Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı (AGİT) Medya Özgürlüğü Temsilcisi Harlem Desir, gazetecilere açılan davalarla ilgili açıklama yaptı; Türkiye’de medya özgürlüğünün geliştirilmesine ihtiyaç olduğunun ve gazeteciliğin korunması gerektiğinin altını çizdi.
Desir, AGİT’in resmi internet sitesinde yayınlanan açıklamasında, “İstanbul’da başlayan Cumhuriyet yazar ve yöneticilerinden Kadri Gürsel, Ahmet Şık, Murat Sabuncu ve Can Dündar gibi isimleri içeren yargılamaları yakından takip edeceğim” dedi.
“Gazetecilik demokrasinin gelişmesinde önemli bir rol oynar. Bu yüzden, Türkiye’ye suçlamaları geri alma, çalışmalarından dolayı hapsedilen tüm gazetecileri serbest bırakma ve medyanın özgürlüğünü korumak için gerekli politik reformlarını başlatma çağrısında bulunuyorum.”
“İfade özgürlüğü de dahil temel özgürlüklere saygı”
Çoğu Ekim ve Aralık 2016’dan beri tutuklu ya da gözaltında olan Cumhuriyet çalışanları, 7.5 ile 43 yıl arasında değişen hapis cezaları ile karşı karşıya. Gazeteciler, “silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüte yardım etme” ve “hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma” suçlarından yargılanıyor.
TIKLAYIN - CUMHURİYET DAVASI 1. GÜN
AGİT Medya Özgürlüğü Temsilcisi Desir, AGİT'in geçen yılki darbe girişimine yönelik yaptığı sert kınamayı hatırlattı ve demokratik olarak seçilen hükümetlerin korunması gerektiğini ekledi.
“Terörle mücadele ve ulusal güvenliği koruma mücadelesini tamamen anlıyorum, ancak bu mücadele ifade özgürlüğü de dahil olmak üzere temel özgürlüklere tam saygı ile yapılmalıdır.
“Güçlü ve demokratik bir toplum inşa etmenin ve sürdürmenin tek etkili aracı olarak ifade ve güvenlik özgürlüğünün bir arada olması gerekir. Açık ve erişilebilir bir özgür medya, barışçıl çözümleri tanımlama da dahil olmak üzere tartışılması gereken konularda tartışma ortamı sağlar.”
“Hak savunucuları, akademisyenler ve sosyal medya kullanıcıları”
Desir, Türkiye'de ifade özgürlüğü ile ilgili endişelerin sadece gazetecileri değil eleştirel görüşlerini ifade etme hakkını kullanan insan hakları savunucuları, akademisyenler ve sosyal medya kullanıcılarını da kapsadığını söyledi:
“Olağanüstü hal kapsamında alınan önlemler, ülkede ifade özgürlüğü ve medya özgürlüğü üzerinde gereksiz ve orantısız baskı oluşturuyor.
“Özgür ifade ve medya özgürlüğünü koruyan ve kapsamlı politika ve yasal reformları yürütecek yetkililerle iletişim kuruyorum. Ofisim bu önemli süreçte Türkiye'ye yardım etmeye hazır.”
TIKLAYIN - ERDOĞAN'IN "SEN KİMSİN YAV" DEDİĞİ AGİT KİMDİR?
(AA/AS)