1991 ile 2001 yılları arasında, çeşitli yaşlardan, etnik gruplardan ve sosyoekonomik gruplardan binlerce kadın, bireysel tecavüze ya da çete tecavüzüne maruz kalmış; pek çok farklı nesne ile cinsel şiddete uğramış durumda.
Penis, şemsiye, odun
HWR, çocuk savaşçıların kendilerinden yaşça büyük kadınlara, gerillaların da hamilelere tecavüz etmesi gibi korkunç olaylara pek çok örnek sıralıyor. Şemsiye, odun gibi nesnelerle gerçekleşen tecavüz olayları, babaların kızlarına tecavüz edilirken şiddeti izlemek zorunda bırakılmaları gibi ağır işkenceler de raporda anlatılanlar arasında.
Köle gibi çalıştırılıyorlar
Rapora göre, Sierra Leone'de pek çok kadın ve kız çocuğu; silahlı örgütlerin cinsel saldırıları ve kendilerine, ailelerine ve içinde bulundukları topluluğa yönelik istismarlarından sonra köle gibi çalıştırmışlar.
Özel mahkeme
Birleşmiş Milletler, Sierra Leone'deki insan hakları ihlallerini önlemek amacıyla özel bir mahkeme kurdu. BBC'nin açıklamasına göre, 10 yıllık savaş boyunca 30 000 civarında insan hayatını kaybetti.
Ceza alan yok
HRW, 2002 Haziran'ında da Kongo Demokratik Cumhuriyeti'ndeki insan hakları ihlallerini duyurmuş ve ülkedeki iç savaş boyunca bütün tarafların kadınlara tecavüzü bir savaş taktiği olarak kullandığını açıklamıştı. Tecavüzün bir savaş stratejisi olarak kullanıldığının açığa çıkarılmasına rağmen, askerler herhangi bir ceza almamış durumdalar.
İnsanlığa karşı işlenmiş suçlar
1998 yılının Temmuz ayında, ABD dahil 120 ülke, Uluslararası Ceza Mahkemesi'nin kurulmasını öneren Roma Bildirgesi'nin kabulü yönünde oy verdi.Roma Bildirgesi'nin 7. Maddesi, tecavüz, cinsel kölelik, fuhşa zorlama, gebeliğe zorlama gibi cinsel şiddet eylemlerinin insanlığa karşı işlenmiş suçlar olduğunu açık bir dille belirtir.
7. Madde uyarınca, Sierra Leone ve Kongo'da kadınlara ve kız çocuklarına yönelik işkenceler, insanlık suçudur, suçlular bir an önce cezalandırılmalıdır.
*feminist.org'dan derleyen: Gamze