Haberin Kürtçesi / İngilizcesi için tıklayın
"Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması"nın (FETÖ/PDY) medya oluşumuyla ilgili soruşturma" kapsamında gözaltına alınıp serbest bırakılan yeniden gözaltına alınan Taraf Gazetesi eski Genel yayın Yönetmeni Ahmet Altan, tutuklandı.
Altan, "Silahlı terör örgütüne üye olmak ve Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs" suçlarından tutuklandı.
Suçlama: Subliminal darbe mesajı vermek
Gazeteci-yazar Ahmet Altan ve kardeşi Prof. Dr. Mehmet Altan, 10 Eylül’de sosyal paylaşım sitesi üzerinden canlı yayın yapan Can Erzincan TV'de 14 Temmuz 'da katıldıkları Özgür Düşünce programında "subliminal darbe mesajı verme" iddiasıyla gözaltına alınmıştı.
22 Eylül 2016 günü Nöbetçi İstanbul 10. Sulh Ceza Hakimliği, Prof. Dr. Mehmet Altan'ın, "Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs etme ve terör örgütüne üye olmak" suçlarından tutuklanmasına karar verdi.
İkinci kez gözaltı gerekçesi
İtirazı görüşen 1. Sulh Ceza Hakimliği yakalama kararı verdi. Hakimlik kararında özetle şu gerekçelere yer verdi:
“Genel yayın yönetmeni olduğu dönemde kamuoyunda Balyoz Darbe planı olarak bilinen davaya ilişkin belgelerin Tarafa gazetesinde yayınlanması nedeniyle hakkında 'devletin güvenliğine ilişkin gizli belge bulundurmak' suçundan kamu davası açıldığı ve yargılamanın halen devam ettiği, şüpheli hakkında silahlı terör örgütüne üye olmak suçundan açılan bir kamu davasının bulunmadığı, bu sebeple İstanbul 10. Sulh Ceza Hakimliği’nin serbest bırakılma gerekçesinin hukuka uyarlı olmadığı kanaatine varılmıştır.
"Şüphelinin genel yayın yönetmeni olduğu Taraf gazetesinin FETÖ/PDY silahlı terör örgütünün amaçlarını gerçekleştirmek, kamuoyu oluşturmak amacıyla yayın hayatına başladığı ve örgütün emir talimatları doğrultusunda haberlere yer verildiği, Balyoz Darbe planı haberlerinin de bu anlayış çerçevesinde manşete taşındığı, Balyoz, Ergenekon, Askeri Casusluk, Amirallere Suikast, Poyrazköy, OdaTV ve benzeri davaları haberleştirdiği, kamuoyu oluşturarak yayın hayatını sürdürdüğü, şüphelinin de yayın yönetmeni olarak gazetenin yayın politikasını belirlediği, süren yargılamalar sonucunda milli ordunun tasfiye edilerek FETÖ/PDY mensuplarının orduda yükselmelerine ve silahlı kuvvetleri kontrol altına almalarına ilişkin suçlara iştirak ettiği değerlendirilmiştir.
"FETÖ/PDY’nin yargı ayağının 7 Şubat 2012’de ve 17/25 Aralık sürecinde yapmış olduğu hükümeti devirmeye teşebbüs suçunun işlenmesinde de Taraf gazetesinin aktif rol aldığı ve kamuoyu oluşturma çabası içerisinde olduğu, 22 Temmuz sürecinden sonra örgütün yayın organlarıyla Taraf gazetesinin birlikte hareket ederek haklarında soruşturma yürütülen şüphelilerle ilgili de algı yönetimine başvurduğu tespit edilmiştir.
"Can Erzincan TV’de askeri darbeye zemin hazırlayacak ve kamuoyu oluşturacak program yaptıkları, 14 Temmuz 2016 tarihli programda da askeri darbeye teşebbüsünden haberdar oldukları kanaatine varılmıştır.”
Hakimlik, bu gerekçeler doğrultusundan Cumhuriyet Savcısının itirazını kabul eden mahkeme, Ahmet Altan’ın adli kontrollü serbest bırakılma kararını kaldırılmasına, “Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs etme, silahlı terör örgütüne üye olma” suçlarından Ahmet Altan hakkında yakalama emri çıkarılmasına karar verdi. Kararda, şüphelinin yakalanma anından itibaren 24 saat içinde İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığında hazır edilmesi istendi.
Tutuklanma gerekçesi
Mahkeme kararında, şüpheliye yüklenen suçların yasada öngörülen ceza miktarı, işlendiği iddia edilen suçların önemli ve ciddi sayılan katalog suçlardan olması nedeniyle tutuklama nedeninin kanun gereğince varsayıldığı belirtildi:
"Nitekim Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi içtihatları ve 6352 sayılı yasa ile değişik 5271sayılı CMK’nın 100. ve devam eden maddeleri uyarınca şüpheli hakkında tutuklama yasağı ve yargılama engeli bulunmadığı, alması muhtemel ceza gözönünde alındığında kaçma şüphesinin bulunduğu, işin önemi verilmesi beklenen ceza veya güvenlik önlemi değerlendirildiğinde Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın 13. maddesinde ifade olunan ölçülülük ilkesi uyarınca daha hafifi koruma önlemi olan adli kontrol tedbiri uygulamasının bu aşamada soruşturmaya konu suç ve bu şüpheli açısından yetersiz kalacağı ve amaca hizmet etmeyeceği kanaatine varılmıştır."
Serbest bırakılmıştı
Mahkeme, Ahmet Altan'ın ise "haftada bir gün evine en yakın güvenlik birimine imza verme" ve "yurt dışına çıkış yasağı" zorunluluğundan oluşan adli kontrol tedbiri uygulanarak serbest bırakılmasına hükmetti.
Ancak Cumhuriyet savcısı Ahmet Altan’ın serbest bırakılmasına itiraz etti. İtirazı görüşen 1. Sulh Ceza Hakimliği yakalama kararı vermişti. Ahmet Altan dün gece yeniden gözaltına alınmıştı. (HK)