Viranşehir Asliye Ceza Mahkemesi, “Türkiye ve Kürdistan devlet kaynaklı cinsel şiddete fail sayısı olarak bakacak olursak askerler çoğunluktadır; çok olmasının nedeni de Kürdistan da yaşanan savaştır” dediği için insan hakları savunucusu ve hukukçu Eren Keskin’in, “kin ve düşmanlığa tahrik” iddiasıyla mahkum etti.
Lehe olsa da 312. madde de ceza getirdi
Konuşmada geçen “Kürdistan” sözü cezaya dayanak oluştururken Bulanık Cumhuriyet Başsavcılığı, bu yıl 19 Temmuz'da, aynı ifadenin, “kabul edilebilir olmasa da düşünce açıklamaktan ibaret olduğuna" karar vermiş ve Keskin hakkında dava açılmasına gerek görmemişti.
Viranşehir Belediyesi'nin üç yıl önce düzenlediği Kültür ve Sanat Festivali'nde "Kürdistan" ifadesini kullanan İnsan Hakları Derneği (İHD) eski İstanbul Şube Başkanı Keskin, 16 Ekim’de, lehe olduğu gerekçesiyle eski Ceza Yasası’nın 312/2 maddesinden bir yıl hapis cezasına mahkum oldu.
“312 ve 216, uluslararası satandatların altında”
Hakim Hüseyin Uğurlu başkanlığı’ndaki mahkeme, “cezanın sanık üzerinde olası etkileri”ni dikkate alarak cezayı 10 ay hapse indirdi ve 647 Sayılı Yasanın 4. maddesi uyarınca da cezayı 3 bin 300 YTL’ye çevirdi.
Mahkeme, 2 Ekim 2004 tarihinde sarfedilen “Kürdistan” sözünün “halkı bölge bakımından farklı özelliğe sahip bir kesimin diğer bir kesim aleyhine kin ve düşmanlığa alenen tahrik ettiği”ne hükmetti.
Keskin’in avukatı Fatma Karakaş, dün (20 Kasım) tebliğ edilen mahkum kararını gelecek günlerde temyiz edeceğini açıkladı. Karakaş, "Hiçbir şiddet içermeyen, salt görüş açıklamaktan ibaret olguların cezayla karşılaşması, demokrasilerde kabul edilemez. Türkiye’nin bu konudaki mevzuatı uluslararası standartların altındadır” dedi.
Hapis cezası verilen sözler
Viranşehir Kültür ve Sanat Festivali kapsamında 2 Ekim 2004 tarihinde düzenlenen "Kadın, Toplum ve Aile" panelinde Keskin, “Ama bu bir başka yerde İstanbul’da, Uşak’ta, İzmir’de bu tavrı gösterebilir misiniz? Daha sonra bu cinayetler orada olduğunda namus cinayeti, Kürdistan’da olduğunda töre cinayeti diyoruz” demişti.
Keskin’in konuşmasındaki “Çünkü Kürdistan’da gerçekten kadınlar hep talepleriyle sahneye çıkmış” ve “yani Kürdistan gerçeğine çok uzaklar” bölümleri cezaya gerekçe oluşturdu.
"Kürtlerin çoğunlukta yaşadığı yer demek istendi"
Bulanık Cumhuriyet Başsavcılığı ise, 19 Temmuz’da aldığı kararında, 17 Eylül 2006'da davet edildiği etkinlikte, "Kürdistan'a gelmeden Kürt sorununu anlamak gerçekten mümkün değil, şöyle görüyorlar burada, PKK devlet gibi olmuş; bu bir gerçek, kabul ederek çözüm bulmaya çalışmalı" diyen Keskin’in yargılanmasına gerek olmadığına karar vermişti.
Kararın gerekçesinde de, "Şüphelinin savunmasında Kürdistan kelimesindeki kastın Kürtlerin çoğunlukta yaşadığı yer olduğu, bu nedenle böyle bir kelime kullandığını beyan ettiği anlaşılmakta olup şüpheli hakkında suç yokluğu nedeniyle kovuşturmaya yer olmadığına" yer verildi. (EÖ/NZ)