Marksizm Toplantıları kapsamında "Kıbrıs: Çözüm, Mücadele, Birlik" adlı panelde, Kıbrıs sorunu ele alındı.
Panele Kıbrıs Cumhurbaşkanlık Özel Danışmanı ve Emekçi Halkın İlerici Partisi (AKEL) üyesi Nikos Maudouros, Cumhuriyetçi Türk Partisi Birleşik Güçler (CTP-BG) Genel sekreteri Asım Akansoy ve Yeni Düzen Gazetesi'nden Sinan Dirlik katıldı.
Dirlik: AKP Kıbrıs politikasında sıçrama yapmadı
Sinan Dirlik, konuşmasına Kıbrıs'ın tarihinden bahsederek başladı ve 6- 7 Eylül olayları bahane edilerek Kıbrıs'ın anayasal düzenini korumak adı altında adanın işgal edildiğini söyledi.
2004'te Kıbrıs politikasında yaşanan gelişmelerin, Adalet ve Kalkınma Partisi'nin (AKP) dış politikasında bir sıçrama olarak algılanmasını eleştiren Dirlik, "Gelişen çözüm yanlısı politikalar güneyde ve kuzeydeki barış güçlerinin uzun mücadelesi sonucunda ortaya çıktı. AKP pişirilen yemeğin üzerine oturdu" dedi.
Kıbrıs sorunu Türkiye'de sürekli tekrarlanan bir replik olarak görüldüğünü belirten Dirlik, Kıbrıs sorununun Türkiye'nin demokratikleşmesinin önündeki engellerden biri olduğunu söyledi.
"Türkiye nasıl egemenlik konusunda Kürt vatandaşlara cimri davranıyorsa, Kıbrıs'ta da Rum vatandaşlar Türk vatandaşları için öyle davranıyor" dedi.
Maudouros: Annan Planı'na hayır dedik
1977'den beri konuşulan federasyon çözümünün Yunan faşist darbesi ve Türkiye işgalinin dayatılarak şekillendirdiği bir çözüm olarak gördüğünü belirten Maudouros, "Bu çözüm tarihin doğal gelişimi ile değil, şiddet içerikli bir çözüm şekliydi" dedi.
AKEL olarak ortaya koydukları tezlerde Kıbrıslı Rumlarla, Kıbrıslı Türklerin nasıl bir ortak liderlik sistemine oturması gerektiğine yönelik çözümler aradıklarına dikkat çeken Maudouros, dönüşümlü cumhurbaşkanlığı ile çapraz oy sitemini öneriyor.
Kıbrıslılar ve Türkiye arasında diyalog eksikliği olduğunu söyleyen Maudouros, Annan Planı'na neden hayır dediklerini ise, "Bazı maddelerine hayır demek mecburiyeti hissettik. Evet demek için daha fazla müzakere talep ettik. Bazı çekincelerimiz vardı. Mülkiyet düzeni, garantörlük maddeleri gibi" dedi.
Kimlik sorunuyla ilgili ileri dönemlerde Kıbrıslı Rumların da yok olma tehlikesi taşıdığını söyleyen Maudouros, "Kıbrıslı Türklerin kimlik taleplerini önemsiyoruz" dedi.
Akansoy: Yeni jenerasyonda bölünme arzusu var
Kıbrıs'ta verilen mücadelenin Türkiye'de daha iyi anlaşılması gerektiğini ifade eden Akansoy, Kıbrıs'ın coğrafi değeri nedeniyle tarih boyunca sürekli sömürüldüğünü ve şiddet yığını haline getirildiğini belirtti.
Müzakerelerin yarım asırdır devam ettiğini, adanın hala pazarlık edildiğinin altını çizen Akansoy, "Yeni jenerasyonda büyük bir bölünme arzusu var" dedi.
"Annan planının kabul edilmesi durumunda kendi ayakları üzerinde duran bir Kıbrıs olacaktı, asıl ayrım 2004 yılıyla gerçekleşti" diyen Akansoy, hükümete geldikleri iki yıllık süre içerinde sorunun çözümünün önüne çeşitli faktörlerin geçtiğini söyledi.
Çözüm için Kıbrıslı Türkleri yok saymanın mümkün olamayacağını vurgulayan Akansoy, sorunun kısa zamanda çözüme ulaşılmaması durumunda, fiilen bölünmüşlüğün dışında hukuki olarak da bölünmenin yakın olduğunu belirtti. (RDY/HK)