Eski Anayasa Mahkemesi Başkanvekili Alparslan Altan’ın Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne (AİHM) yaptığı başvuru sonuçlandı.
Mahkeme bugün açıkladığı kararıyla, Altan’ın tutukluluğunun “makul şüphe olmaksızın” gerçekleştiğine hükmederek, Türkiye’yi Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin (AİHS) 5/1. Maddesinden mahkum etti.
Türkiye, Altan’a 10 bin Euro manevi tazminat ödeyecek.
Tutukluluğu “suçüstü” sayıldı, haklı bulundu
Alparslan Altan, 2001 yılında AYM'de raportör olarak göreve başladı.
Mart 2010'da Denizcilik Müsteşar Yardımcılığına atandıktan 43 gün sonra AYM üyesi yapıldı. 2011’de de AYM Başkanvekili seçildi. Tutuklandığında halen bu görevi sürdürüyordu.
15 Temmuz darbe girişimi sonrasında Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca başlatılan soruşturma kapsamında, 16 Temmuz 2016’da AYM üyeleri Altan ve Erdal Tercan’ın konut, araç ve işyerlerinde arama yapılmasına karar verildi.
İki üyenin de “Türkiye genelinde hükümeti devirmeye ve anayasal düzeni cebren ilgaya teşebbüs etmek suçunun hâlen işlenmeye devam edildiği, bu suçu işleyen Fetullah[çı] Terör Örgütlenmesi üyelerinin yurtdışına kaçıp saklanma ihtimali bulunduğu” gerekçesiyle gözaltına alınmalarına hükmedildi.
13. Ankara 2. Sulh Ceza Hâkimliğinin 20 Temmuz 2016 tarihli kararıyla da “Silahlı terör örgütüne üye olma” suçundan tutuklandılar. Anayasa Mahkemesi kararıyla meslekten çıkarıldılar.
AİHM: Tutukluluğu, “suçüstü halini” kapsamıyor
Altan, tutukluluğuna yaptığı itirazların reddedilmesi üzerine, AYM’ye başvurdu. Başvurusunda, yargı dokunulmazlığı gözardı edilerek ve AYM kararı olmaksızın tutuklandığını ifade etti. AYM ise tutukluluğunun “suçüstü halini” kapsadığını bu sebeple haklı olduğunu belirterek başvurusunu kabul edilemez buldu.
Altan da AİHM’e başvurdu. Başvurusunda, “tutuklanmasıyla ilgili gösterilen makul şüpheye dair somut kanıt gösterilmediğini, yerel mahkemenin tutuklanmasıyla ilgili gösterdiği sebeplerin yetersiz olduğunu, dolayısıyla tutuklu bulunduğu sürede özgürlük ve güvenlik hakkının ihlal eidldiğini” belirtti.
AİHM ise bugün açıkladığı kararında, bu dosyadaki fiilin suçüstü halini [in flagrante delicto] kapsamadığını, bu usulün ancak devam eden suç eylemi sırasında ya da eylemin hemen sonrasındaki yakalamalar için kullanılabileceğini, dolayısıyla bunun tutukluluk gerekçesi yapılmasının akla uygun olmadığını belirtti.
Kararda darbe girişiminin ve ardından ilan edilen Olağanüstü Hal’in yetkililere gözaltı veya tutuklamada açık çek [carte blanche] vermediğini ifade eden AİHM, bu dosyada Türkiye’nin, “özgürlük ve güvenlik hakkının” düzenlendiği AİHS’in 5/1. Maddesini ihlal ettiğine hükmetti.
11 yıl 3 ay hapse mahkum oldu
AİHM başvurusu henüz sonuçlanmamışken, yargılandığı Yargıtay 9. Ceza Dairesi ise Altan hakkında hüküm kurdu.
Darbe girişimi sonrasında meslekten ihraç edilen ve tutuklanan eski Anayasa Mahkemesi, Yargıtay, Danıştay ile (dönemin) Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK) üyelerinin yargılandığı Yargıtay 9. Ceza Dairesi, 6 Mart 2019’daki kararıyla, Altan’ı, 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu'nun 5/1. maddesi uyarınca “Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) üyeliğinden” suçlu buldu, 11 yıl 3 ay hapisle cezalandırılmasına karar verdi. (AS)