Barış İçin Akademisyenlerin “Bu suça ortak olmayacağız” bildirisini imzaladıkları için "Terör örgütü propagandası" ile suçlanan akademisyenlere yönelik davalar Çağlayan’daki İstanbul Adliyesi’nde devam etti.
32. Ağır Ceza Mahkemesi’nde (ACM) İstanbul Üniversitesi'nden (İÜ) Arş. Gör. Aslı Aydemir, Prof. Dr. Ayşe Rezan Tuncay, Prof. Dr. Özdemir Aktan, Prof. Dr. Şahika Yüksel, İstanbul Teknik Üniversitesi'nden (İTÜ) emekli Prof. Dr. Ayşe Erzan, Marmara Üniversitesi'nden Prof. Dr. Nesrin Sungur Çakmak dördüncü duruşmalarına çıktı.
Akademisyenlerin avukatları Meriç Eyüboğlu sağlık sorunları nedeniyle savunmalarını hazırlayamadıklarını belirtti. Mahkeme heyeti duruşmaları 26 Eylül'e erteledi.
Savcı mütalaayı açıklamıştı
Altı akademisyen davalarının daha önceki celselerinde savunmalarını, duruşma savcısı ise esas hakkında mütalaasını sunmuştu.
Savcı mütalaasında, "terör örgütü propagandası suçunun tüm unsurlarının oluştuğunu, metinde devletin güvenlik güçlerinin katliam yapmakla suçlandığını, metni imzalamak düşüncesinden terör örgütünün düşüncelerinin yayılmasının anlaşıldığını" söyleyerek Terörle Mücadele Kanunu'nun (TMK) 7/2 maddesi yönünden suç unsurlarının "tamamının" oluştuğunu, sanıkların bu maddeye göre cezalandırılmasını istemişti.
Terörle Mücadele Kanunu 7/2 Terör örgütünün; cebir, şiddet veya tehdit içeren yöntemlerini meşru gösterecek veya övecek ya da bu yöntemlere başvurmayı teşvik edecek şekilde propagandasını yapan kişi, bir yıldan beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Bu suçun basın ve yayın yolu ile işlenmesi hâlinde, verilecek ceza yarı oranında artırılır. Ayrıca, basın ve yayın organlarının suçun işlenmesine iştirak etmemiş olan yayın sorumluları hakkında da bin günden beş bin güne kadar adli para cezasına hükmolunur. |
Altı akademisyenin iki ve üçüncü duruşmaları
Bugün, yine 32. ACM'de Arel Üniversitesi'nden Dr. Onur Buğra Kolcu ile Işık Üniversitesi'nden Öğr. Gör. Emrah Dönmez üçüncü duruşmalarına; Boğaziçi Üniversitesi'nden (BÜ) Arş. Gör. Hazal Halavut, doktora öğrencisi Elif Çevik, Prof Dr. Fatma Gök ve Kemerburgaz Üniversitesi'ndeki işinden çıkarılan Öğr. Gör. Aytül Fırat ise ikinci duruşmalarına çıktı.
Kolcu, Dönmez, Halavut, Çevik ve Fırat'ın avukatı da Meriç Eyüboğlu'ydu. Mazeretini yineledi. Duruşmalara 26 Eylül'de devam edilmesine karar verildi.
Gök'ün avukatı Yıldız İmrek birleştirme ve derhal beraat taleplerinde bulundu. Mahkeme heyeti talepleri reddetti. Bir sonraki duruşma 16 Ekim'de görülecek.
Duruşmalardan ayrıntılar şöyle:
Mahkeme heyeti şu isimlerden oluştu: Başkan: Ömer Günaydın; Üyeler: Habibe Ertuğrul, Ahmet Selçuk Özkan; Savcı: Mehmet Yeşilkaya.
Dördüncü celseler
1., 2., 3., 4., ve 5. duruşmalar
İÜ'den Arş. Gör. Aslı Aydemir, Prof. Dr. Şahika Yüksel, Prof. Dr. Ayşe Rezan Tuncay; İTÜ'den emekli Prof. Dr. Ayşe Erzan ve Marmara Üniversitesi'nden Prof. Dr. Nesrin Sungur Çakmak, duruşma salonunda hazır bulundu.
Avukatları Meriç Eyüboğlu sağlık sorunları nedeniyle müvekkilleriyle görüşüp savunma hazırlayamadıklarını söyledi. Sağlık raporlarını mahkemeye sundu.
