"347 haftadır gözaltına alınarak kaybedilen çocuklarımızın, annelerimizin, eşlerimizin, kardeşlerimizin akıbetlerinin etkin bir şekilde soruşturulması için savcıları ve hükümete göreve çağırıyoruz."
Cumartesi Anneleri/İnsanları'nın 347. buluşması bu sözlerle başladı. Bugün (19 Kasım), askerlerce gözaltına alınan ve 18 yıldır kendisinden haber alınamayan yedi çocuk babası Ahmet Çakıcı'nın "nerede olduğu" soruldu.
Çakıcı, Diyarbakır'ın Hazro ilçesindeki Helhel (Çitlibahçe) köyündeki evinden, 8 Kasım 1993'te Hazro Jandarma Komutanı Ertan Altınoluk komutasındaki askerlerce, ailesinin ve köylülerin gözü önünde gözaltına alındı.
Çakıcı, bir gece Hazro'da tutulduktan sonra Diyarbakır İl Jandarma Komutanlığı'na götürüldü. Orada Mustafa Engin, Abdurrahman Al ve Tahsin Demirbaş ile 17 gün boyunca aynı hücrede kaldı. Burada ağır işkence gördü.
Şubat 1994'te 85 gün gözaltında tutulduğu komutanlıktan Hazro'ya oradan Kavaklıboğaz'daki karakola götürüldü. 1994 yılı ilkbaharı başlarında gözaltına alınan Hikmet Aksoy, 13 gün kaldığı Kavaklıboğaz'da her gün Çakıcı'yı gördüğünü söyledi.
Engin, Al, Demirbaş ve Aksoy serbest kalınca Çakıcı'yla ilgili tanıklıklarını İnsan Hakları Derneği'ne (İHD) yazılı olarak açıkladı. Ancak, tüm başvurular sonuçsuz kaldı, yetkililer gözaltına alındığını kabul etmedi.
AİHM: Hiç şüphesiz gözaltında öldü
Dava Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne (AİHM) taşındı. AİHM, "Hiç şüphesiz, Çakıcı'nın güvenlik güçlerince yakalanmasının ve gözaltına alınmasının ardından öldüğü sonucuna varmak için somut gerçeklere dayalı yeterli delillerin var olduğu" tespitinde bulundu. Türkiye, oybirliğiyle mahkum edildi.
Davada, "Savcıların, Çakıcı'nın kayboluşu hakkındaki iddiaları destekleyen kanıtları dikkate almayarak etkili ve hızlı bir soruşturma yapmadıkları, güvenlik güçlerinin kusurlu olduğu durumlar için yetkili makamların soruşturma yapmakta isteksiz ve onların temelsiz iddialarını kabul etmeye meyilli oldukları" kayıtlara geçti.
Açıklamada, AİHM'in tespit ettiği ihlaller için devletin yargısal süreci başlatmak da dahil yasal ve idari düzenleme yapmakla yükümlü olduğu hatırlatıldı ve Çakıcı davasında iç hukukta yargısal sürecin tekrar başlatılması talep edildi.
"Çakıcı'nın gözaltında kaybedilmesinin 1. dereceden sorumlularının" isimleri şöyle açıklandı:
Hazro Jandarma Komutanı Ertan Altınoluk
Diyarbakır İl Jandarma Komutanlığı'nda görevli Albay Eşref Hatipoğlu
Diyarbakır İl Jandarma Komutanlığı'ndaki gözaltı kayıtlarını tutmakla görevli Ahmet Katmerkaya
Kavaklıboğaz Karakolu'nda görev yapan jandarma Kemal Çavdar
Komisyon, "Çakıcı'nın gözaltında kaybedilmesine sebep olan politikaların uygulayıcıları" olarak tanımladığı, dönemin yetkililerini de şöyle sıraladı:
Hazro Cumhuriyet Savcısı Aydın Tekin
Diyarbakır Jandarma Asayiş Bölge Komutanı General Hasan Kundakçı
Diyarbakır Jandarma Asayiş Bölge Komutan Yardımcısı General İlker Başbuğ
Genelkurmay Başkanı Doğan Güreş
İçişleri Bakanı Nahit Menteşe
Başbakan Tansu Çiller
Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel. (AS)