Fotoğraf: Binnur Ege Gürün Koçak - Ankara / AA
Haberin İngilizcesi için tıklayın
İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener bugün partisinin grup toplantısında konuştu.
Konuşmasının önemli bölümünü ekonomik krize ayıran Akşener, “Aynı iflas eden, önceki ekonomi programlarında olduğu gibi, bu defa da, Nebati Bakan’ın “affını isteme” vakti gelip çatmıştır. Bu vesileyle; siyasi tarihimize, bu ucube sistemin öğüttüğü, nice bakandan biri olarak, ışıltılı gözleri ve sebep olduğu utanç tablosuyla geçecek bu arkadaşımıza, yeni hayatında, şimdiden başarılar diliyorum” dedi.
Meral Akşener medyanın durumuyla ilgili de “Sınır Tanımayan Gazeteciler Örgütü’nün, 2021 yılı basın özgürlüğü listesinde; 180 ülke arasında, 153’üncü sırada yer alıyoruz. Ayrıca, ülkemizde sadece 2021 yılında 47 gazeteciye, toplam 133 yıl hapis cezası verildi. Çalışan gazeteciler ise, her an, saray ve kuyruklarının, işten atma tehditleri altında, diken üstünde çalışıyor” diye konuştu. Akşener, Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Genel Sekreteri Sibel Güneş’e kürsüde söz verdi.
Akşener özetle şunları söyledi:
“Son 20 yılın en yüksek enflasyonu”
“Yıllık enflasyon, TÜİK’e göre bile yüzde 61,1 olarak açıklandı. Bu rakam son 20 yılın en yüksek enflasyon oranı.
“İşin kötüsü gün geçtikçe her şey daha da kötüye gidiyor. Marketlerdeki fiyatlar, durdurulamıyor. Pazardaki fiyatlar, durdurulamıyor. Maliyetler artmaya, raflar, tezgâhlar, yanmaya devam ediyor. Çiftçilerimiz yalnız kalmaya, üretimimiz yok olmaya, devam ediyor. Milletimizin cebindeki para, her gün erimeye, devam ediyor.
Doğalgaza, elektriğe zam
“Geçtiğimiz haftayı da yine zamlarla geçirdik. Doğalgaza, konutlarda yüzde 35, elektrik üretiminde, yüzde 44,3, sanayide ise, yüzde 50 zam yapıldı. Böylece; 2020 yılı Aralık ayından bugüne kadar, doğalgaz fiyatları; evlerde yüzde 101, sanayide yüzde 710, doğalgaz santrallerinde ise, yüzde 668, artmış oldu.
“Milletimiz bir yandan, iki katına çıkan doğalgaz faturasını, nasıl ödeyeceğini düşünürken; diğer yandan da, sanayinin ve ticaretin kullandığı doğalgaza yapılan zamları, çarşıdaki, pazardaki fiyatlarla, karşısında buluyor.
“Son bir yılda enerji fiyatları yüzde 97,2 arttı”
“Santrallerdeki doğalgaza yapılan zamlar, elektrik fiyatlarında da karşımıza çıkıyor. Sadece gıdada değil, artık enerjide de, en yüksek enflasyona sahip ülkeyiz.
“Şubat verilerine göre son bir yılda, Türkiye’de enerji fiyatları yüzde 97,2 arttı. Avrupa Birliği ülkelerinde ise bu artış, yüzde 28,7 oldu. Mesele bununla da bitmiyor. Geçtiğimiz hafta, şekere de yüzde 31 zam yapıldı.
“Kiraları, marketi konuşsunlar”
“Geçtiğimiz hafta, İstanbul Bağcılar’daydım. Yine öyle hikâyeler dinledim ki… Mesela; 27 yaşında, 2 çocuklu genç bir kardeşim dedi ki; “Akşama, sadece mercimek çorbası yaptım, yanına bir şey yok. Bazen çocuklara makarna yapıyoruz. İnsan kasaba gidemiyor, her şey kıyamet. Şu anda tek hayalim, şu küçük çocuğumun bezini, mamasını almak. En ucuz denilen marketteki bez bile, 65 lira. Belediye’nin market kartı dışında, bir gelirimiz yok.”
“Bir başka kardeşim; “Kırmızı et alamıyoruz. Ancak kurbandan kurbana. Market uygulamalarından, indirim takip ediyoruz. 5’inci yıldan sonra, hep Ak Parti’ye oy verdim. Başkanlık sistemine “evet deyin” dediklerinde, “ben sizi dolandıracağım” deselerdi kim evet derdi? Millet ideolojik çatışmadan bıktı. Kiraları, marketi konuşsunlar” dedi.
“İnsan daha ne kadar fakirleşebilir?”
“Kasapların kemik sıyırmasından sonra kalan etler, tavuğu kestikten sonra kalan parçalar var ya, lüks kasaplarda bunlar çöpe atılır, hayvanlara verilir, ya da daha iyi bir etle karıştırılır kıyma yapılır. Vatandaş ondan aldığını anlattı.”
“Mesela; eşi, asgari ücretle çalışan bir kardeşim, dedi ki: “Anaokuluna tam gün, 2500 lira istiyorlar. Anaokuluna yazdırıp, kendim çalışayım desem, onu da yapamayız. 3 buçuk yaşında çocuğum var. 3 yaşına kadar, mama yedi. Hep annem aldı, kız kardeşim aldı. 200 lira elektrik, 600 lira doğal gaz geliyor. Annemle kayınvalidem, yardımcı oluyor.- Çocuğuma mobilyasını alıp, oda bile yapamadım. Oturma odasında, koltukta yatıyor. Pazara giderdik önceden, şimdi oraya bile gidemiyoruz. İnsan daha ne kadar fakirleşebilir?” (AS)