Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) üyeleri İlhan Taşçı ve Tuncay Keser, TRT Haber’in seçim dönemindeki taraflı yayın politikası nedeniyle kuruma şikayet dilekçesi verdi.
Taşçı ve Keser daha önce konu hakkında iki farklı rapor hazırlamıştı. İlk rapora göre TRT Haber 1 Ocak-10 Şubat arasındaki 40 günlük sürece Recep Tayyip Erdoğan ve AKP’ye 1945 dakika (32 saatten fazla), Özgür Özel ve CHP’ye ise sadece 25 dakikada ayırdı.
Diğer rapora göre ise TRT Haber 12-13 Şubat’ta CHP’nin İstanbul, Ankara ve İzmir adayları Ekrem İmamoğlu, Mansur Yavaş ve Cemil Tugay’a hiç yer vermedi. AKP’nin adayları Murat Kurum, Turgut Altınok ve Hamza Dağ’a iki günde toplam 73 dakika yer ayırdı
TRT Haber 40 günde AKP’ye 32 saat, CHP’ye ise sadece 25 dakika ayırdı
"Eşit oranda yer vermedi"
TRT’nin iktidar partisi ile muhalefet partilerinin belediye başkan adaylarına eşit oranda yer verilmediğini belirten Keser ve Taşcı bu durumun suç olduğunu kaydetti.
Şikayet dilekçelerinde Radyo ve Televizyonların Kuruluş ve Yayın Hizmetleri Hakkında Kanun’un 8 maddesinde geçen “Yayınlar, siyasî partiler ve demokratik gruplar ile ilgili tek yönlü veya taraf tutar nitelikte olamaz” hükmünü hatırlattı.
“TRT, tüm özel radyo ve televizyonlar gibi yukarıdaki fıkra hükümlerine göre seçime katılan siyasi partiler ile bağımsız adayların birlikte veya ayrı ayrı açık oturum, röportaj, panel gibi programlara katılımını sağlama ve görüşlerini açıklama imkânı verirken seçim hukukunun temel ilkeleri olan eşitlik, dürüstlük, serbestlik ilkelerine uymak zorundadır” dedi.
"TRT fırsat eşitliğini sağlamak zorunda"
Taşçı ve Keser ayrıca Yüksek Seçim Kurulu’nun (YSK) seçimlerin özgür ve adil bir ortamda yapılmasını hükmeden kararına yer verdi.
YSK’nin “TRT ile özel radyo ve televizyon kuruluşları yayınlarında; tek yönlü ve taraf tutan yayınlar yapamazlar. Bu kuruluşlar yayınlarında demokratik kurallar çerçevesinde siyasi partiler ve bağımsız adaylar arasında fırsat eşitliğini sağlamak zorundadırlar” şeklindeki ifadelerini hatırlattı. Ardından da şöyle dedi:
1 Ocak 2024 tarihinde başlayan seçim döneminde, bugüne kadar Üst Kurul tarafından gerek TRT gerekse özel radyo ve televizyon yayınlarının, YSK kararlarına uygunluğu açısından denetimine ilişkin hiçbir rapor Üst Kurul gündeminde yer almamış, ilgili Kanun'da geçen ‘denetim’ ve ‘değerlendirme’ye ilişkin bir adım atılmamıştır. Oysa ki; seçim döneminde medya hizmet sağlayıcı kuruluşların tek yönlü ve taraf tutan yayınlarına ilişkin şikayetler de dikkate alındığında, 6112 sayılı Kanun ve ilgide belirtilen YSK kararlarında yer alan hükümler kapsamında gerekli denetlemelerin yapılması kamuoyunun öncelikli beklentisi olmasının yanı sıra, yasal bir zorunluluktur.
TRT Haber’in yayınlarına ilişkin bu veriler, hem Yüksek Seçim Kurulu kararı hem de TRT Kanunu’nun da ihlal edildiğini göstermektedir. Ayrıca TRT Haber’in seçim dönemi yayınları ile ilgili veriler 6112 sayılı kanunun çiğnendiğini ortaya koymaktadır.
Demokratik bir yönetim biçimine bağlı olduğu söylenen bir ülkenin 85 milyon yurttaşın vergileriyle kamu yayıncılığını üstlenen bir kurumunun, farklı siyasi tercihlere ve ideolojik yönelimlere karşı adil ve tarafsız bir yayın politikası yürütmesi beklenirken, iktidar partisinin politikalarını bu denli ön plana çıkararak adeta iktidar partisinin seçim propagandasını yapması ve iktidar partisinin bakış açısı ile politikalarını bu denli meşrulaştırarak halkın özgür iradesine müdahale etmesi, kamuoyunun özgürce oluşmasının engellenmesi yukarıda bahsi geçen kanun hükümlerine açıkça aykırıdır.
Yayınlarını tarafsızlık ilkesine bağlı ve dengeli bir biçimde yürüttüğü söylenen hiçbir yayıncı kuruluş, yukarıda sayısal olarak ifade edilen yayın süreleri ile bu iddiasını gerçekleştiremez. Bu çerçevede; TRT'nin en yalın haliyle taraf tuttuğu açıkça belirlenen yayın süreleri için gerekli hukuki işlemlerin başlatılmasını arz ederiz.
(HA)