Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM), Britanya'dan yapılan bir başvuruda gazetecilerin, yayımlamadan önce mülakat yaptıkları kişilere haber vermek zorunda olmadıklarını karar verdi.
AİHM, bugün açıkladığı kararında, özel yaşamın gizliliğinin güvence altına alınmasına dair Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin (AİHS) 8. maddesinin ihlal edilmediğine oybirliğiyle kanaat getirdi.
Britanya'da Pazar günleri çıkan News of the World gazetesi, Mart 2008'de manşetten "F1 patronu Beş Sek İşçisiyle Nazivari Alemde" başlığıyla Uluslararası Otomobil Federasyonu başkanı Max Rufus Mosley ile ilgili bir habere yer verdi.
Haber, iç sayfalarda da yer aldı. Gazete sayısında, habere konu olayda yer almış bir kişinin kaydettiği videonun kesitlerinden alınmış fotoğraflara da yer veriliyordu. Bu haber ve fotoğraflar gazetenin İnternet sitesi aracılığıyla başka İnternet mecralarında da yer buldu.
4 Nisan 2008'de mahkemeye başvuran Mosley, hem maddi ve mavi tazminat talebiyle gazete hakkında dava açtı, hem de yayımlanan videolarla ilgili yayın yasağı getirilmesini talep etti. Dört gün sonra mahkeme, "Unsurlar, gazete ve İnternet üzerinden çoktan yaygınlık kazandığı için artık mahrem olma özelliğini yitirdi" açıklamasıyla yayın yasağı getirilmesini reddetti.
Mahkeme, Nazi unsurları içermediği ve bu yönüyle de kamu yararı olmayan bir yayın yaptığı gerekçesiyle aksi yönde bir iddiaya yer veren gazete yetkililerini 60 bin sterling tazminat ödemeye mahkum etti.
Mosley'in şikayeti, Britanya yasalarında, gazetecilere haklarında haber yaptıkları kişilere önceden haber verme sorumluluğu atfeden hükümlerin bulunmamasıydı. Başvurucuya göre, böyle bir yol, haklarından yapılan haberlerle ilgili kişilerin yayın yasağı talebinde bulunmalarına olanak sağlardı.
AİHM, 29 Eylül 2008'de ele aldığı şikayetle ilgili Mosley'in artık bir mağdur olarak görülemeyeceğini, bu kişinin Britanya mahkemelerinin verdiği kararlarla 60 bin sterling (154 bin TL) tazminat kazandığını, mahkeme gideri olarak 420 bin sterling (1 milyon 80 bin TL) ödeme aldığını hatırlattı.
AİHM, yayın öncesi haber kaynağına önceden haber vermenin sakıncalarının, bu gibi sansasyonel yayınlara göre siyasi nitelikte yayınlar ve daha ciddi gazetecilik çalışmalarında daha büyük olacağı konusunda uyarıda bulundu; gazeteciliğe dair bu yönde müdahalelerin sonuçlarının son derece derin şekilde incelenmesi gerektiğini bildirdi.
Medyanın belirli bir alanı için kamuoyunca tanınan kişilerle ilgili yayın yapmanın oldukça karlı bir alan olduğunu kabul eden AİHM, buna karşılık Sözleşmenin 8. maddesini korumak için haberlere konu olan kişiler lehine önceden bir bildirim getirilmesine gerek olmadığını duyurdu. (EÖ)