Ergenekon soruşturması kapsamında tutuklanan gazeteci Ahmet Şık'ın avukatı Akın Atalay, savcı Zekeriya Öz'ün açıklamasının gözaltı sürecindeki tutum ve sözleriyle çeliştiğini savunarak, "Ergenekon artık, bir darbe teşebbüsü davası değildir" diyerek müdahil avukatlığından çekildiğini açıkladı.
"Emniyet talep ediyor, biz de imzalıyoruz"
Son gazeteci tutuklamalarıyla birlikte artık bu ülkede gazetecilik yapılamayacağını Cumhuriyet gazetesine açıklayan Atalay, gözaltı sürecinde savcı Öz'ün kendisine "Ben bu son gözaltı ve aramalarda kaç kişi ile ve kimlerle ilgili yakalama ve arama istenildiğini bilmiyorum. Ahmet Bey'in de ismi var mı yok mu dikkat etmedim, biliyorsunuz emniyet bizden talep ediyor, biz de imzalayarak mahkemeye havale ediyoruz" dediğini aktardı.
Atalay, Şık'ın cezaevine girmesine kadar geçen 3 günlük sürece avukatı olarak tanıklık ettiğini belirtti:
Şık ve Mavioğlu'nun kitabını bilmiyormuş
"Anlatacak çok şey var. Ama hepsi de dehşet verici, ürkütücüdür. Sadece bir anekdot aktarayım: 'Ben savcıya, Şık'ın Ertuğrul Mavioğlu ile 2009 yılında yazdığı iki ciltlik Ergenekon kitabından söz ettiğimde, haberi ve bilgisi olmadığını söyledi. Derhal dışarıdaki arkadaşlardan isteyip, odaya getirttik. Bir yandan sorulara devam ederken bir yandan da kitaba göz gezdirdi. Eğer çok iyi ve yetenekli bir aktör değilse, kitabı ilk kez gördüğüne kalıbımı basarım."
Öz'ün açıklamasının bardağı taşıran son damla olduğunu belirten Atalay, Şık ve Şener'in de tutuklanması ile artık gazetecilik yapılamayacağını kaydetti.
Pekin: Karara itiraz edeceğiz
Şık'ın diğer avukatı Tora Pekin de, "Ahmet'le birlikte Nedim Şener'i de, elle tutulur tek bir kanıt ve gerekçe olmadan tutukladılar. Bu iki gazetecinin bir daha ne zaman dışarı çıkacağını ise hiçbirimiz bilmiyoruz. Bu hafta bu tutukluluk kararına itiraz edeceğiz ama Beşiktaş'ta Savcı Zekeriya Öz'ün iradesinin dışında bir gelişme yaşanır mı ciddi kuşkularımız var" dedi.
Pekin, Şık'ın, "Gazetecilik tarafsız yapılacak iş değildir. Ezenle ezilen, zalimle mağdur varken mağduru seçmek zorundadır. Bugüne kadar yaptığım haberlerin neredeyse tamamı da bir şekilde derin devlete, şimdi Ergenekon denen yapılara karşıdır. Şimdi beni birtakım milliyetçilerle, mücadele ettiğim adamlarla aynı davada sanık olarak yargılamak deli saçmasıdır." dediğini aktardı.
Cinmen: Sorulan soruların ortak bir noktası var
Hukukçu Ergin Cinmen de, NTV yayınına katılarak, uygulamanın basın özgürlüğüne bir darbe oluşturduğunu söyledi; "Sorulan soruların ortak bir noktası var. Fethullah Gülen örgütlenmesiyle ilgili kitap yazışmaları" dedi.