"Hrant'ın doğum gününden bir gün önce verilen bu karar ona bir hediye!"
Agos Gazetesi Yayın Yönetmeni Hrat Dink'in eşi Rakel Dink, eşinin 19 Ocak 2007'de katlinden dolayı Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin (AİHM) Türkiye'yi "yaşama hakkı", "ifade özgürlüğü" ve "etkili başvuru hakkı"nı ihlal ettiği gerekçesiyle tazminata mahkum ettiği kararı bu sözlerle karşıladı; toplam 256 bin 500 liralık tazminatı üç kuruma bağışlayacaklarını söyledi.
"Suikasttan haberdar olan devlet, harekete geçmedi"
Agos gazetesi önünde bugün (14 Eylül) yapılan basın açıklamasında Dink ailesinin avukatı Fethiye Çetin ölümünden önce Dink'in ve daha sonra ailesinin AİHM'e yaptığı beş ayrı başvuruyu anımsatarak, AİHM kararının ne ifade ettiğini anlattı:
"Planlanan suikastten ve bu suikastin yakın bir zamanda gerçekleştirileceğinden haberdar olan üç makamın hiçbiri suikastı önlemek için herhangi bir adım atmamıştır. Dink'in yaşamını korumak için eyleme geçmesi gerekenler, bu plandan haberdar olmuş olan Türk makamlarıdır.
"Bir Emniyet müdürünün sanığın eylemlerini desteklemiş olma şüphesinin de soruşturma konusu yapılmadığı görülmektedir. Bu nedenle, yaşamını yitirmesine neden olan eksikliklere yönelik hiçbir etkili soruşturma yürütülmemesi ihlaldir.
"Mahkeme, Dink'in suç isnat edilen yazıda 'zehir' olarak tanımladığı şeyin, 'Türk kanı' değil, 'Ermenilerin Türk halkına yönelik algısı ve Ermeni diasporasının Türkiye'nin 1915 olaylarını soykırım olarak tanıması için yürüttüğü saplantılı kampanya' olduğu yönünde Yargıtay Başsavcısı'nın görüşünü paylaşmaktadır."
"Hrant'ın canını en çok ırkçılık yaftası yaktı"
Çetin'in ardından konuşan Rakel Dink, Dışişleri Bakanlığı'nın AİHM'e gönderdiği savunmada olduğu gibi Türkiye toplumunun, planlı şekilde Dink'in Türklüğe hakaret ettiğine, Türk düşmanı olduğuna inandırılmak istendiğini söyledi.
''Hrant'ın hayattayken en çok canını acıtan da bu ırkçı yaftanın üzerine yapıştırılmasıydı. Çünkü o, bütün yaşamı boyunca ırkçılık ve ayrımcılıkla mücadele etti'' diyen Dink, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Hrant'ın cenazesindeki yüz binlerce insan, vicdanının kararını ilan ettikten sonra AİHM'in kararı da haklılığının tescil etti. Yarın Hrant'ın doğum günü. AİHM'in oy birliğiyle verdiği bu karar, bir doğum günü hediyesi.
"Tazminatın tamamı Toplum Gönüllüleri Vakfı Hrant Dink Burs Fonu'na, Getronagan Ermeni Lisesi'ne ve Gedikpaşa Protestan Kilisesi'ne bağışlanacaktır.
"Öldürülmemiş olsaydı şu anda kesinlikle çok mutlu olurdu. Çünkü ülkesinden ayrılmak istemiyordu. Ama bir o kadar da üzüntülü olduğunu söylerdi Türkiye için. Çünkü her zaman ülkesiyle övünmek isterdi.
"Umarız bugüne kadar ifade özgürlüğüyle, cinayet soruşturması ve davası sürecinde üzerine düşeni onun övünebileceği şekilde yerine getirmeyen Türkiye devleti, bugünden sonra suçluyu aklayan, suçsuzu mahkum eden bu tavrından vazgeçer.''(BT)