Mahkeme heyeti, mazereti kabul ederek bir sonraki duruşmaların 26 Eylül'de görülmesine karar verdi.
6. duruşma
İÜ'den Prof. Dr. Özdemir Aktan ise duruşmaya katılamadı. Avukat Eyüboğlu mazeretini yineledi. Duruşma aynı gerekçeyle 26 Eylül'e ertelendi.
Üçüncü celseler
7. ve 8. duruşmalar
Arel Üniversitesi'nden Dr. Onur Buğra Kolcu ile Işık Üniversitesi'nden Öğr. Gör. Emrah Dönmez üçüncü duruşmaları için salonda hazır bulundu. Avukat Meriç Eyüboğlu mazeretini yineledi.
Duruşmalar 26 Eylül'de devam edecek.
İkinci celseler
9., 10. ve 11. duruşmalar
BÜ'den Arş. Gör. Hazal Halavut, doktora öğrencisi Elif Çevik ve Kemerburgaz Üniversitesi'ndeki işinden çıkarılan Öğr. Gör. Aytül Fırat ikinci celseleri için duruşma salonunda hazır bulundu.
Avukat Eyüboğlu mazeretini yineledi. Yargılamalara 26 Eylül'de devam edilecek.
12. duruşma
BÜ'den Prof. Dr. Fatma Gök duruşma salonunda hazır bulundu. Avukat Yıldız İmrek usule ilişkin talepleri olduğunu ifade ederek ilk aşamada derhal beraat, aksi kanaat oluşması durumunda 13. ACM'de devam eden dört akademisyenin dosyasıyla birleştirme istedi:
"Müvekkilim bir aydın sorumluluğu içerisinde kendi sorumluluğunun gereğini yapmıştır. Metinde TMK 7/2 maddesi kapsamında değerlendirebilecek hiçbir somut delil yoktur. İddianame varsayımlar ve genellemeler üzerinden hazırlanmıştır. Kaldı ki metin bütün bakımdan da barışı talep ettiği ortadadır. Sert şekilde eleştiri yapmak ifade özgürlüğünün parçasıdır; TMK 7/2'nin konusu değil."
13. ACM’deki dosya Yrd. Doç. Dr. Esra Mungan, Yrd. Doç. Dr. Meral Camcı, Yrd. Doç. Dr. Muzaffer Kaya ve Doç. Dr. Kıvanç Ersoy, Barış İçin Akademisyenlerin “Bu suça ortak olmayacağız” bildirisini imzaladıkları gerekçesiyle haklarında TMK 7/2'den açılan davada, savcının talebi üzerine Türk Ceza Kanunu’nun (TCK) 301. maddesinden yargılama yapılması için Adalet Bakanlığı'na yargılama izni için başvuruldu. Henüz yanıt gelmedi. Dört akademisyenin yargılaması İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nde devam ediyor. TCK 301 Türklüğü, Cumhuriyeti veya Türkiye Büyük Millet Meclisini alenen aşağılayan kişi, altı aydan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Türkiye Cumhuriyeti Hükûmetini, Devletin yargı organlarını, askerî veya emniyet teşkilatını alenen aşağılayan kişi, altı aydan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Türklüğü aşağılamanın yabancı bir ülkede bir Türk vatandaşı tarafından işlenmesi hâlinde, verilecek ceza üçte bir oranında artırılır. Eleştiri amacıyla yapılan düşünce açıklamaları suç oluşturmaz. |
Başkan: Sorun hep bizde değilmiş
Savcı "derhal beraat kararının verilmesini gerektiren koşullar oluşmadığından" talebin reddini ve yargılamaya devam edilmesini, birleştirme hususunda ise takdirin mahkemeye bırakılmasını istedi.
Mahkeme heyeti, derhal beraat talebini reddetti. Birleştirme talebinin de "her dosyadaki sanıklar ayrı ve farklı kişiler olması, aralarında şahsi bağlantı olmaması nedeniyle" reddine karar verdi. Mahkeme başkanı Gök'e savunma yapıp yapmayacağını sordu.
Gök bu celsede usuli talepleri olduğu için savunmasının hazır olmadığını söyledi. Başkan Günaydın, avukat İmrek'e dönerek "Usuli taleplere gelince konuşuyorsunuz. Geçen celseden bu yana savunma yapmıyorsunuz. Demek ki sorun hep bizde değilmiş" dedi.
