Özgürlük ve Dayanışma Partisi (ÖDP) milletvekili Ufuk Uras, Anayasa Mahkemesi'nin Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) hakkındaki kapatma istemini reddetmesinin ardından Siyasi Partiler Yasası ve Anayasa'nın zaman geçirilmeden "demokratik ve özgürlükçü bir anlayışla" değiştirilmesi gerektiğini söyledi.
Uras, kararın, kapatmayla sonuçlanmadığı için "Türkiye'de demokratikleşmenin sürmesi ve siyasetin normalleşmesi açısından önemli bir fırsat yarattığını" söyledi.
Mahkeme dün akşamüstü, AKP'nin altıya karşı beş oyla kapatılmamasına karar verdiğini açıkladı. Kapatma için nitelikli çoğunluk, yani en az yedi üyenin oyu gerekliydi.
Öte yandan, 10 üyenin oyuyla partinin hazine yardımının yarı yarıya kısılmasına karar verildi.
"Muhalefet ve iktidar ders çıkarmalı"
Hükümetin üniversitelerde başörtüsünün serbest kalması için attığı adıma atıfta bulunan Uras, bunun ardından gelen kapatma davasının AKP'ye "tüm toplumu ilgilendiren konularda uzlaşma olmadan, sayısal çoğunlukla demokratik çözümler bulunamayacağını gösterdiğini" vurguladı.
Uras, ana muhalefet Cumhuriyet Halk Partisi'nin (CHP) de "siyasetin nihai hakemi olarak Anayasa Mahkemesini gösteren bir anlayışın demokratik kültürü geliştirmediği gibi yargıyı yıprattığını görmesi gerektiğini" belirtti.
Anayasa Mahkemesi kararı AKP'nin neo liberal-muhafazakar politikaları karşısında demokratik siyasetin ve demokratik muhalefetin güçlenmesi çabalarına imkan tanımıştır. Bu imkanı layıkıyla kullanabilmek için özgürlükçü, eşitlikçi, demokratik ve güçlü bir sol seçeneğin yaratılması görevi Türkiye solunun önünde acil bir iş olarak durmaktadır.
Çelebi: Esas olan emekçilerin muhalefeti
Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK) Genel Başkanı Süleyman Çelebi, Anayasa Mahkemesi'nin kapatma istemini reddetmesinin "demokrasinin rayına girdiğini göstermediğini"; hükümetin demokratik hak ve özgürlüklerin önünü açması gerektiğini söyledi.
Bu konuda emekçilerin AKP'yi "defalarca uyardığını" belirten Çelebi, şiddete başvurmayan partilerin kapatılmasına karşı olduklarını yineledi.
"Bu kararla birlikte artık 'mağdur' rolüne sarılamayacak AKP bundan sonra emekçilerin mücadelesine 'emanet'tir; nihai kararı emekçi sınıflar verecektir."
EMEP: Geçici uzlaşma
Kapatma davasını "iktidar güçlerinin hesaplaşması" diye niteleyen Emek Partisi (EMEP) Genel Başkanı Levent Tüzel de şöyle dedi:
"ABD, Avrupa Birliği, TÜSİAD çevreleri gibi Türkiye’deki düzenin gerçek belirleyicileri AKP’nin kapatılmasını istikrarsızlık yaratır diye istemiyordu. Hatta bu çatışma ve gerginlikleri onaylamadıklarını tehdit ve uyarılarla dile getiriyor, uzlaşma çağrısı yapıyorlardı.
Bu karar bir uzlaşmayı göstermektedir, ancak bu durum geçicidir. Devletin nasıl yönetildiği bugün daha açık ortadadır. Halkın ezildiği, yoksullaştığı, iradesinin hiçe sayıldığı bu bozuk düzen her tarafından sapır sapır dökülmekte, halkımız ne olup bittiğini daha net görmektedir."(EÜ/EZÖ)