Avukat Hasip Kaplan, AİHM'nin DEP'li milletvekillerine ilişkin kararını böyle değerlendirdi.
Kaplan, kararın Türkiye'nin Avrupa Birliği'ne (AB) üyelik sürecinde etkili olacağını belirterek, kararın uygulamasını Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi'nin denetleyeceğini vurguladı.
"Anayasa ve mevzuat değişmeli"
AİHM'nin kararının "milletvekilliğinin düşürülmesi ile ilgili" olduğunu söyleyen Kaplan, "Ülkede hür demokrasinin vazgeçilmez koşulu hür seçimlerdir. Bu yönüyle Türkiye mevzuatı, Anayasası hür seçimlerin önünde engel teşkil ediyor. Bunların değiştirilmesi lazım" dedi.
Kaplan, seçim yasalarının da demokratikleştirilmesi ve parti kapatmalarının zorlaştırılması gerektiğini de belirtti..
DEP'li milletvekillerinin adil yargılanma hakkının ihlaline ilişkin ayrı bir AİHM kararı da bulunduğunu vurgulayan Kaplan, süreci şöyle anlattı:
AKP'nin demokrasi sınavı
"Milletvekillikleri düşürülen Leyla Zana, Hatip Dicle, Selim Sadak ve Orhan Doğan 2 Mart 1994'te Ankara Devlet Güvenlik Mahkemesi'nde (DGM) TCK'nın 168. maddesinden yargılanarak örgüt üyesi olmak suçundan 15 yıl hapis cezası aldı. AİHM, bu süreçle ilgili Türkiye'nin yeniden yargılama yapması gerektiğini kararlaştırdı. Ancak, Türkiye, bugüne kadar bu kararı uygulamadı. Bu durum, sözleşmeye aykırı."
Kaplan, Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) hükümetinin AİHM kararlarına uymasının önemini vurgulayarak, "Eğer karar uygulanır, yeniden yargılama yolu açılırsa, DEP milletvekilleri serbest kalırlar. Bu, AKP hükümeti için gerçek bir demokrasi sınavı olacak" dedi.
"Hukuk DEP'li milletvekilleri için kişiselleştirilmişti"
Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan arasındaki "hukukun kişiselleştirilmesi" tartışmalarına da değinen Kaplan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Hukuk, o zaman DEP milletvekilleri için kişiselleştirilmişti. O dönemde parmak kaldıran Refah Partililer daha sonra aynı akıbete uğradılar. Umarız ki, AKP bundan ders çıkarır. Çünkü, genel başkanları aynı durumda. İnsan hakları ve özgürlükler herkes için eşit uygulanmak zorundadır. AB sürecinde de zaten, bu gündemdedir."
Karar ve sonuçları
Kaplan, AİHM'nin Türkiye'yi DEP'li milletvekillerine tazminat ödemeye ve mahkeme giderlerini ödemeye mahkum eden kararını şöyle açıkladı:
* Anayasa Mahkemesi tarafından kapatılan Demokrasi Partisi'nin (DEP) 13 milletvekilinin dokunulmazlıklarının kaldırılarak üyeliklerinin düşürülmesi davasında, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) 4. Dairesi tarafından 11 Haziran 2002 tarihinde verdiği kararda;
1- Türkiye'de Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'ne ek 1 No'lu protokolün 3. maddesinin yani serbest seçimlerin ihlaline,
2- Her bir başvuru içinde 50 bin Euro tazminata ve toplam 19 bin 500 Euro yargılama giderlerine hükmetmişti.
* Hükümetin 13 Eylül 2002'de Büyük Daire'ye yaptığı itiraz görüşülmüş, Büyük Daire'nin beş kişiden oluşan yargıçlar kurulu 6 Kasım 2002 tarihinde itirazı reddetmiş ve karar bu tarih itibariyle kesinleşmiştir.
* Hala cezaevinde bulunan Hatip Dicle, Leyla Zana, Selim Sadak, Orhan Doğan ile Ahmet Türk, Sırrı Sakık, Sedat Yurttaş ve yurt dışında bulunan Mahmut Kılınç, Remzi Kartal, Zübeyir Aydar, Naif Güneş, Nizamettin Toguç, Ali Yiğit ile ilgili kararların uygulanması sözleşmenin 46. maddesi uyarınca Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi tarafından denetlenecektir.
* AİHM kararı serbest seçimlerle ilgili olması nedeniyle ilk ve önemli bir içtihat olmanın yanı sıra, Türkiye'de Anayasa başta olmak üzere siyasi partiler yasasında mevzuat değişikliğini zorunlu kılmaktadır.
* Türkiye'nin Avrupa Birliği'ne (AB) üyelik sürecinde AİHM kararı etkili olacaktır.(BB)