Meclis'teki Anayasa Komisyonu'nun başkanı, Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) milletvekili Burhan Kuzu, Anayasa'nın değişmesi gerektiğini söyledi; ancak Cumhuriyet Halk Partisi'nin (CHP) her değişikliği Anayasa Mahkemesi'ne götürmesini, Anayasa Mahkemesi'nin de her değişikliği iptal edebilecek yetkiyi fiilen kazanmasını gerekçe göstererek "Anayasa'yı daha doğmadan boğdular, biz de kenara koyduk; artık mini paketlerle oyalanıyoruz" diye konuştu.
İstanbul'da önceki gün (10 Ocak) düzenlenen, sivil toplum örgütü temsilcileri, siyasetçiler, akademisyenler ve izleyicilerden oluşan yaklaşık 100 kişinin katıldığı "Türkiye Küçük Millet Meclisleri"* toplantısında konuşan Kuzu, önlerinde Anayasa'yı dörtte birlik parçalar halinde değiştirmek gibi bir olanak olduğunu, ancak aynı engellerin burada da geçerli olduğunu savundu.
Seçim barajı ve siyasi partiler yasası
Ana başlığı "DTP, Parti Kapatma ve Anayasa Mahkemesi" olan toplantıya katılanların hemen hepsi "Anayasa'nın değişmesi gerek" derken, Kadir Has Üniversitesi'nden Yrd. Doç. Dr. Olgun Akbulut Kuzu'ya parti kapatmalara mesnet olan Siyasi Partiler Yasası ve Seçim Yasası'nda bu engellerin geçerli olmadığını, bu değişikliği neden yapmadıklarını Kuzu'ya sordu.
Akbulut, partilerle ilgili "azınlık yaratılmasının önlenmesi" maddesine ve Seçim Yasası'ndaki yüzd 10 barajına dikkat çekti.
Kuzu, iki yasadaki maddelerin Anayasa'ya göndermeler içerdiğini söyleyerek "düzeltmelerin verimli olmayabileceğini" öne sürdü. Kuzu, yüzde10'luk seçim barajının çok olduğunu, yüzde 5'e olabileceğini söyledi; ama bunun da koalisyon hükümetleri yoluyla siyasi istikrarın önünde bir engel olacağını iddia etti.
Siyasetçilerin darbe anayasası sevgisi
Ancak bir başka anayasa hukukçusu, Prof. Dr. İbrahim Kaboğlu, Meclis'te bu değişiklikleri yapmak için yalnızca 139 oyun yeterli olduğunu vurguladı.
21. yüzyılda 19. yüzyılın "milli egemenlik" anlayışının yerini "halk egemenliği" kavramının aldığını anımsatan Kaboğlu, şimdiye kadar sivil toplumdan birçok çevrenin birçok yeni anayasa önerisi hazırladığını, ancak Meclis'in bu konuda harekete geçmemiş olmasının "1982 Anayasası'na açık ya da gizli bir sevgi iradesi" anlamına geldiğini dile getirdi.
Uras: Barajsızlık istikrarsızlık demek değil
Barış ve Demokrasi Partisi (BDP) milletvekili Ufuk Uras da, seçim barajı üzerinde AKP-CHP mutabakatı olduğunun altını çizdi; "Müsaade edin de halk kendi adayını seçsin" dedi. Uras, Kuzu'nun "istikrarsızlık" iddiasını da, "nispi temsil-milli bakiye" yönteminini uygulandığı 1965 seçimlerinde Adalet Partisi'nin tek başına iktidar olduğunu anımsatarak çürüttü.
Uras siyasi etiğe de değinerek "Darbeye karşıyız, deyip darbe anayasası, Dink cinayetine karşıyız deyip 301. madde savunulamaz. Bu ayıptır. Utanmak gerekir" diye konuştu. (TK)
* "Türkiye Küçük Millet Meclisleri" toplantıları, milletvekilleri, yerel yöneticiler, akademi, seçmenler ve sivil toplum temsilcilerinin bir araya gelip saptanan konular üzerinde diyalog kurmasını amaçlıyor. Şimdiye kadar 30'a yakın ilde toplantı gerçekleştirildi. Bu yılın ortasına kadar 41 il hedefleniyor. Toplantı notları raporlaştırılıyor ve TBMM'ye de iletiliyor. 2001 seçimlerinden sonra oluşacak yeni parlamentoya verilmek üzere bir sonuç kitabı hazırlanması da hedefleri arasında.