Halkların Demokratik Partisi (HDP) Ağrı Milletvekili Dilan Dirayet Taşdemir yeni eğitim öğretim yılı başlarken Ağrı’nın koşullarına dair yaptığı açıklamada, hükümetin politikalarını eleştirdi.
“AKP'nin İslamı siyasal çıkarlarına alet etmeye devam etmesi, darbeye yol açan zihniyetin değil rolü üstlenen tarikatların değiştiğini gösteriyor.
“Çocuklarımıza 21. yüzyılda 15. yüzyıl tedrisatı layık görülüyor! Eğitimin değersizleştirilmesi, cinsiyetçilik ve ırkçılık gibi insanlık tarihinin çöp sepetine atılmış eğilimlerin çocuklara benimsetilmeye çalışılması, açıkça çocuk sömürüsüdür!”
Hükümetin “Ağrı'sız, Muş'suz, Şırnak'sız bir eğitim tartışması yürüttüğünü” vurgulayan Taşdemir “Kürt kentlerinde eğitimi ancak ırkçı zihniyetin zerk edileceği bir program olarak uygulamaya koyuyor” dedi.
Taşımalı eğitim, vekil öğretmenlik
Bugün nüfusunun yüzde 80'inden fazlası Kürt olan ilimizde, Kürtçenin ancak haftada iki ders saati verilen ve 10 öğrenci şartı ile açılabilen seçmeli dersler kapsamında olması bile başlı başına bu zihniyetin göstergesidir.
“Ağrı, hala taşımalı eğitimin ve vekil öğretmenlik uygulamasının neredeyse kural olduğu illerden biri.
“Öğretmenlerin görevde kalma süresi çok kısa. 2016 rakamlarına göre ilimizde tam 1241 öğretmen vekil olarak görev yapıyorken, bir öğretmenin ortalama görev süresi 1,5 yıl.”
Okul öncesi kurum sayısı az
Ağrı'da nüfusun yaklaşık yarısını oluşturan çocukların ancak yarısının okula gidebildiğine dikkat çeken Taşdemir, YÜİK verilerine göre, kentin Muş'tan sonra okullaşma oranının en düşük olduğu (yüzde 50.9) il olduğunu belirtti.
“Nüfusun yarısından fazlasını oluşturan çocuklar Türkiye'nin en yoksul üçüncü, okullaşma oranının en düşük olduğu ikinci ilinde ‘çocuk olmaya çalışıyor’.
“Ağrı'nın erken yaşta evlilik oranlarının en yüksek olduğu illerden biri olmasının ardında da işte bu tablo yatıyor.
“15 yıldır iktidar olmakla övünen hükümet, Ağrı'da doğum oranının yüksekliğine rağmen 4-6 yaş arasındaki çocukların gidebileceği okul öncesi kurum sayısını asgaride tutarak, ‘3-5 çocuk doğurun’ emriyle mevcut koşulları daha da kötüleştirecek bir söylem üretmeye devam ediyor.
“AKP, bu kadar yıl boyunca çocukların okullaşma oranını artıracak, kız çocuklarının önündeki cinsiyetçi engelleri kaldıracak, Ağrı'da yoksulluğu bitirecek, Ağrı halkının iş olanaklarına kavuşmasını sağlayabilecek tek bir politika geliştirmediği için bu tablonun tek sorumlusudur.”
Hükümetin yoksulluğu tırmandırarak eğitim hakkını ulaşılmaz hale getirdiğini ifade eden Taşdemir, eğitim sorununun “yoksulluğu ortadan kaldıran, çok kültürlülüğü her yönüyle hayata geçiren politikalar olmaksızın” çözülemeyeceğinin altını çizdi. (YY)