi sahibi olmaları gerekir.
"Bugün hep birlikte görüyoruz ki, bilgisizliğe ve hurafelere dayanan üzücü olaylar yaşanıyor. Tabi ki bu yapılması gereken. Yapılan ayrı olabilir ve uygulamada hatalar varsa düzeltilir."(EÖ)