Greenpeace Akkuyu’da kurulması planlanan nükleer santralin, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na üçüncü kez sunulan Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) raporunda hala eksik pek çok noktanın olduğunu açıkladı.
“Yaklaşık 4000 sayfalık rapordaki en önemli eksikliklerden biri, nükleer kaza halinde ortaya çıkacak zararın sorumlusunun kim olacağı sorusuna raporda cevap verilmemesi.”
Greenpeace’e göre raporda sorumluluk konusundan nükleer atıklara ve güvenlik konusuna kadar pek çok alanda eksiklik bulunuyor.
Sorumlu kim olacak?
Greenpeace Akdeniz İklim ve Enerji Kampanyası Sorumlusu Pınar Aksoğan ÇED sürecinin şeffaf olmayan bir şekilde işletildiğini söyleyerek sonuçta ortaya çıkan raporun “projeye ilişkin her türlü maliyet analizine yer verirken, nükleer kaza halinde ortaya çıkacak zararın sorumlusunun kim olacağı sorusuna cevap veremediğini” belirtti.
“Raporda tüm hukuki sorumluluğun adresi olarak gösterilen Akkuyu NGS şirketi, sermayesi ile sınırlı bir şirket olduğu için, Akkuyu’da gerçekleşmesi olası bir kaza sonrası, şirketin hukuki sorumluluğu üzerine alma kabiliyeti yok.
“ÇED'de referans verilen, sorumluluğun nasıl düzenleneceğini belirten uluslararası anlaşmalar da yetersiz. Kısacası mevcut durumda, bir kaza halinde maddi zararın halkın cebinden çıkan vergilerden alınacağını anlıyoruz.”
Denenmemiş bir reaktör
Greenpeace ÇED raporundaki eksikliklere dair şu noktaları da vurguladı.
* Henüz dünyada denenmemiş bir reaktör tipi kullanılacak ve rapor da buna dayalı tahminlerle yazılmış durumda.
* Akkuyu NGS’de uygulanacak ve denenmemiş bir model olan reaktörün tasarımını ve Rosatom’un bu şartlara uyup uymadığını bilmiyoruz. ABD’nin California eyaletinde Mitsubishi tarafından yapılan bir santralde hatalı parçanın teminatı mümkün olmadığı için santral kapatıldı.
Güvenlik yetersiz
* Türkiye’de uygulanacak ulusal güvenlik şartları ve bunların nasıl uygulanacağına dair bilgiler yetersiz.
Raporda Avrupa standartlarına uyulacağı söyleniyor, oysa ki EUR (European Utility Requirements) standartları güvenlik standartları değil; şirketler ve toplumun daha iyi anlaması için tasarım, inşaat ve operasyon adına gerekli şartları oluşturmak için bazı genel güvenlik şartları içeriyor.
* Acil durum planı sadece 5 km. çapını kapsıyor. Oysa bir kaza olması durumunda Türkiye'nin tamamı ve komşu ülkeler de radyasyondan etkilenecek.
Atık sorunu
* Atıkların Boğazlar yoluyla Rusya’ya gönderilmesi durumunda oluşabilecek riskler raporda belirtilmiyor. Atıkların Türkiye’de depolanması durumunda karşılaşılabilecek riskler ve bunlara dair önlemlere ise yer verilmiyor.
ÇED’de defalarca gerektiği takdirde atıkların burada depolanacağı kapasitenin olduğu belirtiliyor. Türkiye Atom enerjisi Kurumu’nun (TAEK) etkisizleştirildiği bu süreçte, nasıl bir denetim mekanizması işletileceği açık değil. (YY)