Haberin İngilizcesi için tıklayın
Grup Yorum konserinde slogan attıkları için “örgüt propagandası” suçlamasıyla ceza alan Emrah Sarıtaş ve Mesut Geyik’in Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) başvurusu sonuçlandı.
AİHM, konserdeki sloganların bilinen sol sloganlar olduğunu, barışçıl bir konserde dile getirilmesiyle örgüt propagandası yapılmış sayılamayacağını ve ifade özgürlüğü kapsamında olduğunu belirtti.
Türkiye iki kişiye verilen cezaya dair toplam 10 bin Euro manevi tazminat ödemeye mahkum oldu.
Davaya konu sloganlar şöyleydi: “Devrimci tutsaklar ölümsüzdür”, “Devrimci tutsaklar onurumuzdur”, “Mahir, Hüseyin, Ulaş; Kurtuluşa kadar savaş”, “Devrim şehitleri ölümsüzdür”, “Dağlarda zafer, cephede kurtuluş; yaşasın zafer, yaşasın direniş”…
“Tüm dosyalar için emsal nitelikte karar”
Avukatları, Dersim Baro Başkanı Barış Yıldırım kararla ilgili bianet’e yaptığı açıklamada, “Bu sloganlarla açılmış çok sayıda ‘örgüt propagandası’ suçlamasına dair dosya var” diye konuştu.
Yıldırım, “AİHM’in kararı, tüm dosyalar için emsal nitelikte bir karar. Uluslararası anlaşmalara uyumun düzenlendiği Anayasa’nın 90. maddesi uyarınca bu tür soruşturma ve davalarda, AİHM’in bu kararının dikkate alınması gerekir” dedi.
“Konserde slogan atmak suretiyle propaganda…”
Dersim, Hozat’ta yaşayan Emrah Sarıtaş (31) ve Mesut Geyik (33), 5 Nisan 2007’de Grup Yorum’un Hozat’taki konserine gitti.
Konserde kitleyle birlikte “Devrimci tutsaklar ölümsüzdür” ve “Devrimci tutsaklar onurumuzdur” sloganlarını attıkları gerekçesiyle, haklarında Malatya Cumhuriyet Başsavcılığınca 17 Ekim 2007’de soruşturma başlatıldı.
Ardından Malatya 3. Ağır Ceza Mahkemesinde “Devrimci Halk Kurtuluş Partisi / Cephesi (DHKP/C) propagandası yapmak” suçlamasıyla, Terörle Mücadele Kanunu’nun 7/2. maddesi uyarınca haklarında dava açıldı.
İddianamede, konserde bu sloganları attıkları nedeniyle propaganda yapmakla suçlandılar. Mesut Geyik ayrıca şu sloganlarla da suçlandı: “Mahir, Hüseyin, Ulaş; Kurtuluşa kadar savaş”, “Devrim şehitleri ölümsüzdür”, “Dağlarda zafer, cephede kurtuluş; yaşasın zafer, yaşasın direniş”.
Savunmalarında ise konsere katıldıklarını ve şarkılara eşlik ettiklerini ancak slogan atmadıklarını söylediler.
Ancak mahkeme, 6 Mart 2008’deki kararıyla ikisini de “örgüt propagandasından” suçlu buldu ve 10’ar ay hapis cezasına mahkum etti. Kararda, konserdeki polis kamerası kayıtlarına göre bu sloganları attıklarının sabit olduğu ifade edildi. Yargıtay cezayı 4 Temmuz 2011’de onadıktan sonra Sarıtaş ve Geyik’e 13 ve 14 Eylül’de tebligat iletildi ve 10 gün içerisinde hapis cezalarının infazının başlaması gerektiği bildirildi…
İç hukukta itiraz yollarının tükenmesinin ardından AİHM’e başvurdular.
Hükümet’ten “Slogan Hozat’ta atıldı” savunması
Başvurularında, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin (AİHS) 10. maddesinde düzenlenen ifade özgürlüğü haklarının ihlal edildiğini ifade ettiler.
Hükümet ise AİHM’e gönderdiği savunmasında, “sloganın Hozat gibi örgütlerin uzun yıllardır suç işlediği bir bölgede atılmış olmasına” dikkat çekti ve “bu davadaki hapis cezasının demokratik toplumdaki gerekliliğini” savundu.
AİHM: Sloganlarda şiddet çağrısı yok
AİHM ise avukat Yıldırım’a dün tebliğ ettiği kararla, Türkiye’yi ifade özgürlüğünü ihlalden suçlu buldu, Sarıtaş ve Geyik’e 5’er Euro manevi tazminat ödenmesine hükmetti.
AİHM’in kararında, iki kişiye verilen hapis cezasıyla, ifade özgürlüklerine müdahale edildiği, TMK’nın 7/2. Maddesine dayanarak verilen mahkumiyetlerin ifade özgürlüğü ihlali olduğuna dair de birçok AİHM kararı bulunduğu ve bu dosyanın da bu şekilde değerlendirilmesinin önünde bir engel olmadığı belirtildi.
Kararda ayrıca, bahsi geçen sloganların “örgüt propagandası olduğuna” dair bir delil olmadığı ve “bilinen sol sloganlardan olan bu sloganlarda silahlı direniş, ayaklanma veya şiddet çağrısı olmadığı” ifade edildi.
Malatya Ağır Ceza Mahkemesinin de mahkumiyete yeterli ve uygun bir gerekçe sunmadığını altı çizildi. (AS)