"Aranızda basın varsa yazsın"
Başkan "Aranızda basın mensubu varsa yazsın. Geçen celseden beri savunma yapılmadı. Siz bizim talepleri reddedeceğimizden nasıl eminseniz biz de sizin savunma yapmayacağınızdan o kadar eminiz artık" diye konuştu.
Avukat İmrek taziyesi olduğunu ancak yine de olumsuz izlenim olmaması adına duruşmaya katıldığını söyledi. Başkan Günaydın "Sağlık ve ölüm durumunda sorun çıkarmıyoruz, söyleseydiniz" dedi.
Bir sonraki duruşma 16 Ekim'de görülecek.
Gök: Hak arayanların dinlenmediğini tekrar gördük
Mahkeme başkanının tavrını bianet'e değerlendiren Prof. Dr. Fatma Gök şöyle konuştu:
"Bu sabahki duruşmalarda avukatın mazereti olduğu için gayet sakin bir tavır gördük. Ama benim avukatım devleti eleştiren ve 'Bu suça ortak olmayacağız' bildirisinin hakkında açıklama yaptığı zaman tavrı değişti.
"Devletin resmi ideolojisinin ne kadar içselleştirildiğini ve hak arayanların dinlenmediğini bir kez daha görmüş olduk."
Akademisyen yargılamaları hakkında
İmzacı akademisyenlere yönelik davalar, 5 Aralık 2017'de başladı. 6 Temmuz itibariyle 256 akademisyenin ilk duruşmaları görülürken içlerinden 16 kişinin davasında karar açıklandı. 16 akademisyen için de 1 yıl 3 ay hapis cezası verildi. Galatasaray Üniversitesi’nden Prof. Dr. Zübeyde Füsun Üstel ve Marmara Üniversitesi'nden Prof. Dr. Büşra Ersanlı'ının cezası dışında bütün cezalarda hükmün açıklanması geri bırakıldı.
Akademisyen yargılamalarında kararlara buradan ulaşabilirsiniz.
Ne olmuştu? 10 Ocak 2016'da "Barış İçin Akademisyenler İnisiyatifi"nin (BAK) "Bu Suça Ortak Olmayacağız" bildirisi 1128 akademisyenin imzası ile yayınladı. Sonraki katılımlarla imza sayısı 2212 oldu. Akademisyenler hakkında Savcı İsmet Bozkurt’un hazırladığı iddianame ile 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu'nun (TMK) “örgüt propagandası” fiilini düzenleyen 7/2 maddesinden dava açıldı. 6 Temmuz itibariyle 5 Aralık 2017'den bu yana mahkemeye çıkan akademisyen sayısı 256 oldu. 16 akademisyen 1’er yıl 3’er ay hapis cezasına mahkum oldu. Galatasaray Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Zübeyde Füsun Üstel ve Marmara Üniversitesi'nden Prof. Dr. Büşra Ersanlı'nın cezası hariç cezalarda hükmün açıklanması geri bırakıldı. Üstel’in ve Ersanlı'nın cezalarının ertelememe gerekçesi olarak "hükmün açıklanmasının geri bırakılmasını talep etmediği" ve "mahkemede suç işlemeyeceğine dair kanaat oluşmadığı" gösterildi. TIKLAYIN - Akademisyen yargılamalarında cezalar Barış akademisyenleri 10 Mart 2016’da “Bu suça ortak olmayacağız” bildirisi nedeniyle yaşadıklarını basın toplantısında paylaştılar. Toplantıda açıklamaları yapan Yrd. Doç. Dr. Esra Mungan, Yrd. Doç. Dr. Muzaffer Kaya ve Doç. Dr. Kıvanç Ersoy (15 Mart 2016) ile Yrd. Doç. Dr. Meral Camcı (31 Mart 2016) TMK 7/2'de düzenlenen “örgüt propagandası” suçlamasıyla tutuklandılar, 22 Nisan 2016’da serbest bırakıldılar. Savcının talebi üzerine Adalet Bakanlığı “Türk Milletini, Türkiye Cumhuriyeti Devletini, Devletin kurum ve organlarını aşağılama"yı düzenleyen TCK 301. maddeden yargılanma izni verdi. Dava sürüyor. Birleştirme kararları 33. ACM'de 27, 25. ACM'de yedi, 29 ACM'de dört olmak üzere 38 akademisyenin dosyaları birleştirildi. Akademisyen yargılamaları haberlerinin tamamına buradan ulaşabilirsiniz. |
(TP)